Vizyon Kuyumcu
Connect with us

Teknoloji

KTÜ’lü öğrenciler NASA tarafından düzenlenen yarışmada uydu fırlatacak

Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Uzay Kulübü öğrencileri tarafından hazırlanan uydu, NASA tarafından düzenlenen yarışmada gökyüzüne fırlatılacak. Amerikan Astronomi Topluluğu (AAS) ve Amerikan Ulusal Havacılık ve Uzay Dairesi (NASA) ile uzay ve havacılık teknoloji şirketi tarafından düzenlenen dünyanın en prestijli model uydu yarışması olan CanSat Competition’da Karadeniz Teknik Üniversitesi Uzay Kulübü öğrencileri finalde yer alacak.

Ozan Köse – Bekir Koca
TRABZON-
Türkiye’deki Teknofest Türksat Model Uydu Yarışmasına 6 yıldır katılan tek ekip olma özelliğine sahip olan KTÜ Uzay Kulübü, dünyanın en prestijli model uydu yarışması olan CanSat Competition’da finalde yer alacak. Karadeniz Teknik Üniversitesi Elektrik-Elektronik Mühendisliği bölümü öğrencileri Kadri Can Ülker, Alipaşa Öksüz, Mustafa Durukan, Enes Mercan, Makine Mühendisliği Bölümü öğrencisi Murat Duysak, Bilgisayar Mühendisliği Bölümü öğrencileri Yunus Gündüz, Mustafa Filiz, Gemi İnşaatı ve Gemi Makinaları Mühendisliği Bölümü öğrencisi Resul Yılmaz, Harita Mühendisliği öğrencisi Duhan Günsel’den oluşan 9 kişilik KTÜ UZAY CanSat takımı ön tasarım rapor aşamasını yüzde 99,0741 puanla tamamlayarak dünya 4.’sü oldu. Ön elemenin ardından ilk 48 takım arasına girerek finallere gitmeye hak kazanan KTÜ Uzay Kulübü, 1 Nisan tarihinde Kritik Tasarım Raporu’nu gönderecek. Sonrasında çevresel testleri gerçekleştirecek olan öğrenciler, 9-12 Haziran tarihlerinde ise Amerika Birleşik Devletleri Virginia eyaletindeki Virginia Tech Üniversitesi kampüsünde uydularını roketle 700 metreye fırlatacak.

Öğrencilerin ürettiği Model Uydu, 700 metre irtifadan yere inerken çeşitli haberleşme ve mekanik görevlerini gerçekleştirecek. Uçuş sonrası hakemlere yapılacak sunumlar sonrasında yarışma sonucu belirlenecek. Dünyada 100 üzerinde başvuru alan yarışmada KTÜ Uzay CanSat Takımı başarılarını devam ettirmek için atölyelerinde gönüllü olarak çalışmalarına devam ediyor. 7 aylık zorlu bir sürecin sonucu olacak uçuş sonrasında dünya birinciliği hedefleyen takımın kaptanı Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Elektrik Elektronik Mühendisliği Bölümü 3. sınıf öğrencisi Kadri Can Ülker, “Bu sene takımımızın Amerika’da katılacağı yarışmada takım kaptanlığını üstlenmekteyim. Geçtiğimiz rapor aşamasını yani ilk eleme olan aşamayı dünya dördüncüsü olarak tamamladık. Önümüzdeki kritik tasarım aşaması ve sonraki testler sonucunda 9-12 Haziran tarihinde Amerika’daki CanSat yarışmasına katılacağız. Öncelikle bizim katıldığımız yarışmalar model uydu üzerine yapılan yarışmalar. Bu yarışmaların ana amacı haberleşme uydusunun görevlerini yer yüzünde icra etmektir. Bunu yapmak için de uydularımız bir rokete konulup 700 metre irtifaya gönderiliyor. 700 metre irtifadan yere inerken üzerindeki çeşitli sensör verilerini yer istasyonumuza aktarmaktalar. Bu konsept, bizim yarışmalarımızda ana işleyiş şeklindedir” dedi.

