Vizyon Kuyumcu
Connect with us

Genel

BBP Lideri Destici’den HDP açıklaması:

Kastamonu’da konuşan Büyük Birlik Partisi Genel Başkanı Mustafa Destici, “Nasıl askerimiz, polisimiz PKK’yı, teröristleri bu vatanın dağından ovasından temizlemişse Anayasa Mahkemesine düşen de artık Türkiye’yi bu teröristlerden ve bu terörist partisinden kurtarmak olmalıdır” dedi.

Vedat Yunus İkizoğlu
KASTAMONU-
Büyük Birlik Partisi Genel Başkanı Mustafa Destici, bir dizi ziyaretlerde bulunmak üzere Kastamonu’ya geldi. İlk olarak Kastamonu Valiliğini ziyaret eden Destici, burada şeref defterini imzaladıktan sonra Vali Avni Çakır ile görüştü. Ardından Kastamonu Belediyesini ziyaret eden Destici, Belediye Başkanı Op. Dr. Rahmi Galip Vidinlioğlu’ndan şehirde yürütülen çalışmalar hakkında bilgi aldı. Daha sonra esnaf ve vatandaşları ziyaret eden Destici, Büyük Birlik Partisi Kastamonu İl Başkanlığında partililerle bir araya geldi. BBP Kastamonu İl Başkanı Satılmış Külçe, Destici’ye İnebolu’nun Kurtuluş Savaşında yaptığı kahramanlıkları sebebiyle verilen beyaz şeritli İstiklal madalyası plaketi takdim etti.

“Terörist sayısı 5-6 binlerden 120’nin altına düşmüş vaziyette, bu büyük bir başarıdır”

Parti binasında açıklamalarda bulunan Destici, “İçişleri Bakanımız Süleyman Soylu, geçtiğimiz günlerde açıkladı; yurtiçinde terörist sayısı 5-6 binlerden 120’nin altına düşmüş vaziyette. Bu büyük bir başarıdır. 120 terörist de bulundukları yerden tabiri caizse kafalarını kaldıramıyor, inlerinden dışarı çıkamıyorlar. Biliyorlar ki Türk yapımı İHA’lar tespit edip, SİHA’lar imha ediyor ya da en yakınındaki askeri birliğimiz, güvenlik güçlerimiz onları etkisiz hale getiriyor. Yurtdışında özellikle Suriye’deki iç karışıklıktan sonra Suriye’nin kuzeyine düzenlediğimiz harekatlar var, bunlarda başarılı bir şekilde sürüyor. Irak’ın kuzeyinde PKK’nın kamplarına yönelik aynı şekilde harekatlar var, bu operasyonlar devam ediyor. Buralarda da bazen hiç istememize rağmen şehit haberleri alıyoruz. Hepsine Allah’tan rahmet diliyoruz, yaralılara da acil şifalar diliyoruz. Terörle mücadele, merhum şehit Muhsin Yazıcı başkanımızın dediği gibi topyekun yapılmalıdır. Dağdakine, eline silah almışa karşı güvenlik güçlerimiz kahramanca mücadele ediyor, özellikle 2015 yılındaki son darbeden sonra çok daha ciddi mücadele ediyor” dedi.

“Anayasa Mahkemesi Anayasaya göre karar verecek ve bu partiyi kapacak, bunun başka yolu yok”

Terörle mücadelenin topyekün yapılması gerektiğini vurgulayan Destici, “Bu mücadele çok da başarılı sürüyor. Ama diğer taraftan terörün diğer unsurları var, terörün diğer kolları var, sermaye gurubu var. Bunlarla da mücadele edilmesi gerekiyor, ediliyor da. Diğer taraftan lojistik destek sağlayanlar, uluslararası güçler var bunları destekleyen. Bu uluslararası bir mesele, devletler arası mukabele esası var. İlişkimiz yoğun olan devletler sizi dinleyebilir, diğeri dinlemez. Özellikle destekleyenler var Türkiye zayıflasın daha da güçlenmesin diye ABD gibi, Rusya gibi, Avrupa gibi Çin gibi hepsi buna dahil. Bazı İslam ülkeleri bile var bunun içinde. İran ve Körfez ülkeleri başta olmak üzere. Ama biz esas kendi yapmamız gerekeni yapmamız lazım. Bunlardan bir tanesi onların siyasi uzantıları. Bugün maalesef TBMM’de PKK’nın partisi, milletvekilleri var. Bunların altında devletin arabaları var, hazineden aldıkları para ile siyaset yapıyorlar. Biz buraya geldik. Kastamonu 78’inci vilayet oluyor, 1 yıldır geziyorum. Biz kendi çocuklarımızın ve ailelerimizin rızkından kesip bunları yapıyoruz. Arkadaşlarımız da öyle. Bütün harcamalarımız kendimize ait, devletten bir kuruş yardım almıyoruz. Ama PKK’nın partisi yardım alıyor, trilyonlarca alıyor ve kapatma davası sürerken yine alıyorlar. Biz teklif ettik, en azından kapatma davası bitene kadar paralarına el koyun dedik. Yapılmadı. Milletvekillerinin dokunulmazlıkları tamamen kaldırılsın ve yargılansın bu da yapılmadı. Ama bizim beklentimiz en son Anayasa Mahkemesine başvurarak reddi hakim istiyorlar. Bu da reddedildi. Bir ay daha ek süre verildi. Eğer gerçekten terör ile mücadele ediyorum, halkımıza, milletimize göstereceksek o zaman yapmamız gereken o mücadeleyi sadece güvenlik güçlerimize bırakamayız. Bu mücadeleyi topyekun yapacağız. Terör örgütünün partisi, Anayasa Mahkemesi Anayasaya göre karar verecek ve bu partiyi kapacak, bunun başka yolu yok” diye konuştu.

