Vizyon Kuyumcu
Connect with us

Siyaset

“Zillet ittifakının 28 Şubat’a gün vermesi tesadüf değildir”

Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli, 6 muhalefet partisinin bir araya gelmesi hakkında konuşarak “Günlerce bir masa etrafında nasıl konuşlanacaklarını tartıştılar. Oturma düzeninin nasıl olacağını konuştular. Sonunda da güç bela, zorlaya zorlaya 12 Şubat akşamı Ahlatlıbel’de altı sandalyeli bir masanın çevresinde 6+1 formatında buluştular” dedi.

Ömer Faruk Karataş
ANKARA-
MHP lideri Devlet Bahçeli, partisinin Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde (TBMM) gerçekleştirdiği grup toplantısında konuştu. Gündeme dair değerlendirmelerde bulunan Devlet Bahçeli, Ankara’da bir akşam yemeğinde buluşan 6 muhalefet partisini eleştirerek bu buluşmada HDP’nin gizli ortak olduğunu söyledi. Ukrayna ve Rusya arasındaki gerilimin barışla sonuçlandırılması gerektiğini söyleyen Bahçeli, “Temennimiz, ümidimiz Rusya ile Ukrayna’nın savaştan uzak durması, silahtan ellerini çekmesi; barış, normalleşme, huzur ve istikrar dörtgeninde ilişkilerini yeni baştan inşa etmeleridir. Rusya’nın Belarus’ta sürdürdüğü askeri tatbikatlar, Ukrayna sınırına konuşlandırdığı devasa askeri varlığı şüphesiz akıllara her türlü kötü senaryoyu getirmektedir. Ancak Ukrayna’nın siyasi ve toprak bütünlüğüne kesinlikle saygı gösterilmeli, Kırım’ın gayri meşru ilhakından da vazgeçilmelidir. Kafkaslardaki bir savaşın kazananı, kazançlı çıkanı olmayacak, bilahare ortaya çıkacak kayıplar her ülkenin hanesine az ya da çok yazılacaktır” dedi.

“Elektrik ve doğalgaz fiyatlarının yıkıcı artışlarının önüne geçmek zorundayız”

Vatandaşlardan gelen haklı eleştirilere kulak verilmesi gerektiğini dile getiren Devlet Bahçeli, “Yüksek elektrik ve doğal gaz faturaları ile artan gıda fiyatlarının insanımızın umutlarına gölge düşürmesine, ısınmalarına ve beslenmelerine ket vurmasına sessiz duramayız. Bize göre makul sızlanmalara, meşru yakınmalara, haklı taleplere şüphesiz kulak verilmelidir. Bilhassa elektrik ve doğal gaz fiyatlarının yıkıcı artışlarının önüne geçmek zorundayız. Hükümetin bu kapsamdaki çalışmalarını takdirle karşılıyor, üzerimize ne düşüyorsa yapacağımızın sözünü veriyoruz. Milletimiz ne istiyorsa onun yanında duracağız. Milletimiz neyden şikayet ediyorsa onun karşısında yerimizi alacağız. Yüreğimiz milletle beraberdir. İrademizin yegane kaynağı aziz millet varlığıdır” ifadelerini kullandı.

“Kılıçdaroğlu elektrik faturasını ödemezse yapılacak şey bellidir, elektriği derhal kesilmelidir”

Yüksek elektrik faturalarının haksız bir kazanç olduğunu ifade ederek faturasını ödemeyeceğini söyleyen CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’nun açıklamalarını değerlendiren Bahçeli, “İnsanlarımızı elektrik faturalarının ablukasından çekip çıkarmak siyaset kurumunun ortak mükellefiyetidir. Ancak bu faturaların istismar edilmesi, yalan yanlış iddialarla insanlarımızın akıllarının bulandırılması sancılı bir siyaset aymazlığıdır. CHP Genel Başkanı’nın ‘fatura ödemeyeceğim’ sözü ise yasa dışı bir eylemin, sivil itaatsizlik kılıflı bir isyan teşebbüsünün, siyasi bir hezeyanın mahsulüdür. Ödemezse sonucu bellidir, elektriği derhal kesilmelidir. CHP Genel Başkanı’na öncelikle HDP’nin destek vermesi kirli ilişkiler ağını, kaotik ittifak anlayışını bir kez daha somutlaştırmıştır. Kılıçdaroğlu’nun fatura ödemem çıkışı bir protesto değil, bayağı bir provokasyondur. CHP’nin iç kargaşaya oynadığı, devletle milleti karşı karşıya getirmek için sipariş projelere taşeronluk yaptığı artık inkar edilemez bir rezalet halidir” açıklamasında bulundu.

Yorum yapmak için tıklayın

Cevap bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

Asayiş

Vali Gül’den okul müdürünün öldürülmesiyle ilgili açıklama

İstanbul Valisi Gül, İstanbul emniyeti verilerinin açıklandığı toplantının ardından soruları yanıtladı. Vali Gül, Eyüpsultan’da özel bir okulda öğrencisinin saldırısıyla hayatını kaybeden okul müdürü ile ilgili, “Dünkü hadisede, okul müdürümüzün hayatını kaybetmesi, böyle bir saldırının olması hepimizi çok derinden üzdü. Ama İstanbullular şunu biliyor; İstanbul’da 16 milyon insan yaşıyor. Her gün içinize sinmeyen, vicdanımıza sinmeyen birçok suçun işlendiğini görebiliyoruz. Önemli olan o suçların azalması ve o suçların faili meçhul kalmaması ve cezalandırılması.” dedi.