“Şansımızı çok yüksek görüyorum”

Yaptıkları tasarımların daha önce dünyada yapılmadığını belirten Ülker, “Geçtiğimiz senelerde NASA’nın Mars’ta bir görevi olan bir helikopter havalandı ve indi. Bunu aslında mesela Mars’ın üzerine bırakılan bir cihaz olarak düşünebilirsiniz. Bu uydu iniş yaparak üzerindeki sensörler yardımıyla verileri toplayarak dünyamıza iletebilir. Amerika’daki yarışacak ekip 9 kişiden oluşmakta. Ekibimizde Elektrik Elektronik Mühendisliği, Harita Mühendisliği, Bilgisayar Mühendisliği, Makine Mühendisliği bölümünden öğrenciler bulunuyor. Şansımızı çok yüksek görüyorum. Birinciliğe oynayan bir takımız. İnşallah Amerika’dan birincilikle döneceğiz. Yarışmaya, Amerika’dan Avrupa’dan, Endonezya, Hindistan, Çin, Türkiye’den takımlar katılıyor. Bizi aslında en çok Türkiye içindeki takımlar zorluyor. Bunun yanında Hindistan zorlayabilir. Ön tasarım raporumuzu Şubat’ta gönderdik ve rapor sonucunda Amerikan hakemlerle bir sunum gerçekleştirdik. Bu sunum sonucunda bizim rapor puanımız yüz üzerinden 99,07 olarak belirlendi. Bu puanla da dünya dördüncüsü olarak sıralamada yer aldık. Önümüzdeki 1 Nisan’da kritik tasarım raporu var bunun için çalışmalarımıza devam ediyoruz. Hedefimiz birincilik. Kurduğumuz vizyon ve misyon doğrultusunda ülkemizdeki uzay çalışmalarına ilerde yön vermek amacıyla bir küp uydu projesi bunun yanında yer istasyonu projesi gütmekteyiz. Bunların yanında kulübümüzden mezun olan öğrencilerimizin Türkiye’de savunma sanayi ve uzay ve havacılık alanında çalışmalara devam ettiğini biliyoruz ve bunları destekliyoruz” ifadelerini kullandı.

Teknoloji

Elektrikli araçlarda güneş enerjisiyle bedava yolculuk

Agrotech Grup şirketi Joyce Teknoloji tarafından geliştirilen Joyce One araçlar, enerji depolama sistemi (EDS) sayesinde elektrik ihtiyacını tamamen güneşten karşılayacak.

RÜMEYSA BULUT
HABER MERKEZİ-Joyce Teknoloji Batarya Sorumlusu Lütfullah Özdoğan, enerji bağımlılığına son vermek amacıyla geliştirdikleri yerli üretim EDS sisteminin Joyce One araçlar için kullanılacağını söyledi

Özdoğan, “Joyce Teknoloji olarak EDS sistemlerini üretiyoruz. EDS, güneşten elde edilen enerjinin bir batarya içinde biriktirilip gece gündüz kullanılmasını sağlayan bir depolama sistemi. Bu sistemi güneş panelleriyle entegre olarak kullanıyoruz. EDS’nin elektrikli motosiklet, elektrikli araç ve tarım için özel tasarlanmış ZIKA’larda (İnsansız Zirai Araç) kullanılması mümkün. Bataryanın en önemli parçası pildir. EDS’yi yine yerli üretim olan Aspilsan’ın lityum iyon pillerini kullanarak hayata geçirdik. Burada yüzde 90’ın üstünde yerli bir üretim söz konusu. Bunun yerli üretim olması enerjide dışa bağımlılığın azalması açısından ülkemiz için stratejik önem taşıyor” diye konuştu.

