Vizyon Kuyumcu
Connect with us

Genel

HAK-İŞ Genel Başkanı Arslan: Engelli bireylerin işgücüne katılımı desteklenmeli

HAK-İŞ Genel Başkanı Mahmut Arslan, “HAK-İŞ olarak, çalışma hayatında ve sendikal hayatta engelli bireyler ile birlikte üretiyoruz. Tüm engellileri, çalışma hayatına dahil olmaya, sendikalı olmaya ve HAK-İŞ’li olmaya davet ediyoruz” dedi.

Hakan Karaduman
ANKARA-
HAK-İŞ Genel Başkanı Mahmut Arslan, 10-16 Mayıs Dünya Engelliler Haftası dolayısıyla yaptığı yazılı açıklama yaptı.

10-16 Mayıs Dünya Engelliler Haftası dolayısıyla engelli ve engelli yakını üyelerin ve tüm engellilerin gününü kutlayan Arslan, “HAK-İŞ olarak engelli bireylerin karşılaştığı tüm sorunlara her zaman hassasiyetle yaklaşıyoruz. Engelli bireylerin haklarının geliştirilmesi ve sorunlarının çözülmesi için toplumun bütün kesimlerine büyük sorumluluklar düşmektedir. Engelli bireylerin topluma bağımsız bir şekilde katılması için kamusal ve sivil toplum odaklı hizmetler geliştirilmelidir” ifadelerini kullandı.

Engelli bireylerin işgücüne katılma oranı yüzde 22.1

2011 yılında gerçekleştirilen Nüfus ve Konut Araştırması’na göre, Türkiye’de en az bir engeli olan nüfusun işgücüne katılma oranının erkeklerde yüzde 35.4, kadınlarda yüzde 12.5, toplamda ise yüzde 22.1 olarak açıklandığının altını çizen Arslan, “HAK-İŞ olarak, engelli bireylerin işgücüne katılımını destekleyecek politikaların sosyal diyalog anlayışıyla geliştirilmesini önemsiyoruz. Söz konusu politikalara yön vermesi açısından engelli bireylere yönelik işgücü verilerinin de güncel olarak paylaşılmasını önem taşımaktadır. İşverenler Engelli Bireyleri İstihdama Kazandırmak İçin Güçlü Bir İrade Ortaya Koymalıdır Ülkemizde engelli çalıştırmakla yükümlü olan işyerlerinde çalışan engelli birey sayısı 2002 yılında kamuda 16 bin 668 kişiyken, 2022 yılında 21 bin 705 bin kişiye yükselmiştir. Özel sektörde ise 2002 yılında 28 bin 953 bin engelli birey istihdamda yer alırken, 2022 yılında toplamda 107 bin 715 kişiye yükselmiştir. Bu veriler ışığında, HAK-İŞ olarak son 20 yılda engelli istihdamındaki artışı olumlu karşılıyoruz. Ancak, ülkemizdeki tüm düzenlemelere ve uygulamalara rağmen istihdam önündeki önemli sorunlardan birisi olan kota açığı sorunu halen devam etmektedir” açıklamasında bulundu.

Engelli çalıştırmakla yükümlü olan işyerlerinde kota açığının 2022 yılı Ocak sonu itibarıyla kamuda 4 bin 315, özel sektörde ise 21 bin 404 olduğu bilgisini veren Arslan şunları kaydetti:
“Kanuni zorunluluğa rağmen, ülkemizde kota açığı sorunu devamlılığını korumaktadır. HAK-İŞ olarak önceliğimiz ve talebimiz, öncelikle mevcut kota sorunun çözülerek daha fazla engellinin istihdama kazandırılması ve işverenlerin bu konuda güçlü bir irade ortaya koymasıdır. Bunun yanı sıra, kanunen engelli çalıştırmak zorunda olmamasına rağmen işyerlerinde engelli bireyleri istihdam eden işyerlerine de ek teşviklerin verilmesi engelli istihdamını artıracaktır. İŞKUR hizmetlerinden olan aktif işgücü programlarının ve girişimcilik teşviklerinin engelli bireylere yönelik daha aktif bir şekilde kullanılması da engelli bireylerin istihdama katılımı konusunda önemli bir fırsat sunacaktır. Engelli Çalışanları Sendikal Harekete Davet Ediyoruz HAK-İŞ olarak, sendikal hareketin tüm bireyler için destekleyici, koruyucu ve fırsatları ortaya çıkaran önemli bir fonksiyonu olduğunu düşünüyoruz. Sendikal hareketin bu özellikleri şüphesiz engelli çalışanlar için daha da önemli bir hale gelmektedir.