‘Kapatılan partinin yerine yenisini de kurdurmayacaksın’

Kapatılan partinin yerine yenisinin kurdurulmaması gerektiğini ifade eden Destici, “Bunu söylediğimizde diyorlar ki ‘daha öncekileri de kapatıldı ve yenileri kuruldu.’ Hayır efendim, yenisini de kurdurmayacaksın. Kimin kurduğunu bilmiyor musun? Belli parti kuruluş dilekçesi veriyor, bakarsın incelersin. Bunun daha önce PKK geçmişi var mı? Yakınlığı var mı? Devletin istihbarat birimleri var, MİT var, jandarması var, polisi var, her türlü bilgisi var. Kurdurmasın yeter. İspanya Batasuna’yı kapattı. Yenisini kurdurdu mu, kurdurmadı. Kurdurmayacaksın. Bunun maalesef bazı medya temsilcileri, siyasetçiler, özellikle altılı masada oturan siyasetçilerin tamamı PKK’nın partisini kapatmayı sanki Kürt kardeşlerimizin siyasetten men etme gibi açıklamaya çalışıyorlar. Böyle bir şey yok. Herkes siyasi parti kurabilir, hiç kimse parti kuranların etnik kökenine bakmaz, mezhebine bakmaz hatta dini inancına bakmaz. Bakılacak tek şey vardır, bu devletin varlığından yana mı ülkenin bütünlüğünden yana mı milletinin birliğinden yana mıdır? Devleti yıkmak için mi kuruyor, desteklemek için mi kuruyor, ayrılıkçı mıdır, birlikçi midir? Bakılacak tek şey budur” şeklinde konuştu.

“Anayasa Mahkemesi üyelerine düşen artık Türkiye’yi bu teröristlerden ve bu terörist partisinden kurtarmak olmalıdır”

HDP’nin, Kürtlerin partisi olmadığına işaret eden Destici, “HDP’de Kürt kökenli olmayan da binlerce insan ve milyonlarca oy vardır. Aşırı soldur. Sosyalist bir partidir. Ağırlıklı olarak yönetici kadrosu bir inançsızlar topluluğudur. Esas bunun anlatılması ve bunun söylenmesi gerekiyor. Bunun için iç hukukumuz bunu emretmektedir. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi de Batasuna kararlarındaki tavrı açıktır. İspanya Anayasa Mahkemesinin kapatma kararını onamıştır ve yapılan itirazı da reddetmiştir. Bir de bizdeki gibi değil, parti terör ile iç içe değil, sadece eylemlerini kınamadıkları için kapatılmıştır. Bizde bırakın eylemlerini kınamayı, eylemleri övüyor, teröristlerin cenazelerine gidiyor, bizim için en kutsal kavramlardan biri olan şehitlik kavramını teröristler için kullanıyor. Böyle alçaklık olur mu? Devletine, vatanına, milletine, dinine savaş açmış adamlar güvenlik güçlerimiz tarafından etkisiz hale getiriliyor, tırnak içinde şehit olarak adlandırıyorlar. Bu kadar milletin değerleriyle kavga edilir mi? Bu kadar aşağılanır mı? Buna müsaade edilir mi? Müsaade edilmemelidir. Nasıl askerimiz, polisimiz PKK’yı, teröristleri bu vatanın dalından ovasından temizlemişse Anayasa Mahkemesine düşen de artık Türkiye’yi bu teröristlerden ve bu terörist partisinden kurtarmak olmalıdır. Bizim de beklentimiz bu yöndedir” ifadelerini kullandı.

