Vizyon Kuyumcu
Connect with us

Genel

“Eşler sigortalı çalışıyorsa ‘yoksulluk nafakası’ talep edilemez”

Boşanan eşler arasındaki nafaka davaları ile ilgili bilgiler veren Kayseri Baro Avukatı Emir Akpınar, iki tarafın da sigortalı çalışması halinde gelir denkliğinin söz konusu olduğunu ve bundan dolayı da nafaka talebinin mahkeme tarafından dikkate alınmayacağını söyledi

Eren Kan
KAYSERİ
-Nafakanın amacının çocukların temel ihtiyaçlarının karşılanması olduğunu söyleyen Emir Akpınar, “İlk olarak nafaka kelime anlamı itibariyle birinin geçindirmekle yükümlü bulunduğu kimselere, mahkeme kararıyla bağlanan aylık olarak tanımlanmaktadır. Türk Medeni Kanunu gereğince mevcut veya beklenen menfaatleri boşanma yüzünden zedelenen kusursuz veya daha az kusurlu taraf, kusurlu taraftan uygun bir maddî tazminat isteyebilir. Boşanmaya sebep olan olaylar yüzünden kişilik hakkı saldırıya uğrayan taraf, kusurlu olan diğer taraftan manevî tazminat olarak uygun miktarda bir para ödenmesini isteyebilir. Hukukumuzda önemli bir yere sahip olan nafakanın Türk Medeni Kanunu gereğince dört türü mevcuttur. Bunlar; tedbir, iştirak, yoksulluk ve yardım nafakasıdır. Tedbir nafakası genel itibariyle boşanma davası açılmasıyla beraber hakim tarafından hükmedilen ve gerekli gördüğü hallerde dava sonucu kesinleşinceye kadar devam eden nafaka türüdür. İştirak nafakası ise çocuğun velayeti kendisine verilmemiş eş tarafınca karşı tarafa yani diğer eşe verilir. Burada evlilik birliğinin sona ermesi gerekir. Bu nafakanın amacı çocuğun bakımı, eğitimi ve korunması için gerekli giderleri karşılamaktır. Yoksulluk nafakasına gelecek olursak genel itibariyle kanun ifadesiyle boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek tarafın, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan malî gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilmesidir. Son olarak yardım nafakası ise, yardım edilmediği takdirde yoksulluğa düşecek kişinin üst soyu alt soyu veya kardeşleri tarafından verilen nafakadır” dedi.
Akpınar, boşanan kadının çalışıyor olması durumunda yoksulluk nafakası talebinin dikkate alınmayacağını belirterek, sözlerine şu şekilde devam etti:

“Türk Medeni Kanunu’nda ele alınmış olan ve boşanma davalarında karşımıza çıkan yoksulluk nafakasında mahkemenin bu nafakaya hükmedebilmesi iki önemli şarta bağlanmıştır. Öncelikle nafaka talebinde bulunan kişinin boşanma nedeniyle yoksulluğa düşecek olması gerekir. İkinci şart ise nafaka talebinde bulunan tarafın kusuru diğer tarafın kusurundan daha ağır olmalıdır. Burada ele alınması gereken önemli husus yoksulluğa düşme kriterinin nasıl belirleneceğidir. Yargıtay kararlarına göre kişinin yoksul olarak kabul edilmesi için zorunlu ve gerekli ihtiyaçlarını minimum seviyede karşılamayan taraf yoksul olarak nitelendirilir. Buna bir Yargıtay kararı ile örnek verilecek olursa, her iki tarafın da sigortalı bir işte çalışıyor olması durumunda kadının yoksulluk nafakası talep etmesi halinde kanunda bahsi geçen ‘’boşanma nedeniyle yoksulluğa düşecek olma’’ şartı gerçekleşmez. Bu haliyle her iki tarafın da gelirlerinde bir denklik durumu söz konusudur boşanmaları sonucunda kadın yoksulluğa düşmeyeceği için bu talebi dikkate alınmaz. Sonuç olarak, mahkeme yoksulluk nafakası talep eden tarafın sosyo-ekonomik durumu, gelir düzeyi gibi etkenler göz önünde bulundurarak belirli bir nafakaya hükmeder.”

