Vizyon Kuyumcu
Connect with us

Ekonomi

Siemens Türkiye, 2023 yılında karbon nötr olma hedefine yaklaşıyor

Siemens Türkiye, kendi kampüslerinde kullandığı elektriğin yüzde 100’ünü yenilenebilir enerjiden karşılayarak ve verimlilik projeleri hayata geçirerek son 5 yılda karbon salımını yüzde 70 oranında azaltmayı başardığını açıkladı.

İSTANBUL-Ürettiği teknoloji ve sunduğu çözümlerle küresel ölçekte sürdürülebilirliğe öncülük eden Siemens, dünya genelinde karbon nötr olma hedefini 2030 olarak belirledi. Siemens Türkiye ise 2023 yılını işaret ederek, küresel ölçekte karbon ayak izini sıfırlamayı hedefleyen ilk büyük sanayi şirketlerinden biri oldu. Şirket, bu hedef kapsamında gerçekleştirdiği çalışmalarla karbon salımını yüzde 70 oranında azaltarak önemli bir mesafe kat etti. Şirket, Gebze ve Kartal kampüslerine kurulan güneş enerjisi sistemlerinin de katkısıyla elektrik tüketiminde yüzde 100 yeşil enerjiye geçti ve yüzde 20 enerji verimliliği elde etti. Karbon emisyonunu son 5 yıl için yüzde 63 oranında azaltmayı hedefleyen şirket, Akıllı Bina ve Dijital Ofis uygulamaları, enerji verimlilik projeleri ve 10 bin fidanlık Siemens Hatıra Ormanı kurulmasıyla birlikte hedefini aşarak yüzde 70 ilerleme kaydetti ve karbon nötr olmaya bir adım daha yaklaştı.

Yeşil enerjiye geçişle birlikte 2021 yılında 8 bin 74 ton karbon salımı tasarrufu sağlayan şirket, Kartal Yeniden Projesi ile bin 100 ton, filo yönetiminde daha az yakıt ve hibrit araç kullanımlarıyla ise bin 919 ton daha tasarruf elde etti. Ayrıca Ege Orman Vakfı iş birliğiyle kurulan Siemens 165. Yıl Hatıra Ormanı ile 5 bin 100 tonluk karbon salımını engelleyerek doğa için pozitif değer oluşturdu.

Enerji Tasarrufu Haftası dolayısıyla konuya ilişkin açıklamalarda bulunan Siemens Türkiye Yönetim Kurulu Başkanı ve CEO’su Hüseyin Gelis, “Şirket olarak sorumlu büyüme stratejimizin merkezinde sürdürülebilirlik yer alıyor. Bu stratejimizin en önemli bileşenlerinden biri ise karbondan arındırma. Çevresel sorumluluklar konusunda yüksek bilinç ve hassasiyete sahip bir şirket olarak, bu yöndeki kararlılığımızı somut adımlarla ortaya koyuyoruz. Son 5 yılda bu alanda hedeflerimizin ötesine geçen bir başarı elde ettik. Kampüslerimizde yüzde 100 oranında yeşil enerjiden üretilen elektriği kullanıyor, verimlilik projelerimizle değer üretiyor, dünyamızın geleceğini koruma altına almak için çalışıyoruz. Şirket olarak 2023 yılında karbon nötr olmaya çok yakınız. Aynı zamanda iş birliği içinde bulunduğumuz partnerlerimiz ve müşterilerimiz için de bu yol haritasını çiziyoruz, onlara rol model ve danışman olarak destek veriyoruz” dedi.

Yorum yapmak için tıklayın

Cevap bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

Ekonomi

TÜİK: 2024’te tahıl üretiminde azalış, sebze ve meyve üretiminde artış öngörüldü

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), 2024 yılı ilk tahmininde bir önceki yıla göre tahıl üretiminde azalış, sebze ve meyve üretiminde artış öngörüldüğünü açıkladı.

ANKARA-TÜİK, Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından hazırlanan ‘Bitkisel Üretim 1’inci Tahmini, 2024’ bültenini yayımladı. Buna göre; üretim miktarlarının, 2024 yılı ilk tahmininde bir önceki yıla göre tarla ürünleri olan tahıllar ve diğer bitkisel ürünlerde (yem bitkileri hariç) yüzde 2 azalacağı; sebzelerde yüzde 5,6, meyveler, içecek ve baharat bitkilerinde yüzde 3,4 oranında artacağı tahmin edildi. Yaklaşık üretim miktarlarının tahıllar ve diğer bitkisel ürünlerde 76,1 milyon ton, sebzelerde 33,6 milyon ton, meyveler, içecek ve baharat bitkilerinde ise 28,3 milyon ton olarak gerçekleşeceği öngörüldü.

