Vizyon Kuyumcu
Connect with us

Asayiş

Cinsel istismar şüphelisinin ölümünde 2 polis ve 1 bekçiye 21’er yıl hapis cezası

Zonguldak’ta R.Ö. (8) isimli kız çocuğuna cinsel istismarda bulunduğu suçlamasıyla İstanbul’da polis tarafından yakalanan 2 şüpheliden, bu kente götürülürken Kocaeli’de ekip otosunda Metin Sucu’nun (49) ölümüne, A.G.’nin (50) de yaralanmasına ilişkin tutuklu yargılanan 2 polis memuru ve 1 bekçi hakkında karar verildi. Mahkeme, polis memurları Mehmet Yılmaz (41) ve Muhammet Emin Cergibozan (34) ile bekçi Uğur Oruç’u (36), Metin Sucu’ya yönelik ‘Vücutta kemik kırılmasına yol açacak şekilde yaralama sonucu öldürme’ suçundan 18’er yıl, A.G.’ye yönelik ise ‘Kasten yaralama’ suçundan 3’er yıl hapis cezasına çarptırdı.

Nazım Özgün ERBULAN
İZMİT-Çaycuma ilçesinde geçen yıl mayıs ayında Furkan Sevinç’in (25) cinsel istismarda bulunduğu Nisanur Ö. (2) isimli bebeğin hayatını kaybetmesine ilişkin soruşturmada, ablası R.Ö.’nün (8) de başkalarının cinsel istismarına maruz kaldığı tespit edildi. Metin Sucu ile A.G., R.Ö.’ye yönelik cinsel istismar şüphelileri olarak belirlendi. 2 şüpheli, geçen yıl 22 Mayıs’ta Çaycuma İlçe Emniyet Müdürlüğü’ne bağlı 2 polis ve 1 bekçi tarafından İstanbul’da yakalandı. 2 şüpheli, ekip otosuyla İstanbul’dan Çaycuma İlçe Emniyet Müdürlüğü’ne götürüldüğü sırada iddiaya göre, kelepçelerinin gevşetilmesini istedi. Polisler, Anadolu Otoyolu’nun Kocaeli’nin Derince ilçesi geçişinde ekip otosunu yol kenarına park edip, kelepçeleri gevşetmeye çalıştığı sırada şüpheliler, kaçmaya başladı.

ARAÇTA FENALAŞTILAR

Polis ekipleri tarafından yakalanan şüpheliler, tekrar ekip otosuna bindirildi. Metin Sucu ve A.G., daha sonra araçta fenalaştı. Şüpheliler, hastaneye götürüldü. Hastanede Metin Sucu hayatını kaybetti, A.G. tedavi altına alındı. Olayla ilgili polis memurları Mehmet Yılmaz ve Muhammet Emin Cergibozan ile bekçi Uğur Oruç, tutuklandı.

Polisler, Metin Sucu’nun kaçarken düştüğü için öldüğünü iddia ederken, savcılık şüphelinin darp sonucu öldüğü ihtimali üzerine iddianame hazırladı. İddianame Kocaeli 3’üncü Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edildi.

İstanbul 1’inci Adli Tıp İhtisas Kurumu raporunda, Metin Sucu’nun ölümünün vücudundaki kırıklar ile birlikte yumuşak doku travması ve gelişen komplikasyonları sonucu meydana geldiği belirtildi. Sanıklar daha önceki duruşmada verdiği ifadede şüphelilerin araç içinde başlarını sağa sola çarptıklarını, araç durunca Metin Sucu’nun kaçtığını, bu sırada düşerek başını yere çarptığını söyledi. Sanıklar, Metin Sucu’ya müdahale ettiklerini ancak şüphelilerin araçta taşkınlık yapmaya devam ettiğini, fenalaşan şüphelileri hastaneye götürdüklerini ve görevlerini aşmadıklarını söyledi.

‘ORANTILI MÜDAHALEDE BULUNDUM’

Kocaeli 3’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde bugün görülen karar duruşmasında tutuklu sanıklar Mehmet Yılmaz, Muhammet Emin Cergibozan, Uğur Oruç, yakınları ve taraf avukatları hazır bulundu. A.G. ve Sucu’nun avukatları, sanıkların müvekkillerini işkence derecesine varan şekilde darbettiklerini belirterek ‘Kasten öldürme’ suçundan cezalandırılmalarını talep etti. Duruşmada dinlenen sanıklardan Muhammet Emin Cergibozan, “Böyle olsun istemezdim. Görevimi yerine getirmeye çalıştım. Kaçmaya çalışmaları nedeniyle orantılı müdahalede bulundum. Kemik kırığı olan yerlerde herhangi bir darp izi yoktur. Kamera görüntülerinde de kastımız olmadığı anlaşılmaktadır. Olay yaşandığı için üzgünüm” dedi.