Belediyeler

Başkan Sandıkçı: Öğrencilerimizin deneyim kazanmalarını sağlıyoruz

SAMSUN Canik Belediye Başkanı İbrahim Sandıkçı, öğrencilere deney ve gözlem çalışmaları eşliğinde bilim ve teknoloji alanında eğitim verdiklerini söyledi.

SAMSUN-
Canik Belediye Başkanı İbrahim Sandıkçı, Türkiye’nin bilim ve teknolojide olan liderliğini gençlerin sürdüreceğini ifade etti. Öğrencilerin Canik Özdemir Bayraktar Keşif Kampüsü’nde gerçekleştirdikleri eğitimlerle bilim ve teknoloji alanlarında deneyim kazandıklarını ifade eden Başkan İbrahim Sandıkçı, “Gençlerimiz imzalarını taşıyan milli ve özgün eserlerle ülkemizi bilim ve teknolojide ileriye taşıyacaklar” dedi.

‘ZİHİNLERİNDE KALICI HALE GETİRİYORUZ’

Emine Ahmet Yeni Kız Anadolu İmam Hatip Lisesi öğretmenlerini ve öğrencilerini Canik Özdemir Bayraktar Keşif Kampüsü’nde ağırlayan Başkan İbrahim Sandıkçı, Canik Özdemir Bayraktar Keşif Kampüsü’nde özel olarak oluşturulan atölyeler, keşif alanları ve laboratuvarlar hakkında onlara bilgiler verdi. Öğrencilerle birlikte atölye çalışmaları gerçekleştiren Başkan İbrahim Sandıkçı, “Canik Özdemir Bayraktar Keşif Kampüsümüzde uyguladığımız özel eğitim müfredatımız çerçevesinde teorik ve uygulamalı eğitimlerimize eş zamanlı olarak devam ediyoruz. Öğrencilerimizin deney ve gözlem çalışmalarıyla, bilim ve teknoloji alanlarında deneyim kazanmalarını sağlıyoruz. Onların burada öğrendikleri bilgileri zihinlerinde kalıcı hale getiriyoruz. Milli Teknoloji Hamlesi doğrultusunda öğrencilerimizin yeni kazanımlar elde etmelerini sağlıyoruz” diye konuştu.

AKINCI POZU

Gerçekleşen ziyaret programında öğrencilerle yakından ilgilenen Başkan İbrahim Sandıkçı, öğrencilerle birlikte Canik Özdemir Bayraktar Keşif Kampüsü’nde yer alan AKINCI TİHA önünde hatıra fotoğrafı çektirdi. Öğrencilerin 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı’nı tebrik eden Başkan İbrahim Sandıkçı, onlarla uzun süre sohbet etti. Ziyaret programına Emine Ahmet Yeni Kız İmam Hatip Lisesi Dernek Başkanı İhsan Kaptanoğlu ve yönetim kurulu üyeleri de katıldı. (DHA)

https://www.instagram.com/tasfirin55/

Okumaya devam et

Genel

Altun: Türkiye, İsrail’in katliamlarına karşı insani ve diplomatik imkanlarını seferber etmiştir

İletişim Başkanı Fahrettin Altun New York’taki ‘Türk Günü Yürüşü’ etkinlikleri dolayısıyla katılımcılara video konferans yoluyla seslendi. Altun, “İsrail‘in Filistin’deki saldırıları küresel sorunları artıran, barışa olan inancı zayıflatan, uluslararası değerlere olan güveni ortadan kaldıran bir mahiyet arz ediyor. Bu katliamlara karşı da Türkiye ilk günden itibaren saldırıların durması için insani ve diplomatik imkanlarını seferber etmiştir” dedi.