HAK-İŞ olarak, toplu iş sözleşmelerine engellilerin haklarını geliştirecek maddeler ekliyor ve uyguluyoruz. Konfederasyonumuza bağlı sendikalarımız ile birlikte güçlü bir irade ortaya koyarak sendikal faaliyetlerimizi engelli bireyler için de geliştirme gayretindeyiz. HAK-İŞ olarak, çalışma hayatında ve sendikal hayatta engelli bireyler ile birlikte üretiyoruz. Emeğin engellisi olmadığını vurgulamak istiyoruz. Tüm engellileri, çalışma hayatına dahil olmaya, sendikalı olmaya ve HAK-İŞ’li olmaya davet ediyoruz Engelli Bireylerin Karar Mercilerinde Etkin Olmalarını İstiyoruz HAK-İŞ olarak, engellilerin üst karar mekanizmalarında, siyasette, bürokraside, sınav komisyonlarında yer almasının ve aktif olmalarının önemli olduğunu düşünüyoruz. Engel durumu, bireylerin bu yapılarda bulunmasını önlemediği gibi, başarılı çalışmalara imza atacaklarını düşünüyoruz. Söz konusu bu yapılardaki gerek hukuki gerek idari sorunların sosyal diyalog ve işbirliği ile düzenlenmesini talep ediyoruz.”

Asayiş

MSB: Suriye ve Irak’ın kuzeyinde 7 terörist etkisiz hale getirildi

Milli Savunma Bakanlığı (MSB), Suriye’nin kuzeyindeki Fırat Kalkanı bölgesinde 4 PKK/YPG’li terörist ile Irak’ın kuzeyindeki Pençe-Kilit Operasyonu bölgesinde 3 PKK’lı teröristin etkisiz hale getirildiğini açıkladı.

ANKARA-Bakanlığın sosyal medya hesabından yapılan açıklamada, “Teröristler için hiçbir yer güvenli değil. Kahraman Türk Silahlı Kuvvetlerimiz, Suriye’nin kuzeyindeki Fırat Kalkanı bölgesinde 4 PKK/YPG’li terörist ile Irak’ın kuzeyindeki Pençe-Kilit Operasyonu bölgesinde tespit ettiği 3 PKK’lı teröristi etkisiz hale getirdi” denildi.(DHA)

Okumaya devam et

Genel

Kamuoyunda ‘kripto yasası’ olarak bilinen ‘Sermaye Piyasası Kanunda Değişiklik Teklifi’, TBMM’de

AK Parti, kripto varlık sağlayıcılarının Sermaye Piyasası Kurulu’ndan (SPK) izin almadan faaliyette bulunmaları halinde 3 ile 5 yıl arasında hapis cezası almasını öngören, varlık sağlayıcılarının ise 1 ay içerisinde SPK’ya başvurmalarını zorunlu kılan kanun teklifini TBMM Başkanlığına sundu.

Aliekber METE- Muhammet BAYRAM
ANKARA-AK Parti, kamuoyunun kripto yasası olarak nitelendirdiği, ‘Sermaye Piyasası Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifini’ TBMM Başkanlığına sundu. AK Parti Grup Başkanı Abdullah Güler, 19 maddeden oluşan kanun teklifiyle, kripto varlıkların hukuki bir zemine oturtulmasının sağlanacağını belirterek, “Dünya genelinde kripto varlık hizmet sağlayıcıların, lisanslanması, kuruluş süreçleri, denetimi, izlenmesi ve tabi olduğu yaptırımlara ilişkin düzenlemeler konusunda hızla adımlar atılmaya başlandı. Dünyada, ülkeler kripto varlıklara ilişkin benimsedikleri regülasyon stratejilerini homojen bir şekilde değil, birbirinden çok farklılıklar göstererek geliştirmeye devam ediyor. Kripto maddi para madenciliği ve alım- satımını yasaklayan ülkeler de var. Bitcoini yasal para birimi olarak kabul eden ülkeler de var. Bunların yanında bekle gör yaklaşımı ile kripto varlıkların gelişimini isteyen ülkelerin yanı sıra, yürürlükteki hukuki düzenlemeleri yeni alana uyarlamaya çalışan ülkeler var. Bunlarla birlikte kripto varlıkların yapısını dikkate alarak yeni hukuki düzenlemeler ve altyapı hazırlayan ülkeler de söz konusu” diye konuştu. 