‘ŞAHIS ÖLMESİN DİYE ÇOK ÇABA SARF ETTİK’

Tutuklu sanık Mehmet Yılmaz da “Yapılan taşkınlığa karşı müdahalede bulunduk. Görevimizi yerine getirdik. A.G. rahatsızlandığı için hastaneye götürdük. Metin o sırada konuşuyordu; su içiyordu. Geri geldiğimizde fenalaştığını fark ettik. Şahsın yaşaması için tüm çabayı gösterdik. Bu olay nedeniyle çok üzüntü duyuyoruz. Şahıs ölmesin diye çok çaba sarf ettik” ifadelerini kullandı.

‘HALK BU ŞAHISLARI LİNÇ ETMEYE KALKTI, BİZ SET OLDUK’

Diğer sanık Uğur Oruç ise “Böyle olsun istemezdik. Maktul ve A.G.’nin gözaltına alınmasına sebep olay kapsamında başka şahısların da gözaltı işlemlerinde yer aldık. Oradaki halk bu şahısları linç etmeye kalktı, biz set olduk. Neden böle bir şey yapalım?” dedi. Sanıklar tahliyelerini ve beraatlerini talep etti. Sanık avukatları hazırlanan mütalaayı kabul etmediklerini söyleyerek müvekkillerinin tahliyelerini istedi.

TOPLAMDA 21’ER YIL HAPİS CEZASI

Mahkeme heyeti, sanıkların ve avukatların son sözlerinin ardından kararını açıkladı. Sanıkların Metin Sucu’ya yönelik ‘Vücutta kemik kırılmasına yol açacak şekilde yaralama sonucu öldürme’ suçundan 18’er yıl, A.G.’ye yönelik ise ‘Kasten yaralama’ suçundan 3’er yıl hapis cezasına çarptırılmasına karar verdi. Sanıkların avukatlarının karara itiraz edecekleri öğrenildi.

2 YAŞINDAKİ ÇOCUĞUN İSTİSMAR SONUCU ÖLÜMÜNDE SANIĞA HAPİS VERİLMİŞTİ

Öte yandan Zonguldak 1’inci Ağır Ceza Mahkemesi, 2 yaşındaki Nisanur Ö.’ye cinsel istismarda bulunup ölümüne sebep olan Furkan Sevinç’e ‘Kasten öldürme’ suçundan ağırlaştırılmış müebbet, ‘nitelikli cinsel istismar’ suçundan ise üst sınırdan 30 yıl hapis cezası vermişti. A.G.’nin ise R.Ö.’ye yönelik ‘çocuğun cinsel istismarı’ soruşturması kapsamında adli kontrol şartı ile serbest bırakıldığı, yargılamanın ise Bartın Ağır Ceza Mahkemesi’nde sürdüğü öğrenildi.(DHA)

Yorum yapmak için tıklayın

Cevap bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

Asayiş

Şanlıurfa’daki kavgada ölü sayısı 2’ye çıktı, 31 kişi gözaltına alındı

Şanlıurfa‘nın Hilvan ilçesinde, husumetli akraba iki aile arasında hayvan otlatma nedeniyle çıkan kavgada yaralanan Ahmet Rusum (43) tedavi gördüğü hastanede yaşamını yitirdi. Ölü sayısı 2’ye çıkarken, olaya karıştığı belirlenen 31 kişi ise gözaltına alındı.

Ali LEYLAK- Ömer ŞULUL
ŞANLIURFA-Olay, dün saat 22.00 sıralarında Hilvan’a bağlı Yukarı Ekece Mahallesi’nde meydana geldi. Aralarında husumet olan akraba iki aile arasında hayvan otlatma yüzünden çıkan tartışma kavgaya dönüştü. Ailelerin yakınlarının da karıştığı kavgada taraflar birbirine tabanca, tüfek, taş ve sopalar ile saldırdı. İhbarla gelen ekiplerin müdahalesiyle sonlandırılan kavgada yaralanan 7 kişi hastanelere kaldırıldı. Yaralılardan Serhat Rusum (33), dün gece hayatını kaybetti. Hastanede tedavisi süren yaralılardan Ahmet Rusum (43) da sabah saatlerinde yaşamını yitirdi.