İSTER EVDE İSTE TARLADA ŞARJ İMKANI

EDS’nin ev, villa, otel ve tarım alanları gibi farklı yerlerde kullanılmasının mümkün olduğunu kaydeden Lütfullah Özdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu sistemi kullanmak için uygun bir alana sahip olmak gerekiyor. Ayrıca projelendirilip kurulması gereken bir sistem. Müşteri, bu sistemi kullanmak isterse güneş enerjisi sistemini ve depolama ünitesini kuracak bir alana ihtiyacı var. Eğer bu alanlara sahipse aracı aldıktan sonra tamamen güneş enerjisinden faydalanabiliyor. Yatırım maliyeti haricinde aracı bedava kullanabiliyor. Elektrik olmayan tarım alanlarında ise yine benzer bir sistemi kurmak mümkün. Yine firmamızın geliştirdiği İnsansız Zirai Araçları’ndan (ZİKA) bu sistemle güneş enerjisi sayesinde gece gündüz tarımda faydalanmak da mümkün”

GÜCÜNÜ GÜNEŞ ENERJİSİNDEN ALIYOR

EDS sistemi hakkında bilgi veren Özdoğan şöyle devam etti: “Garajın çatısına güneş panelleri kuruyoruz. Altında bir invertör ve EDS sistemi var. Güneş enerjisinden elde edilen elektrik invertör yardımıyla EDS içine depolanıyor. Daha sonra aracı şarj etmek istediğiniz zaman araç şarj aleti invertör yardımıyla EDS’den enerjiyi çeker, uygun voltaja getirir ve araç şarj edilebilir. EDS, Joyce One için bir buçuk depoluk bir enerji kapasitesine sahip bir sistem. Joyce One için ayrıca geliştirdiğimiz mobil batarya sisteminde ise bataryayı evinize getirerek prizden şarj etmeniz de mümkün”

Okumaya devam et

Teknoloji

Bakan Kacır: Hibrit roket motorunu uzayda ateşlemeyi başaran ilk ülke olacağız

Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, “Türkiye, ‘Ay Projesi’ sayesinde kendi geliştirdiği hibrit roket motorunu uzayda ateşlemeyi başaracak ve böylelikle bu teknolojiye uzayda tecrübe kazandırmış ilk ülke olacağız” dedi.

Erdi Demir
SAMSUN-
Bakan Mehmet Fatih Kacır, Türkiye’nin ilk astronotu Alper Gezeravcı ile birlikte Samsun Üniversitesi Ballıca Kampüsü’nde öğrenciler ile bir araya geldi. Bakan Kacır, Türkiye’nin teknolojide geldiği noktayı ve hedeflerini öğrencilerle paylaştı.

“Böyle bir teknoloji geliştirme kabiliyeti de dünyanın hiçbir yerinde yok”

Türkiye’nin ve Türk gençlerinin teknolojide geldiği noktanın dünyada takdirle karşılandığına değinen Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, “Türk genci, TEKNOFEST kuşağı aslında kendini ispat etti. Savunma sanayinde, havacılıkta dünyaya parmak ısırtan başarı hikayelerinin sahibi Türk gençliği oldu. Türkiye’nin topyekun sanayileşme tarihi akamete uğratılmış hikayeler tarihi gibiydi. Ta ki 2000’li yıllarda bir sağlam irade gelip, ‘bu ülkenin neye ihtiyacı varsa biz onu kendi evlatlarımızın alın teriyle geliştireceğiz, üreteceğiz’ diyene kadar. O sağlam irade Türk gençliğinin önündeki engelleri bir bir kaldırana kadar. Engeller kaldırıldığında, imkansızlıklar ortadan kalktığında kendi yetkinlikleri ile alın teriyle, akıl teriyle Türk gençleri Bayraktar’larla, Anka’larla, Akıncı’larla, Aksungur’larla, Hürküş’larla, Hürjet’lerle, Atak’larla, Gökbey’lerle, Kızılelma’larla, Kaan’larla gökyüzüne imzasını attı. Demek ki bizim evlatlarımızın başka milletlerin evlatlarından geri kalır hiçbir şeyi yokmuş. Yeter ki önlerindeki takozları kaldıralım. Bu anlayışla Türkiye’nin milli teknoloji hamlesi yolculuğunda en önemli ödevimizi sizlerin önlerindeki engelleri kaldırmak olarak görüyoruz. TEKNOFEST’leri de bu anlayışla düzenliyoruz. 2024 TEKNOFEST yarışmalarına bu ana kadar 788 bin takımdan 1,6 milyon Türk genci başvurdu. Böyle bir seferberlik ruhu dünyanın hiçbir yerinde yok. Böyle bir teknoloji geliştirme kabiliyeti de dünyanın hiçbir yerinde yok. Türk gençleri dünyaya parmak ısırtıyor. İnşallah çok daha büyük işleri hep birlikte yapacağız. Hedefimiz; nasıl savunma sanayinde başarılı olmuşsak, havacılıkta destan yazmışsak, yeni projelerde bu başarıları perçinleyeceğiz. Ayrıca bu başarıyı sanayi ve teknolojinin tüm alanlarına hızla yaygınlaştıracağız” diye konuşu.