Yorum yapmak için tıklayın

Cevap bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

Genel

Zorlu mesai, günde 12 saat çalışan tarım işçileri 900 TL yevmiye elde ediyor

Şanlıurfa’dan Hatay’ın Kumlu ilçesine gelen mevsimlik işçiler, günde çift vardiya sisteminde 12 saat çalışarak ortalama 900 TL kazanç sağlıyorlar.

Ayşe Güler Tokdemir
HATAY-
Hatay’ın bereketli topraklarında bir çok tarım ürünü yetişiyor. Binlerce insana ekmek kapısı olan bereketli topraklara bir çok ilden tarım işçileri geliyor. Baharın gelmesiyle Amik Ovası’nda başlayan soğan hasadı için Şanlıurfa’dan Hatay’ın Kumlu ilçesine de tarım işçileri göç etti. Zorlu şartlarda çalışmasını sürdüren tarım işçileri günde tek vardiya çalışarak 450 TL, çift vardiya sisteminde 12 saat çalışarak 900 TL kazanç sağlıyorlar. Tarım işçilerini en çok zorlayansa Nisan ayı olmasına rağmen 35 dereceyi geçen hava sıcaklığı oluyor.

Mevsimlik işçi olarak çalışmanın çok zor olduğunu dile getiren Süleyman Budak, “Biz mevsimlik işçi olarak Kumlu tarafında çalışmaya geliyoruz. Burada biz soğan hasadı yapıyoruz. Günün 12 saatini tarlada geçiriyoruz. Çok zor biz burada ailecek çalışıyoruz. Mevsimlik işçi olarak burada iş çok zor. Hava şimdi güzel serin esiyor ama gün sıcağının olduğu zamanlar çok kötü oluyor. Biz Kumlu’da 2 ay kadar kalıyoruz. Yevmiye soğanın kötü olmasından dolayı biraz düşük, ortalama 450 TL alıyoruz” dedi.

Tarlada çalışmanın kadınlar için çok daha zor söyleyen Çiğdem Karaçil, günde 2 vardiya çalışarak 900 TL gelir elde ettiğini belirterek “Soğan zamanı olduğu için Şanlıurfa’dan Kumlu’ya soğan hasat etmeye geldik. Yaklaşık 2 ay burada kalıyoruz. Soğan hasat etmek zor, kadınlar için çok daha zor. Günlük 10 dönüm hasat ediyorum. Bu işi yapıyoruz evde de çamaşır, bulaşık ve evi temizliyoruz. Yani kadınlar için daha zor. Sabah 5’ten gelip akşam 7 gibi gidiyoruz. Günlük yaklaşık 900 TL alıyoruz. Buraya ailecek geliyoruz. Havalar biraz daha ısındığında daha zor oluyor” şeklinde konuştu.

20 yıldır bu işte çalıştığını dile getiren Nusret Karaçil, “Biz Şanlıurfa’dan Kumlu’ya soğan hasadını yapmaya geldik. Bizim için çok zor bir iş yaklaşık 20 yıldır bu işe geliyoruz. Havalar ısındığında baya zorlanıyoruz. 1 ay sonra buradan Bursa’ya gideceğiz. Bursa’dan sonra Eskişehir’e gideceğiz. Aralık ayına kadar dışarıdayız sonra memlekete gidiyoruz. Memlekette 5 ay kalıp bu işe tekrar geliyoruz. Hayatımız artık bu iş oldu. Günlük yevmiye değişiyor, bazen çok az bazen de idare oluyor. Sabit bir yevmiye yok. Soğan hasadı gerçekten meşakkatli bir iş, güneş doğmadan geliyoruz, güneş batana kadar tarlada çalışıyoruz. Kumlu’da en fazla 2 ay kalıyoruz” dedi.

Okumaya devam et

Genel

CHP lideri Özel: 23 bin 900 öğretmenin atanması asla kabul edilemez

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel, “Maalesef Milli Eğitim Bakanı 2024’te, 2023 yılında emekli olan kadar öğretmen atayacaklarını söyledi. Sayın Erdoğan da ‘Bir miktar atama yapacağız’ dedi, gençleri de çok üzdü. Bu rakam maalesef 23 bin 900’dür. 23 bin 900 öğretmenin atanması asla kabul edilemez” dedi.

Ömer Faruk Karataş
ANKARA-
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, partisinin Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde (TBMM) gerçekleştirilen grup toplantısında konuştu. Konuşmasında gündeme dair değerlendirmelerde bulunan Özel, öğretmen atamalarının daha yüksek oranlarda yapılmasını ve atamalarda mülakatların kaldırılması gerektiğini söyledi. 1 Mayıs hakkında da konuşan Özel, Taksim Meydanı’na kefil olduklarını ve kutlamaların orada olması gerektiğini ifade etti.