‘KRİPTO VARLIK SAĞLAYICILARININ SPK’DAN İZİN ALMALARI GEREKECEK’

Kripto varlıklara ilişkin hukuki düzenleme yapan ülkelerden bahseden Güler, Türkiye’nin uluslararası uygulamalara benzer bir şekilde hareket ettiğini ifade etti. Güler, “Kripto varlık hizmet sağlayıcılarının kurulabilmesi ve faaliyeti başlayabilmesi için SPK’dan izin almaları zorunlu hale getirilmektedir. Böylece hizmet sağlayıcılarda işlem yapan kullanıcıların, SPKdenetiminde güvenli bir şekilde işlem yapmaları da amaçlanmaktadır. Kripto varlık hizmet sağlayıcıları, sistemlerini güvenli kılmakla hükümlüdür. Bu anlamda bilgi sistemleri ve teknolojik altyapıları kullanan da TÜİK’in belirleyici kriterleri de bu teklifimiz de yer almaktadır” ifadelerini kullandı.

‘MÜŞTERİLERİN İTİRAZ VE ŞİKAYETLERİNİN ÇÖZÜLEBİLECEĞİ MEKANİZMA KURULUYOR’

Kripto varlıkların satış veya dağıtım yapılabilmesi için de SPK’dan izin alınması gerektiğini kaydeden Güler, “Kripto varlıkların ülkemizde gelişiminin önünün açılması, blok zinciri ekosisteminde uluslararası mukayeseli üstünlük sağlanabilmesi ve aynı zamanda öncülük yapabilmesinin de bu teklifimizle beraber önü açılmaktadır. Kripto varlık hizmet sahibi ve alıcı müşterileri ile ilk ilişkiyi ne şekilde kuracaklarına ve kimlik tespitini ne şekilde yapacaklarına ilişkin belirleme öngörülmektedir. Kripto varlık hizmet sağlayıcıların müşterilerine karşı sorumluluğunu ortadan kaldıran veya sınırlandıran her türlü sözleşme şartının geçersiz olduğu da düzenlenmekte ve müşterilerin itiraz ve şikayetlerinin çözüleceği de dahili mekanizmalar da oluşturulmaya çalışılmaktadır” dedi.

‘İZİNSİZ FAALİYET YÜRÜTENLER 3 İLE 5 YIL ARASINDA HAPİS CEZASI ALACAK’

Güler, Sermaye Piyasası Kurulu’ndan izin almadan faaliyette bulunan kurum, kuruluş ve şahıslarla ilişkili her türlü tedbirin alınacağını vurgulayarak, “Gerekli görüldüğü takdirde sorunlara yönelik hukuki ve cezai süreci takip etmeye de SPK’yı yetkili kılıyor. Teklif ile izinsiz Sermaye Piyasası faaliyetlerinin internet aracılığı yürütüldüğü hallerde, yurt içi ve yurt dışı ayrımı kaldırılmaktadır. Kurulun internet üzerinden gerçekleştirilen hukuk dışı faaliyetler üzerindeki etkinliği de artırılmıştır. İzinsiz kripto varlık hizmeti sağlayıcılığı faaliyetini bir suç olarak yeniden teklifimiz ile düzenlenmiş ve cezasını da 3 yıldan 5 yıla kadar hapis cezası olarak öngörülmüştür. Halihazırda faaliyet yürüten kripto varlık hizmet sağlayıcıların durumuyla ilgili olarak da oluşacak işaretlere yönelik bir geçiş düzenlemesi ve hükümleri de bu kanun teklifimiz de yer almaktadır. Bu kapsamda faaliyet yürüten kripto varlık hizmet sağlayıcılar 1 ay içinde kurula başvurmalı ya da 3 ay içerisinde tasfiye kararı alacak şekilde planlama yapacaklardır. Tasfiye sürecinin 3 ay gibi bir süre zarfında öngörülmesi bu kurumların mali yapısını oluşturmaları ve tasfiye kararı için gereken genel kurul işlemlerinin tamamı olmasını sağlamak için olduğunu ifade ediyoruz” diye konuştu.