TAHIL ÜRETİMİNDE AZALIŞ

Tahıl ürünleri üretim miktarlarının, 2024 yılında bir önceki yıla göre yüzde 5,4 oranında azalarak yaklaşık 39,9 milyon ton olacağı tahmin edildi. Bir önceki yıla göre, buğday üretiminin yüzde 4,5 oranında azalarak 21 milyon ton, arpa üretiminin yüzde 8,7 oranında azalıp 8,4 milyon ton, çavdar üretiminin yüzde 11,5 oranında azalarak 270 bin ton, yulaf üretiminin yüzde 2,4 oranında azalıp 400 bin ton, mısır üretiminin ise yüzde 5,6 azalarak yaklaşık 8,5 milyon ton olacağı öngörüldü. Kuru baklagiller grubunda nohut, kuru fasulye ve kırmızı mercimek üretiminin sırasıyla 610 bin ton, 270 bin ton ve 410 bin ton olacağı tahmin edildi. Yumru bitkilerden patatesin ise bir önceki yıla göre yüzde 14 oranında artarak 6,5 milyon ton üretileceği tahmin edildi. Yağlı tohumlardan soya üretiminin yüzde 21,5 oranında artarak 167 bin ton, ayçiçeği üretiminin ise yüzde 8,7 oranında artışla yaklaşık 2,4 milyon ton olacağı öngörüldü. Şeker pancarı üretiminin yüzde 2,1 oranında azalarak 23 milyon ton olarak gerçekleşeceği tahmin edildi.

SEBZE ÜRETİMİNİN ARTIŞ

Sebze ürünleri üretim miktarının 2024 yılında bir önceki yıla göre yüzde 5,6 artarak yaklaşık 33,6 milyon ton olacağı tahmin edildi. Sebzeler grubu ürünlerinden domateste yüzde 9, kuru soğanda yüzde 7,7, salçalık-kapya biberde yüzde 16,4 oranında üretim artışı; hıyarda yüzde 4,8, sivri biberde yüzde 3,3, kırmızı lahanada yüzde 7,6 oranında üretim azalışı olacağı tahmin edildi.

MEYVE ÜRETİMİNDE ARTIŞ

Meyveler, içecek ve baharat bitkileri üretim miktarının 2024 yılında bir önceki yıla göre yüzde 3,4 oranında artarak yaklaşık 28,3 milyon ton olacağı tahmin edildi. Meyveler grubunda, bir önceki yıla göre elmada yüzde 2,2, çilekte yüzde 5,9 üretim azalışı beklenirken; şeftali ve nektarin toplamında yüzde 15,6, kirazda yüzde 4,6, narda yüzde 8,3, üzümde yüzde 8,8 oranında üretim artışı olacağı öngörüldü. Turunçgil meyvelerinden mandalinada yüzde 18,7, portakalda yüzde 13,5, limonda yüzde 16,2 oranında üretim azalışı öngörüldü. Sert kabuklu meyvelerden fındıkta yüzde 5,4, cevizde yüzde 16,1, Antep fıstığında yüzde 67 oranında üretim artışı olacağı tahmin edildi. Muz üretiminde yüzde 4,9 oranında azalış, zeytin üretiminde yüzde 90,8 artış olacağı öngörüldü.(DHA)

Okumaya devam et

Ekonomi

“Ev alırken tapu işleri resmi gerçekleştirilmeli”

Emlak şirketi Maliyetine Ev‘in Kurumsal İletişim Müdürü Meryem Tuncer, “Güven ve garanti öncelikli prensibimizle, ‘önce tapu, sonra ödeme ’mottosuyla hareket ediyoruz” dedi.

İSTANBUL-Konut sahibi olmak isteyenlere birincil tavsiyelerinin, topraktan bir mülk alımı gerçekleştirilecek dahi olsa, yapılan ödemenin karşılığında teminat ve tapu alımının gerçekleştirilmesi olduğunun altını çizen Maliyetine Ev Kurumsal İletişim Müdürü Meryem Tuncer, “Yatırımcılara ev alırken mutlaka tapu alınmasını ve noter sözleşmesi yapılmasını tavsiye ediyoruz. Bu şekilde, alıcıların mağduriyet yaşamasının önüne geçilebilir. Kimsenin ev alırken birikimlerini kaybetmesini istemeyiz. Bütün süreçlerin resmi olarak yürütülmesi gerekiyor. Bizim için güven ve garanti çok önemli. Alanında uzman mimar ve mühendislerimiz tarafından doğru bölgelerde imarlı arsalar üzerine geliştirilen projelerde, maliyetine ev, işyeri, villa sahibi olmak isteyen müşterilerimiz şubelerimize gelerek veya dijital mağazamız üzerinden satın alma işlemlerini başlatabiliyor. İlk peşinat tapu müdürlüğünde ödeniyor” ifadelerini kullandı.