“Hibrit roket motorunu uzayda ateşlemeyi başaran ilk ülke olacağız”

1 trilyon doları bulacak uzay ekonomisinden Türkiye’nin de pay alması için uyduların yörüngeler arası transferlerini yapacak uzay araçlarını üretme projesinin önemine değinen Bakan Kacır, “Önümüzde yeni hedefler var, durmuyoruz. 8 Temmuz 2024 haftası, Türkiye geliştirdiği ilk ‘haberleşme uydusu Türksat 6A’yı uzaya gönderecek ve dünyada bunu başarabilen 11 ülkeden biri olacağız. Tüm bu projeler sizler gibi genç insanların sayesinde oluyor. İnşallah daha ileri projelere de Türkiye’yi uzay alanında taşıyacağız. İMECE dediğimiz yaklaşık 600 kiloluk ve yaklaşık 600 km’de görev yapan bir uydudan bahsediyoruz. Türksat 6A dediğimizde yer sabit yörüngede 36 bin km’de görev yapan ve 4 bin 250 kiloluk bir uydudan bahsediyoruz. Daha ileri ve sofistike bir sistemden bahsediyoruz. İnşallah sizlerin sayesinde ‘Ay Projesi’ni de gerçekleştireceğiz. Hibrit roket motoru teknolojisinde şu anda dünyada en ileri düzeyde çalışmalar yapan 4 ülkeden bir olan Türkiye inşallah Ay Projesi sayesinde kendi geliştirdiği hibrit roket motorunu uzayda ateşlemeyi başaracak ve böylelikle bu teknolojiye uzayda tecrübe kazandırmış, tarihçe kazandırmış dünyadaki ilk ülke olacağız. Bütün bu alanlar Türkiye için çok kıymetli. Uzay ekonomisi hızla büyüyor. Yıllık 600 milyar dolara yakın uzay ekonomisinin büyüklüğü var ve devam ediyor. 1 trilyon dolara çıkması öngörülüyor. Teknolojide yaşanan paradigma değişiklikleri uzaya erişimi daha mümkün hale getirdi. 10 yıl evvel yılda 100 uydu uzaya gönderilirken şimdi yılda 2 bin uydu uzaya gönderiliyor. Biz, hibrit roket motoru teknolojisinde başarılı olabilirsek hedefimiz, uyduların yörüngeler arası transferleri yapacak uzay araçlarını Türkiye olarak üretmek, geliştirmek ve uzay ekonomisinden pay almayı başarmaktır” ifadelerini kullandı.

Okumaya devam et

Teknoloji

Alper Gezeravcı: Yapmış olduğumuz Türk astronot ve bilim misyonu hedeflerimizden sadece bir tanesiydi

Türkiye’nin ilk astronotu Alper Gezeravcı, Sakarya’da üniversiteli gençlerle buluştu. Gençlere uzay yolculuğu hakkında bilgiler veren Gezeravcı, “Cumhurbaşkanımız tarafından uzaya dair 10 ana hedef belirlendi. Yapmış olduğumuz Türk astronot ve bilim misyonu bu on hedeften sadece bir tanesiydi” dedi.