“Anayasaya uymak Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin kararlarına, bağlayıcılığına uymakla olur”

Anayasa değişikliği konusunda öncelikle herkesin anayasaya uyması gerektiğini, sonrasında bu konuda değişiklik için destek verebileceklerini söyleyen Özel, “Türkiye Cumhuriyeti bir anayasa devletidir. Sahip çıktığımız maddelerin yanında elbette eleştirdiğimiz, değiştirilmesini istediğimiz maddeler olabilir. Ama bu ülkede eğer devlet olacaksa, yani insanların canı ve malı güvende olacaksa bu ülkede en üstteki cumhurbaşkanından en sade vatandaşa kadar herkes bu anayasaya bağlı olacak. Bir ülkede anayasanın işine gelen kısımlarını uygulayıp, oradan güç alıp, yetki alıp kullanıp, işine gelmeyen kısımlarını ihlal edersen bu hak bir kişide değil herkeste olur. Orada devlet ortadan kalkar, anayasal düzen ortadan kalkar ve keşmekeş olur, karmaşa olur. İşte o zaman beka sorunu olur. O yüzden bu ülkedeki en sade yurttaştan en yeni kamu görevlisine, en kıdemli devlet memurundan cumhurbaşkanına kadar herkesin bu anayasaya harfiyen öncelikle uyması gerekir. Anayasaya uymak Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin kararlarına, Anayasa Mahkemesi’nin kararlarına, bağlayıcılığına uymakla olur” ifadelerini kullandı.

“1 Mayıs’ın kutlanmasına ve o meydanın boşalmasına kefaleti ben koyuyorum”

1 Mayıs kutlamaları için Taksim Meydanı’nın açılması gerektiğini söyleyen Özel, “Şimdi buradan karar alıcılara sesleniyorum. Var mısın? Ben kefilim, orada olacağım. İşçilerle birlikte, bir kişinin burnu kanamadan 1 Mayıs’ın kutlanmasına ve o meydanın boşalmasına kefaleti ben koyuyorum. Taksim’i 1 Mayıs’a açın, 31 Mart’ın mesajını aldığınızı anlatın. Açın, özgüvenli olduğunuzu gösterin. Ben 31 Mart’ın birinci partisinin genel başkanı olarak, son genel seçimlerin birinci partisinin genel başkanına diyorum ki ‘Elimizi uzatıyoruz, elimiz emekçinin elidir, elimiz barışır elidir, elimiz öz güvenin elidir. 1 Mayıs’ta Taksim’in kazanılması, bu ülkenin yeni iklimine hizmet edecektir.’ Emekçilerin elini havada bırakmayınız, elimizi havada bırakmayınız” ifadelerine yer verdi.

Okumaya devam et

Genel

Mehmet Ali Yılmaz evinde ölü bulundu

İstanbul Beşiktaş’taki evinde ölü bulunan Mehmet Ali Yılmaz, 49. ve 50. Hükümette Spordan Sorumlu Devlet Bakanı olarak yer aldı. Bakanlığı döneminde Türkiye Futbol Federasyonuna özerklik getirdi. Futbolda havuz sistemini düzenleyen kişidir. Trabzonspor’a tesis kazandırdı.

İSTANBUL-
Spordan Sorumlu eski Devlet Bakanı Mehmet Ali Yılmaz, İstanbul Beşiktaş’taki evinde ölü bulundu. Mehmet Ali Yılmaz, 21 Ekim 1948 günü Trabzon’da dünyaya geldi. İstanbul Mühendislik ve Mimarlık Akademisi İnşaat Fakültesini bitirdi. Bankacılık, Basın alanlarıyla ilgilendi. Tek-Art Holding ve Yılmaz Yayınları AŞ Yönetim Kurulu Başkanı, Güneş Gazetesi sahibi, Titibank Yönetim Kurulu Başkanı, Trabzonspor Kulübü Başkanı, Mühendisler Odası, Müteahhitler Sendikası, İstanbul gazeteciler Cemiyeti, Gazete sahipleri Sendikası ve Türkiye Spor Yazarları Derneği Üyesi olarak görev yaptı.

Yılmaz, 1991 genel seçimlerinde DYP’den Trabzon Milletvekili seçilerek, 20.10.1991-24.12.1995 arası TBMM’de yasama çalışmalarına katıldı. 49. ve 50. Hükümette Spordan Sorumlu Devlet Bakanı olarak yer aldı. Bakanlığı döneminde Türkiye Futbol Federasyonuna özerklik getirdi. Futbolda havuz sistemini düzenleyen kişidir. Trabzonspor’a tesis kazandırdı. Evli, 5 çocuk babasıdır.

Okumaya devam et

Trendler

KÜNYE
Copyright © 2021 O Haber Neydi - Tüm Hakları Mahfuzdur.