ANKARA-İletişim Başkanlığınca, New York’taki Türk Günü Yürüyüşü etkinlikleri kapsamında Türkevi’nde ‘Kültürel Bağları Güçlendirmek Türk Amerikan İlişkilerinde Yeni Bir Vizyon’ paneli düzenlendi. Video mesajla panelin katılımcılarına hitap eden İletişim Başkanı Altun, düzenlenen panel ve organizasyonları Türk- Amerikan ilişkilerinin mevcut durumunu ele almak, gelecekteki muhtemel seyrini konuşmak için fırsat olarak gördüklerini, bugünkü programı da 41’inci Türk Günü Yürüyüşü Etkinlikleri kapsamında gerçekleştirdiklerini söyledi. Türk Günü Yürüyüşü’nün ilk kez 1981 yılında Türk diplomatların terör örgütü ASALA tarafından şehit edilmesine tepki amacıyla yapıldığına değinen Altun, yıllar içinde geleneksel hale gelerek Türk- Amerikan toplumunun ABD’deki en önemli etkinliklerinden biri haline geldiğini belirtti. İletişim Başkanı Altun, “Türk Günü Yürüyüşü artık, Amerika’nın ekonomik ve sosyokültürel hayatına önemli katkılarda bulunan Türk-Amerikan toplumunun birlik ve beraberliğini pekiştirten bir etkinliktir. Türkiye-ABD ilişkileri açısından da son derece kıymetli olan etkinlik kapsamında düzenlediğimiz bu program, iki ülke ilişkilerinin farklı boyutlarıyla ele alınmasını hedefliyor” ifadelerini kullandı.

Türkiye-ABD ilişkilerinin uzun yıllara sâri bir geçmişe sahip olduğuna işaret eden İletişim Başkanı Altun, bu süreçte dünyanın karşı karşıya olduğu bölgesel ve küresel sınamalar dikkate alındığında iki ülke arasındaki iş birliği ve diyalogun ne denli önemli olduğunun daha iyi anlaşılacağını belirtti.

​’İSRAİL’İN FİLİSTİN’DEKİ SALDIRILARI, BARIŞA OLAN İNANCI ZAYIFLATAN VE ULUSLARARASI GÜVENİ SARSAN BİR NİTELİK TAŞIYOR’

Yakın zamanda Rusya- Ukrayna Savaşı’na, tedarik zincirinin bozulmasından gıda krizinin çözümüne kadar Türkiye’nin bu süreçteki yapıcı rolünün, daha büyük ve derin krizlerin önüne geçilmesini sağladığını vurgulayan Altun, sözlerine şöyle devam etti:

“Bölgemizi ve tüm küresel aktörleri etkileyen son gelişme ise sizlerin de malumu olduğu üzere İsrail‘in 7 aydan beri devam eden saldırılarıdır. İsrail’in Filistin’deki saldırıları küresel sorunları artıran, barışa olan inancı zayıflatan, uluslararası değerlere olan güveni ortadan kaldıran bir mahiyet arz ediyor. Bu katliamlara karşı da Türkiye ilk günden itibaren saldırıların durması için insani ve diplomatik imkânlarını seferber etmiştir. Türkiye, Gazze’de İsrail’in yol açtığı insanlık dramını sona erdirecek çözüm perspektifi ile diplomatik girişimlerini sürdürmektedir. Türkiye’nin ABD ile iş birliği yapmayı beklediği konular bunlarla sınırlı değil. Türkiye-ABD ilişkilerinin müttefiklik ve stratejik ortaklık anlayışına saygı çerçevesinde bölgesel ve küresel meselelere barış, güvenlik ve refah odaklı yaklaşımlar geliştirme potansiyeline olan inancımızı hâlâ koruyoruz.”

Bölgesel bir güç ve küresel bir aktör olarak Türkiye’nin karşı karşıya kaldığı meselelere dair gerçekçi ve kapsayıcı politikalar üreten, parçası olduğu ittifak ve ortaklıkları güçlendiren, onları değerli kılan bir ülke olduğunu dile getiren Altun, Türkiye’nin düzensiz göç, mülteciler ve terör başta olmak üzere yerel ve uluslararası düzlemde her soruna kapsayıcı ve kalıcı çözümler getirmeyi odağına alan bir perspektif ve vizyona sahip olduğunu bildirdi. Altun, sahip olduğu imkânlar, bu imkânları kullanma biçimi, hedefleri ve vizyonunun Türkiye’nin bölgesel ve küresel düzlemde istikrar sağlayıcı rolünü pekiştirdiğinin altını çizdi.