‘VATANDAŞLAR VARLIKLARINI KENDİ HESAPLARINDA TUTMALI’

Vatandaşların kripto varlıklarını kendi cüzdanlarında tutması yönünde çağrı yapan Güler, şu ifadeleri kullandı:

“Vatandaşlar, varlıklarını üçüncü bir tarafta tutması ve platformların kötü niyetli hareket etmesi halinde, izinin takip edilmesi ve yatırımcıların korunması için gerekli işlemlerin yapılması pratik olarak mümkün bulunmamaktadır. Bu çerçevede kanun taslağında müşterilerin varlıklarının kendi cüzdanlarında bulundurulmasının esas olduğu ve kendi cüzdanlarında bulundurmamaları sebebiyle uğrayabilecekleri hak kayıplarının da müşterilerin kendi sorumluluğunda olduğu teklifimiz de açıkça yer almaktadır.”(DHA)

Okumaya devam et

Ekonomi

CANiK Yönetim Kurulu Başkanı Aral: Atatürk’ün ‘tam bağımsızlık’ meşalesini ülkemizin dışa bağımlılığını ortadan kaldırarak taşıyoruz

Milli Mücadele’nin ilk adımlarının atıldığı Samsun’dan ihraç ettiği ürünleriyle dünyanın önde gelen hafif ve orta kalibre silah üreticilerinden biri olan CANiK, yayımladığı mesajla 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı’nı kutladı. CANiK, CANiK USA, AEI Systems, MECANiK, CANiK Academy alanlarında öncü şirketleri bünyesinde barındıran Samsun Yurt Savunma‘nın Yönetim Kurulu Başkanı Zafer Aral, mesajında, “Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk ve dava arkadaşları 19 Mayıs 1919’da Kurtuluş Savaşı’nı Samsun’dan, bizim de şirketimizin doğduğu topraklardan başlattılar. Milli Mücadele meşalesinin yakıldığı günün 105’inci yılında, özgürlüğü ve umudu simgeleyen Samsun’dan dünya markası olarak gurur verici çalışmalara imza atmayı sürdürüyoruz” ifadelerini kullandı.

İSTANBUL-Samsun’da 26 yıl önce kurulan büyük ateşli silah üreticilerinden CANiK ve bağlı olduğu Samsun Yurt Savunma(SYS) Grup şirketleri; geliştirdiği tabanca, uçaksavar, top ve atış kontrol sistemleri ile hem Türk Silahlı Kuvvetlerinin ve güvenlik güçlerinin hem de gerçekleştirdiği ihracatlar ile dünyanın alanında lider şirketlerinden biri konumunda yer alıyor. SYS Grup şirketleri, yayımladığı mesajla 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı’nı kutladı.

CANiK Yönetim Kurulu Başkanı Zafer Aral’ın imzasıyla yayımlanan mesajda, “Biz, ‘milli mücadele’ kavramından yalnızca ordularla yapılan savaşı değil, bir toplumun hayatın her alanında geleceğini kurma yolundaki mücadelesini anlıyoruz. Cumhuriyetimizin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ü saygı ve rahmetle anıyor, onun zamanın ötesindeki, çağları aşan fikirlerinin ışığında yolumuza devam ediyoruz. Her alanda daha parlak bir geleceğe yürümek için bilimin yolundan sapmayan, yenilikçi bakış açısıyla ve akılcı düşüncelerle donatılmış, evrensel değerlere yürekten bağlı ‘fikri hür, irfanı hür ve vicdanı hür’ gençliğimize inanıyoruz. Bu duygularla Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramımızı 105’inci yılında kutluyor; bağımsızlık ve medeniyet meşalemizi yakan, başta ülkemizin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere, tüm silah arkadaşlarını saygıyla ve rahmetle anıyorum” ifadelerine yer verildi.

Aral, mesajında “Atatürk’ün ‘tam bağımsızlık’ için yaktığı meşaleyi bugün savunma sanayisinde ülkemizin dışa bağımlılığını ortadan kaldırarak taşıyoruz” ifadelerini kullanarak şu vurguları yaptı:

“Samsun Yurt Savunma olarak kurulduğumuz günden bugüne ülkemizin savunmasına güç katıyor ve gerçekleştirdiğimiz ihracatlarla da ülkemize ekonomik katma değer sunuyoruz. Ülkemiz için ateşli silahlar ve savunma sanayi alanında geleceğin ürünlerini, hizmetlerini ve çözümlerini tasarlıyor, geliştiriyor, üretiyoruz. Sağladığımız genç istihdamıyla Atatürk’ün çizdiği rotada gençliğimize güveniyor, geleceğimizi onlara emanet ediyoruz. Yerli ve milli değerlerimizle savunma sanayisinde dünyaya meydan okuyan bir güç olarak, dün ve bugün olduğu gibi yarın da ülkemiz için çalışmayı sürdüreceğiz.”

Okumaya devam et

Trendler

KÜNYE
Copyright © 2021 O Haber Neydi - Tüm Hakları Mahfuzdur.