Olaya ilişkin soruşturma başlatan jandarma ekipleri, kavgaya karıştığını belirlenen 31 kişiyi gözaltına aldı. Şüphelilerin, jandarmadaki işlemleri devam ediyor. (DHA)

Okumaya devam et

Asayiş

Selin, 66 gündür kayıp

Manisa‘nın Şehzadeler ilçesinde annesinin evinden “Babama gidiyorum” diyerek çıkan Selin Öztürk’ten (22), 66 gündür haber alınamıyor. Soruşturma cinayet şüphesiyle derinleştirilirken bayramının kendilerine zehir olduğunu söyleyen Yeliz Karalar (46), “Bir an önce benim kızımı bulsunlar. Ama ölü ama diri. Diriyse sağ, selamet getirsinler. Ölüyse gideyim en azından bir mezar yaptırayım” dedi.

Ersan ERDOĞAN
MANİSA-Şehzadeler ilçesinde annesi Yeliz Karalar’ın evinde kalan Selin Öztürk, 16 Nisan’da “Babama gidiyorum. Duş alıp geleceğim” diyerek evden çıktı. Eve dönmeyen kızı Öztürk’e ulaşamayan Yeliz Karalar, polise kayıp ihbarında bulundu. Karalar, o günden itibaren haber alamadıkları kızının hayatından endişe ettiğini, zaman geçtikçe umutlarının tükendiğini belirtti. Öte yandan Manisa polisi, genç kızın öldürülmüş olabileceği ihtimali üzerine şüpheli kişilerin ifadelerine başvuruyor.

Kurban Bayramı’nı buruk geçirdiklerini söyleyen Karalar, “Herkesin evladı gitti, annesinin elini öptü. Benim gözüm kapıda, kulağım telefonda bekledim, durdum. Ne uykum ne de sinir sistemim kaldı. Bayramı kötü geçirdim” diye konuştu.

‘ÖLÜYSE EN AZINDAN BİR MEZAR YAPTIRAYIM’

Hiçbir şekilde kızının akıbetiyle ilgili bir şey öğrenemediğini ifade eden Yeliz Karalar, “Kimsenin ağzını bıçak açmıyor. Kime sorsam, tek cümle alıyorum. ‘Arıyoruz.’ Bir de kızım sürekli evden kaçan biriymiş. Yalan. Kızım gitse bir saat, iki saat sonra muhakkak benim yanıma gelirdi. İnsan hayatı bu kadar ucuz mu? Ortada kaybolan 22 yaşında bir genç kız var. Bir anne doğurduğu evladı tanımaz mı? Benim aklımda iki şüphe var. Ya kızımı sağlam bir yere kapattılar, işkence çektiriyorlar ya da öldürüp bir yerlere attılar, gömdüler. Bunun başka açıklaması yok. Ben nereye gideyim de yalvarayım, bir an önce benim kızımı bulsunlar. Ama ölü ama diri. Diriyse sağ, selamet getirsinler. Ölüyse gideyim en azından bir mezar yaptırayım” dedi.(DHA)

Okumaya devam et

Asayiş

Cinsel saldırı sanığı doktordan ‘hastalarımın algı bozukluğu var’ savunması

Antalya‘da 7 kadın hastaya ‘nitelikli cinsel saldırı‘da bulunduğu suçlamasıyla tutuklu yargılanan Uzman Doktor Ahmet Taner Cantimur, ilk duruşmada şikayetçi kadınların huzursuz bağırsak sendromu (İBS) hastası olduğunu söyleyerek, “Bu hastaların en önemli özelliği algı ve davranış bozukluğudur. Rektum içerisinde parmakla muayene yaparken bu hastalar bunu vajinal muayene gibi algılayabilir” dedi.

 Aslı DURAN
ANTALYA-Antalya‘da, bağırsak ve mide rahatsızlıkları yaşayan T.A. adlı kadın, geçen yıl Kepez Devlet Hastanesi Gastroenteroloji bölümünde uzman doktor olarak 5 yıldır görev yapan Ahmet Taner Cantimur’a muayene oldu. T.A., muayene sırasında doktor Cantimur’un kendisine cinsel saldırıda bulunduğu iddiasıyla önce Kepez Devlet Hastanesi yönetimine şikayetçi oldu, ardından Antalya Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulundu. Savcılığın durumu Sağlık Bakanlığı’na aktarmasının ardından Doktor Ahmet Taner Cantimur hakkında soruşturma başlatıldı. Soruşturma kapsamında Cantimur’un, 2018’de F.K., 2019’da S.U. ve D.B., 2021’de D.D., 2023 yılında T.A., F.D. ve N.S.’ye yönelik muayene esnasında cinsel saldırıda bulunduğu tespit edildi. Cantimur, 15 Mart’ta çıkarıldığı nöbetçi sulh ceza hakimliği tarafından tutuklandı.