“NİSANDA BAŞLATTIĞIMIZ PROJELERİ HIZLA TESLİM EDİYORUZ”

Müşterilerin yanında olmayı hedeflediklerini belirten Tuncer, “Yatırımcılarımızı ev sahibi yaparken aldıkları evin metrekaresine göre bir fiyatlandırma yapıyoruz. Metrekare fiyatları belirlenmiş olan projede, evin öncelikle gerçek maliyeti ödeniyor. Maliyetine Ev olarak bu işlemi gerçekleştirirken, hizmet bedelini evi teslim ettikten sonra toplam inşaat bedeli üzerinden yüzde 15 olarak alıyoruz. Nisan ayında başlattığımız projelerde hızla ilerleyerek taahhüt edilen süreden önce evleri teslim ediyoruz” dedi

“EV SAHİBİ OLMAK İSTEYEN HERKESİ MALİYETİNE EV SAHİBİ YAPIYORUZ”

Tuncer, “Balıkesir, Çanakkale, İstanbul ve Kocaeli’nde tamamlanan projelerin yanı sıra, şu anda 12 ilde de projelerimiz devam ediyor. Yakında 81 ilde yeni projelere başlamayı planlıyoruz. Müşterilerimize verdiğimiz güvenle, mülk alımında karşılaşılan olumsuzlukları sıfıra indirerek, markamız için seçtiğimiz adın da hakkını vererek müşterilerimizi maliyetine ev sahibi yapıyoruz. İlk yılımızda yüzde 500 büyümeyle proje geliştirme rekoru kırarak 12 projeye imza attık. Sisteme dahil olarak tapularını alan müşterilerimizin mutluluğu en büyük gururumuzdur. Projelerimize başvurmak isteyen müşterilerimiz, şubelerimizi ya da internet sitelerimizi ziyaret edebilir. Dijital mağazamızı kullanarak projelerimiz hakkında ayrıntılı bilgi alabilir” ifadelerini kullandı.(DHA)

Okumaya devam et

Ekonomi

Bakan Şimşek: Önümüzdeki 3 yıl boyunca enflasyonu düşürmeye devam edeceğiz

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Arap Bankalar Birliği tarafından düzenlenen Uluslararası Arap Bankacılık Zirvesi’ne katıldı. Burada İngilizce bir konuşma yapan Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, “Türkiye’nin politika öncelikleri; fiyat istikrarını devam ettirmek, mali pozisyonumuzu güçlendirmek, bütçe açığını daraltmak ve yapısal dönüşümüze devam etmek. Türkiye’de enflasyon yüksek ama düşecek, bunun için dezenflasyon programı geliştirdik.1 yıllık bir geçiş dönemindeyiz. Uzun bir süreç önümüzdeki 3 yıl boyunca enflasyonu düşürmeye devam edeceğiz.” dedi.

 Altan ÇİMEN – Ömer HASAR
İSTANBUL-Bakan Şimşek, “Reel kur oranları bizim lehimize dönecek bu da dezenflasyonu daha da güçlendirecek. Bunların merkezinde büyümeyi sürdürülebilir hale getirmeye çalışıyoruz” şeklinde konuştu.Arap Bankalar Birliği tarafından düzenlenen Uluslararası Arap Bankacılık Zirvesi’nin açılışı Karaköy’de yapıldı. Açılış programına Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in yanı sıra Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) Başkanı Şahap Kavcıoğlu, Arap Bankalar Birliği Başkanı Mohammed El Etreby ve Türkiye Bankalar Birliği Başkanı Alpaslan Çakar da katıldı. Zirvede açılış konuşmalarının ardından; Arap -Türk ekonomik ve bankacılık işbirliği, yaşanan uluslararası zorlukların gerektirebileceği ekonomik reformlar ve enflasyonla mücadele için sürdürülen küresel para politikaları gibi birçok konunun ele alınacağı öğrenildi. Açılış konuşmalarının ardından Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in de katıldığı panel düzenlendi. Panelin ardından misafir ülkelerin katılımcılarına hediyeler takdim edildi.