Altan ÇİMEN – Özkan ÖZGER
İSTANBUL-İstanbul emniyet değerlendirme toplantısı İl Afet ve Acil Durum Müdürlüğü binasında, Vali Davut Gül’ün katılımıyla gerçekleştirildi. Toplantı’nın ardından basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Vali Gül, Eyüpsultan’da öğrencisi tarafından uğradığı silahlı saldırıda hayatını kaybeden okul müdürü İbrahim Oktugan ile ilgili konuştu.

“OKUL MÜDÜRÜMÜZÜN HAYATINI KAYBETMESİ HEPİMİZİ ÇOK DERİNDEN ÜZDÜ”

Öğrencisinin saldırısının ardından hayatını kaybeden okul müdürü hakkındaki soruyu yanıtlayan Gül, “Aslında biraz önce açıkladığımız 4 aylık veriler bize şunu gösteriyor. Suçla, suçluyla kararlı bir mücadelede bahsettiğimizi ve bunu yaptığınızı gösterin. Dünkü hadisede, okul müdürümüzün hayatını kaybetmesi, böyle bir saldırının olması hepimizi çok derinden üzdü. Ama İstanbullular şunu biliyor; İstanbul’da 16 milyon insan yaşıyor. Her gün içinize sinmeyen, vicdanımıza sinmeyen birçok suçun işlendiğini görebiliyoruz. Önemli olan o suçların azalması ve o suçların faili meçhul kalmaması ve cezalandırılması. Baktığımızda, dört aylık rakamlarda bu kararlılığın olduğunu görüyoruz. İstemediğimiz, hiç kimsenin tasvip etmediği olaylarla bundan sonra da karşılaşabiliriz ama güvenlik kuvvetlerimiz, devlet olarak, millet olarak herkes, hem vicdani anlamda hem hukuki anlamda yapılması gereken neyse onları zaten yapıyor. Burada özellikle trafik ve buna benzer kamusal alanlarda, genelde sosyal medyada arkadaşlarımız bizleri de etiketleyerek ‘Bakın gördünüz mü, şu araç kural ihlali yaptı. Ya da şu silahını gösterdi. Şu suç işledi’ Doğrudur, hepsi yapılıyor. Ama 4 aylık rakamların bize gösterdiği şey, suç işleyenlerle ilgili mutlaka işlem yapıldı. Bu şehirde suç işleyenlerin, işledikleri suçların yanına kar kalmadığını görüyoruz. Bundan sonra da aynı kararlılıkla devam edeceğiz” diye konuştu.(DHA)

Okumaya devam et

Siyaset

TBMM Genel Kurulu’nda ‘Deniz Gezmiş’ tartışması

TBMM Genel Kurulu’nda, CHP Ankara Milletvekili Umut Akdoğan’ın, Deniz Gezmiş‘in idamını hatırlatarak, “1400 senedir yapıyorsunuz bunu. Durun, düşünün ve vazgeçin bu mezalimden” demesi üzerine CHP’li ve AK Parti’li milletvekilleri arasında tartışma çıktı. Tartışmalar üzerine oturuma ara verildi.

Aliekber METE
ANKARA-TBMM Genel Kurulu, Meclis Başkan Vekili Gülizar Biçer Karaca başkanlığında toplandı. Gündem dışı konuşmalar bölümünde CHP milletvekilleri ile AK Parti milletvekilleri arasında Deniz Gezmiş tartışması yaşandı. CHP Ankara Milletvekili Umut Akdoğan, Deniz Gezmiş, Hüseyin İnan ve Yusuf Aslan’ın idamından herkesin ders çıkarması gerektiğini belirterek, “Ey zalimler; ister kaymakam olun, ister vali, ister hakim olun, ister savcı, ister vekil olun, ister bakan, boşa çiğniyorsunuz yalan dünyayı. 1400 senedir yapıyorsunuz bunu, Nesimi’nin derisini yüzerken yaptınız bunu, Hallacı Mansur’u asarken yaptınız bunu, Kubilay’ın başını keserken yaptınız bunu, sağcı solcu, kardeşi kardeşe kırdırırken yaptınız bunu, Mustafa Pehlivanoğlu’nu annesi son kez görmeden asarken, Erdal Eren’i asmadan önce yaşını büyütürken yaptınız bunu. Durun, düşünün ve vazgeçin bu mezalimden. Vicdanınızın zindanlarında inim inim inlersiniz de durup bakanınız olmaz” ifadelerini kullandı.