Orkun Kaya
SAKARYA-
Amerika Birleşik Devletleri’nde (ABD) eğitimini tamamlayan Alper Gezeravcı, programlarının ardından Sakarya’ya geldi. Türkiye’nin ilk astronotu Gezeravcı, gençlerle buluşmasında uzay yolculuğu ile ilgili bilgi verdi. Turgut Özal Kültür ve Kongre Merkezi’nde üniversiteli öğrenciler ile buluşan Gezeravcı yoğun ilgiyle karşılandı. Uluslararası Uzay İstasyonu’nda (ISS) yürüttüğü deneysel çalışmalar hakkında da bilgiler veren Gezeravcı, “Yaptığımız bütün çalışma süreçlerinde daha öncesinde hava kuvvetlerindeyken yurt dışına gidip geldiğinde yüksek lisansta farklı uçak tiplerinin eğitiminde her daim mutlu olduğum ve gurur duyduğum bir husus var Türk insanının pratik zekası. Eğitim öğretim Hayatınızın devam ettiği süreçte ya da ilerleyen dönemde mezun olduktan sonra kariyer yaşamınızda yurt dışına gittiğinizde karşılaştığınız farklı örneklerde benim duyduğum bu gururu ve mutluluğu emin olun yaşadığınız her olayda Türk insanının yıllara sahip badirelerle başa çıkabilme refleksini geliştirmiş bünyesinde, beraberinde taşıdığı pratik zekanın nerelere kadir olduğunu bizzat kendini zehirleme imkanı bulacaksınız. Bu pratik zekayla müthiş derecede gurur duyuyorum. Yapmış olduğunuz operasyonun içerisinde de farklı işlem adımlarında, farklı operasyonel süreçlerde her daim işin kilitlendiği bir noktada düşünmeye dair fırsat bulamadan vücudunu ortaya koymuş olduğu pratik zeka bu Türk insanına mahsus. Dolayısıyla zaten yüksek olağan zekanın zaten yüksek olan potansiyeliniz yanında her daim size can simidi gibi sizi ayakta tutacak olan bu pratik zekanızla da gurur duyun” dedi.

“2018 yılında ülkemiz Türkiye Uzay Ajansı’nı kurdu”

Ülkenin hedeflerinden bahseden Gezeravcı, “2018 yılında ülkemiz Türkiye Uzay Ajansı’nı kurdu. Sadece iki yıllık hazırlık sürecinin ardından 2021 bir yılının Şubat ayında Türkiye Cumhuriyeti olarak Cumhurbaşkanımız tarafından uzaya dair 10 ana hedef belirlendi. Yapmış olduğumuz Türk astronot ve bilim misyonu bu on hedeften sadece bir tanesiydi. Bugün burada bu kadar güzel bir toplulukla başarmış olan bu hedefin mutluluğunu ve gururunu yaşıyoruz. Ancak daha fazla gurur duyacağımız husus şu; devletimizin koyduğu bu on alanda farklı takvimler dahilinde ilerleme devam ediyor. Biz sadece bir tanesini şu anda tamamlamış durumdayız. Yakın süreçte bu hedefe belirlenmiş olan on hedeften yine sıralı takvim dahilinde güzel gelişmelerini duyacağınız birkaç tanesinden bazıları aya gediş projesi. Malumunuz bizim gerçekleştirdiğimiz görevi Amerika Birleşik Devletleri’nde Space X firmasının roketi ve kapsülüyle gerçekleştirdik. Yakın tarihte şu an için hedeflenen 2026’da aya sert iniş planımız var. Farklı hesaplamaları, doğru şekilde tutturarak Ay’a bir roketi çarptırmayı planlıyoruz ilk hedef. Ardından bunun daha planlı bir biçimde yumuşak inişi olacak ve faydalı yük bu da Rober ya da benzer farklı bir yükü orada araştırma yapabilecek bir yükü kontrollü olarak yüzeye ulaştırmaya çalışıyoruz. Bunu yaparken başka ülkelerden temin ettiğimiz bir roket de değil. Kendi roketimizle ve kendi itki sistemimizle bu işi gerçekleştirmeye planlıyoruz” diye konuştu.

Okumaya devam et

Trendler

KÜNYE
Copyright © 2021 O Haber Neydi - Tüm Hakları Mahfuzdur.