‘TERÖR ÖRGÜTLERİNE DESTEĞİN KESİLMESİ, TÜRKİYE’NİN MÜTTEFİKLERİNDEN EN DOĞAL BEKLENTİSİDİR’

Türkiye’nin, milli güvenliğini tahkim ederken bölgesel ve küresel istikrarı da hedefleyen çok boyutlu mücadelesinin müttefikleri nezdinde hak ettiği değeri görmesinin müttefiklik ruhunun gereği olduğuna dikkati çeken İletişim Başkanı Altun, şu değerlendirmelerde bulundu:

“Bu bağlamda FETÖ’nün ABD’deki varlığı ve faaliyetleri bizim için olduğu kadar, Amerikan toplumu için de bir tehdittir. Türkiye’nin mücadele ettiği terör örgütlerinin desteklenmesi, teröristlerin teslim edilmemesi stratejik ortaklık ve müttefiklik anlayışı ile örtüşmemektedir. Teröristlerin teslimi, terör örgütlerine desteğin kesilmesi, Türkiye’nin müttefiklerinden en doğal beklentisidir. İkili ilişkilerimizi olumsuz etkileyen sorun alanlarının ve görüş ayrılıklarının yapıcı, gerçekçi ve kararlı bir yaklaşımla etkin bir şekilde yönetilmesi hem Türkiye’nin hem de ABD’nin faydasına olacaktır. Türkiye ve ABD’nin aynı zamanda NATO müttefiki olduğunu da hatırlatmak istiyorum. NATO müttefiki iki ülkenin ilişkilerindeki çok boyutlu ve derinlikli iş birliğinin ülkelerimizin güvenlik, istikrar ve barışı için elzem olduğunu tekrar vurgulamak istiyorum.” (DHA) 

Okumaya devam et

Genel

Şehit Yakınları ve Gaziler Genel Müdürlüğüne Muharrem Kurt atandı

Resmi Gazete‘de Cumhurbaşkanlığı tarafından yapılan atama kararına göre; Şehit Yakınları ve Gaziler Genel Müdürlüğüne Muharrem Kurt atandı.

 Kadircan GÜLER
ANKARA-Resmi Gazete‘de Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın imzası ile yayımlanan karara göre Angola Cumhuriyet nezdinde Türkiye Cumhuriyeti Büyükelçiliğine 3 sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesinin 2, 3 ve 4’üncü maddeleri gereğince Mustafa Çelik atandı. Resmi Gazete’de yayımlanan atama kararları ile Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı Kadın Statüsü Genel Müdürü Gülser Ustaoğlu, 3 sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesinin 4’üncü maddesi gereğince görevden alındı. Bakanlıkta açık bulunan Şehit Yakınları ve Gaziler Genel Müdürlüğüne Muharrem Kurt, Hukuk Hizmetleri Genel Müdürlüğüne ise Özge Aydiş Toy atandı. 

Resmi Gazete’de yer alan karar ile birlikte Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığında Hukuk Hizmetleri Genel Müdürü Şükran Doğan, Uluslararası İşgücü Genel Müdür Yardımcısı Metehan Özcan ve Sosyal Güvenlik Kurumu Yönetim Kurulu Üyesi Abdulkadir Bülent Aytaç görevden alındı. Çalışma Genel Müdürlüğüne aynı yer Genel Müdür Yardımcısı Mehmet Baş, Uluslararası İşgücü Genel Müdürlüğüne Dış İlişkiler ve Avrupa Birliği Genel Müdür Yardımcısı Ali Aybey, Dış İlişkiler ve Avrupa Birliği Genel Müdürlüğüne Oğuz Tuncay, Rehberlik ve Teftiş Başkanlığına İş Başmüfettişi Bekir Aktürk, Strateji Geliştirme Başkanlığında İbrahim Esenkar, Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı Rehberlik ve Teftiş Başkanlığına Ticaret Başmüfettişi Bülent Uğur Ecevit, Türkiye İş Kurumu Genel Müdürlüğü Genel Müdür Yardımcılığına Engin Akyol ve Mustafa Işık, Sosyal Güvenlik Kurumu Yönetim Kurulu Üyeliğine Murat Doğanay, Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı Emeklilik Hizmetleri Genel Müdür Yardımcılığına Necmettin Öz, Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı Sigorta Primleri Genel Müdür Yardımcılığına ise Mürsel Baki atandı. 

Et ve Süt Kurumu Genel Müdürlüğünde açık bulunan Yönetim Kurulu üyeliklerine ise Hasan Davulcu ve Ersin Dilber atandı. (DHA)

Okumaya devam et

Trendler

KÜNYE
Copyright © 2021 O Haber Neydi - Tüm Hakları Mahfuzdur.