NİTELİKLİ CİNSEL SALDIRIDAN AYRI AYRI CEZALANDIRILMASI İSTENDİ

Antalya Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianameyle Cantimur hakkında Antalya 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nde dava açıldı. İddianamede, ‘nitelikli cinsel saldırı eylemi’nin gerçekleştiği belirtilerek, şüphelinin pek çok hastasına vajinal muayene yaptığı, şikayetçiler D.D., F.D., F.K. ve T.A.’ya yönelik nitelikli cinsel saldırı eyleminde bulunduğu, bu eylemi şikayetçi T.A.’ya yönelik birden fazla yaptığı, şikayetçiler D.B., N.S. ve S.U.’ya yönelik cinsel saldırı eylemini gerçekleştirdiği anlaşılmıştır” denildi. 7 kadın hastaya cinsel saldırı suçundan tutuklanan Ahmet Taner Cantimur’un iddianamede ‘görevi kötüye kullanmak ve ‘nitelikli cinsel saldırı’ suçlarından ayrı ayrı cezalandırılması talep edildi.

SANIK İLK KEZ HAKİM KARŞISINDA

Antalya 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen ilk duruşmaya, şikayetçiler F.D., F.K., T.A., D.B., N.S. ve S.U. katıldı. Hakim karşısında ilk savunmasını yapan Ahmet Taner Cantimur, 33 yıllık hekim olduğunu 10 yılını gastroentoloji bilim dalında sürdürdüğünü, görev esnasında yanına kadın hemşire verildiğini, hastaların hazırlanması konusunda ve diğer konularda yardımcı olduğunu anlattı.

‘İBS PSİKOLOJİK BİR RAHATSIZLIKTIR’

Kepez Devlet Hastanesi’nde göreve başladığında hastanenin yeni kurulması nedeniyle hastane yönetimi tarafından kendisine hemşire verilmediğini iddia eden Cantimur, kendisinden şikayetçi olan hastaların huzursuz bağırsak sendromu (İBS) olduğunu belirterek, yöneltilen tüm suçlamaları reddettiğini söyledi. Cantimur, İBS hastalığını teşhis etmenin zor olduğunu, agresif muayene gerektirdiğini söyledi. Muayene sırasında hemşirenin hastayı rektal muayeneye hazırladığını aktaran Cantimur, hemşire olmadığı için hastalara ‘Arkaya geçin, yüzünüz duvara dönecek şekilde sağ bacağınızı karnınıza çekin’ şeklinde komut verdiğini belirterek rektal muayenenin detaylarını anlattı. Cantimur, “İBS, tedavisi kesin olmayan, ömür boyu tedavi gerektirecek psikolojik bir rahatsızlıktır. Bu hastaların en önemli özelliği algı ve davranış bozukluğudur. T.A. isimli hastayı ilk geldiğinde ve son geldiğinde muayene ettim. Patoloji sonuçları da her şey normaldi. Bunlara rağmen hasta ‘İyileşmedim’ deyince ben kendisini hastanemizdeki psikolog Ayşe hanıma sevk ettim” dedi.

‘SİNİRLENDİĞİ İÇİN YAPTIĞINI DÜŞÜNÜYORUM’

Şikayetçiler arasında yer alan D.B.’nin sağlık şikayetinin farklı olduğunu söyleyen Cantimur, “Hasta karın ağrısıyla gelmişti. Karnının sağ üst tarafını gösteriyordu. Arka tarafa geçtik, karın muayenesine baktık. Safra kesesi ve apandistine bakacaktım. Hasta bir anda fırladı, bağırarak çıkıp gitti. Hastalarım içeri girdi. Kadın dışarda da huzursuzdu. Bütün bunları, bir şey olmadığını söylediğim için yaptığını düşünüyorum. Ben D.B.’ye ‘Dövmen ne kadar güzelmiş’ diye bir şey söylemedim. Beraatimi talep ediyorum” diye konuştu.(DHA)

Okumaya devam et

Trendler

KÜNYE
Copyright © 2021 O Haber Neydi - Tüm Hakları Mahfuzdur.