AK PARTİ’Lİ USTA: ÖZÜR DİLEYECEK CHP ZİHNİYETİDİR

AK Parti Grup Başkan Vekili Leyla Şahin Usta, Akdoğan’ın sözlerine tepki göstererek, “Sayın Vekil konuşmasında, ‘1400 yıldır yapıyorsunuz’ derken neyi kastettiğini, ne demek istediğini açıklayacak. Bu itham ve iftiralarla artık, Müslümanlar üzerindeki bu yaftayı ve bu iftiraları bitirmek zorundalar. ‘1400 senedir’ demek bu ülkenin Müslümanlarına çok ciddi bir iftira ve hakaret etmek demektir. Deniz Gezmiş, arkadaşları ve onlarca genç idam edildi. Tarihten ve utanmaktan bahsediyoruz. Deniz Gezmiş’in asılması için Meclis’e bir kanun teklifi geliyor. CHP milletvekillerinden 28’i kabul yönünde, 2’si çekimser, 47’si ret yönünde oy kullanmış, 67’si ise oylamaya katılmamışlar. Şimdi soruyorum. O zaman bu idama, ‘Evet’ verenler, CHP’nin 28 milletvekili utanmayacak da kim utanacak. Deniz Gezmiş ve yakınlarından, ailesinden, bu ülkenin gençlerinden özür dileyecek olan CHP ve CHP zihniyetidir” dedi.

CHP’Lİ GÜNAYDIN: RET OYU VERENLERLE GURUR DUYUYORUZ

CHP Grup Başkan Vekili Gökhan Günaydın ise “Deniz’lerin idamına kalkan 48 ret oyu var. Bunlardan 47’si CHP’nin oyudur. Bu oyların içerisinde rahmetli İsmet İnönü’nün, rahmetli Bülent Ecevit’in oyları vardır ve biz o arkadaşlarımızla, o büyüklerimizle gurur duyuyoruz. 273 kabul var. Bu 273 kabulün içerisinde söyledikleri gibi 28 Cumhuriyet Halk Partilinin de oyu var. O 28 CHP’linin 1972’de Deniz’lerin idamına kalkan oylarının doğru olmadığını bugün buradan açıkça ifade ediyoruz. Peki, bu 28 oyun dışında 273 el kalkmış, ‘Evet’ diyen. Kimin müktesebatından, kimin geçmişini takip ediyorlar bunlar? Hani övündüğünüz, ‘Liderimiz’ dediğiniz, alayınızın Deniz’lerin idamına iki eliyle beraber oy kullandırdığını görüyoruz” dedi.

CHP’li Umut Akdoğan tekrar söz alarak, “‘Ey zalimler’ diye başladım. Siz önce bunu üstünüze alındınız. Tekrar söylüyorum, ‘Ey zalimler, tarih önünde yargılanacaksınız” ifadelerini kullandı.

AK PARTİ’Lİ USTA: MÜSLÜMANLARDAN ÖZÜR DİLEMELİ

AK Parti’li Usta ise “1400 seneyle neyi kastettiğini açıklaması için söz aldı; ancak neyi kastettiğini söylemeden geri döndü. 1400 seneden ne kastettiğini buradaki herkes çok iyi anlıyor. Bir özür borçlu, hem Meclis’teki herkesten, hem de bu Türk toplumundan. ‘1400 senedir zalime ve zulme devam ediyorsunuz’ demek bütün Müslümanlara ‘zalimsiniz’ demektir. 1400 sene için, Müslümanlara yapılan bu hakaret için vekil çıkıp özür dilemeli. Bu ülkenin 85 milyon Müslümanına kimse bu ithamı yapıştıramaz. Bu bir Siyonizm ağzıdır, bu bir İsrail ağzıdır” dedi.

Meclis Başkan Vekili Gülizar Biçer Karaca, tartışmanın devam etmesi üzerine oturuma ara verdi.(DHA)


Okumaya devam et

Dünya

Katar Dışişleri Bakanlığı’ndan Refah için uluslararası eylem çağrısı

Katar Dışişleri Bakanlığı, İsrail’in Gazze’nin güneyindeki Refah kentine yönelik operasyonunu kınayarak uluslararası eylem çağrısında bulundu.

VAHDET AYAZ
Katar Dışişleri Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada, “Katar Devleti, İsrail işgal güçlerinin Refah kentini hedef alan bombardımanını, karadan işgal etmesini ve vatandaşları barınma ve konut merkezlerinden uzaklaştırma tehdidini en güçlü ifadelerle kınamaktadır. Şehrin işgalini ve soykırım suçunun işlenmesini önlemek ve uluslararası ve yerel hukuka uygun olarak sivillere tam koruma sağlamak için acil uluslararası eylem çağrısında bulunmaktadır. Dışişleri Bakanlığı, Gazze Şeridi’nde yerinden edilmiş yüz binlerce insan için son bir sığınak haline gelen şehirden sivillerin zorla çıkarılmasının uluslararası hukukun ciddi bir ihlali anlamına geldiği ve kuşatma altındaki Şerit’te kötüleşen insani krizi ikiye katlayacağı uyarısında bulunur” denildi.(DHA)

Okumaya devam et

Trendler

KÜNYE
Copyright © 2021 O Haber Neydi - Tüm Hakları Mahfuzdur.