Türkiye ile Arap dünyasının birçok alanda işbirliği ve ortaklıklar geliştirebileceğini belirten Mehmet Şimşek, “Türkiye, ekonomisi çok çeşitlendirilmiş bir ülke. Üretim, katma değer ve teknoloji alanında rekabetçi bir ülke, Avrupa ve Orta Asya arasında bir köprü vazifesi görüyor. Arap dünyası da aynı zamanda kaynak açısından zengin ve kaynaklarını çeşitlendiren bir ülke. Arap dünyasında bütçe fazlası var. Özellikle Körfez ülkelerinde ihracat sermayesi sözkonusu bizde ithalat sermayesi. Dolayısıyla birbirimizi tamamlıyoruz. İki bölge arasındaki siyasi ilişkiler de çok iyi seviyede. Türkiye, ekonomisi çok çeşitlendirilmiş bir ülke. Üretim, katma değer ve teknoloji alanında rekabetçi bir ülke, Avrupa ve Orta Asya arasında bir köprü vazifesi görüyor. Arap dünyası da aynı zamanda kaynak açısından zengin ve kaynaklarını çeşitlendiren bir ülke. Arap dünyasında bütçe fazlası var. Özellikle Körfez ülkelerinde ihracat sermayesi sözkonusu bizde ithalat sermayesi. Dolayısıyla birbirimizi tamamlıyoruz. İki bölge arasındaki siyasi ilişkiler de çok iyi seviyede” şeklinde konuştu.

“TİCARET SERBESTLEŞTİĞİNDE DAHA FAZLA REFAH ORTAYA ÇIKIYOR”

Türkiye ve Arap dünyasının turizm, inşaat ve savunma sanayi alanında güçlü ortaklıklar kurulabileceğinin altını çizen Şimşek, serbest ticaret anlaşmalarıyla refah potansiyelinin devreye sokulabileceğini söyledi. Bakan Şimşek, “İki bölge arasındaki bağlantıyı nasıl ölçeklendirebiliriz ? Bu temeli kullanarak ticaret ve yatırım açısından karşılıklı fayda sağlayacak projelere imza atabiliriz. Serbest ticaret anlaşmaları yaparak toptan çözüm getirebiliriz. Ticaret serbestleştirildiğinde bazen korku ortaya çıkıyor ama gerçekte ticaret serbestleştiğinde daha fazla refah ortaya çıkıyor. Kamu politikalarıyla kamu tedbirleriyle ortaya çıkacak riskler ortadan kaldırılabilir. Türkiye ile Arap dünyası arasında serbest ticaret anlaşmalarıyla refah potansiyelini devreye sokabiliriz. Turizm, inşaat ve savunma sanayi alanında ortaklıklar geliştirebiliriz” dedi.

“İKİ ÜLKENİN ŞİRKETLERİ ORTAK DEĞERLER OLUŞTURABİLİR”

Turizm fırsatlarına da değinen Şimşek, “Türkiye ile Arap dünyası arasında turizm sezonu tam örtüşmüyor. Arap dünyasında turizm sezonu kış aylarında, Türkiye’de yaz sezonunda ön planda. Burada iki tarafın birbirini tamamladığını görüyoruz. Aynı zamanda üçüncü ülkelerde yapacağımız ortak projeler, işbirliği çalışmaları yüksek potansiyele sahip. Afrika, Orta Asya ya da dünyanın herhangi bir bölgesinde iki ülkenin şirketleri ortak değerler oluşturabilir” diye konuştu.

Türkiye’nin inşaat sektöründe öncü olduğunu vurgulayan Bakan Şimşek, “Küresel inşaat liginde faaliyet gösteren müteahhit sayısında Çin’den sonra geliyoruz. Son 50 yılda Türk müteahhitler 136 ülkede yarım trilyon dolarlık proje gerçekleştirdi. Sadece kendi ülkelerimizde değil, üçüncü ülkelerde de ortak inşaat projeleri geliştirebiliriz. Ukrayna’da ve bu durumun yaşandığı diğer ülkelerde çatışma sonlanacak. Yeniden yapılanma ihtiyacı ortaya çıkacak. Buradalar da birlikte çalışabiliriz” dedi.(DHA)

Okumaya devam et

Trendler

KÜNYE
Copyright © 2021 O Haber Neydi - Tüm Hakları Mahfuzdur.