Vizyon Kuyumcu
Connect with us

Çevre

Fındıkta külleme hastalığına dikkat

Karadeniz’de fındık alanlarında son yıllarda yaygın olarak görülen külleme hastalığı ile zamanında mücadele edilmediğinde verim ve kalite kayıpları meydana geliyor.

İl Tarım ve Orman Müdürlüğü, “Fındıkta külleme hastalığına dikkat” başlıkla bir açıklama yaptı. Açıklamada şu bilgiler verildi: “Fındık bitkisinin önemli hastalıklarından biri olan külleme hastalığının etmeni bir fungus olup, kışı yere dökülen yapraklarda ve hastalıklı bitki artıklarında geçirir. Hastalık ilkbaharda gelişmekte olan yaprak ve sürgünler üzerinde belirtilerini gösterir. Hastalık rüzgârla taşınarak bitkiden bitkiye yayılır. Külleme hastalığında belirtiler yaprağın her iki yüzeyinde de oluşabilir. Hastalık etmeninin, yaprakların alt kısımlarında gelişmesi ile ilk başlarda üst kısımlarda renk açılmaları ve sarımsı lekeler halinde belirtileri görülür. İlerleyen zamanlarda yapraklar giderek kahverengileşmeye, gevrekleşmeye, kıvrılmaya başlar ve vaktinden önce dökülürler. Genç sürgünlerde ve yapraklarda yüzeyde ilk önce un serpilmiş gibi bir görüntü oluşmaktadır. Daha sonraki dönemlerde renkte matlaşma ve kahverengileşme meydana gelmektedir. Özellikle erken dönemde hastalığa yakalanan çotanaklarda kurumalar gözlenmektedir. Kültürel mücadelede; bulaşma kaynaklarının azaltılması için sonbaharda yere dökülen yapraklar ile hastalıklı bitki artıkları toplanarak, yakmak suretiyle imha edilmelidir. Ocaklarda dip sürgünü temizliği yılda iki kez (sonbahar ve ilkbahar) muhakkak yapılmalıdır. Bulaşık dip sürgünleri kesilmeli ve imha edilmelidir. Bahçede nemi azaltmak, iyi bir hava sirkülasyonu ve yeterli ışıklanma sağlamak için budama ve yabancı ot mücadelesine önem verilmelidir. Çok sık dikim bahçeler kurmamak gerekir. Kimyasal mücadelede; hastalıkla mücadelede kültürel önlemler yanında kimyasal mücadelede gerekli olmaktadır. Kimyasal mücadeleye başlamadan önce arıcılara bilgi verilmelidir. Külleme hastalığı fındık bahçelerinde hava sıcaklıklarına bağlı olarak görülmeye başlar. Eğer hastalık bahçede ilk defa çıkıyorsa, belirtiler görülür görülmez ilaçlamaya başlanmalıdır. Daha önceki yıllarda bahçede hastalık görülmüş ise belirtiler görülmeden önce o yılın sürgünleri 25-30 cm olduğunda, yapraklar normal büyüklüğüne ulaştığında ve çotanak bağlama döneminde ilk ilaçlama yapılmalıdır. Hastalığın şiddeti, iklim koşulları ve ilacın etki süresi dikkate alınarak ikinci ve diğer ilaçlamalara ihtiyaç olursa; hastalık koşulları ve etkileri tamamen ortadan kalkıncaya kadar ilaçlamalara hasada 1 ay kalana kadar devam edilir. Ayrıca fındıkta külleme hastalığı mücadelesinde yapılacak ilk ilaçlama, fındık kozalak akarı zararlısına karşı yapılacak mücadeleyle entegre edilebilir. İlaç etiket bilgilerine dikkat edilmeli, ürüne tavsiyesi olan bitki koruma ürünü ile zamanında ve uygun doz ile tüm bitki yüzeyini kaplayacak şekilde ilaçlama yapılmalıdır. Yağmurlu ve mevsim için anormal sayılabilecek çok sıcak günlerde ve güneşli günlerde öğle saatlerinde ilaçlama yapmaktan kaçınılmalıdır. İlaçlama esnasında tüm koruyucu önlemler alınmalı, koruyucu maske, gözlük ve eldiven mutlaka kullanılmalıdır.”

“Üreticiler bakımı sağlamalı”

Konuyla ilgili bir açıklama yapan Samsun Valiliği İl Tarım ve Orman Müdürümüz İbrahim Sağlam ise “Üreticilerimizin önemli bir gelir kaynağı olan fındık bahçelerine gerekli itinayı göstererek bakımını sağlamaları gerekmektedir. Bu kapsamda, fındıkta külleme hastalığı mücadelesini geciktirmeden ve yukarıda anlatıldığı gibi tekniğine uygun biçimde yapmaları gerekmektedir. Öncelikli olarak çevre ve insan sağlığını gözeten kültürel önlemleri uygulamak suretiyle, ilaçlı mücadeleyi tercih etmelerinin önemini belirtmek isterim. Üreticilerimiz, düzenli olarak ve sık aralıklarla bahçelerini kontrol etmeleri halinde, hastalık-zararlılara karşı en başından ve henüz yaygınlaşmadan gerekli tedbirleri alabileceklerdir. Konu hakkında daha detaylı bilgi için yetiştiricilerimizin il/ ilçe tarım müdürlüklerinin ilgili birimlerine başvurmaları gerektiğini hatırlatır, bereketli bir üretim sezonu dilerim” dedi.

Yorum yapmak için tıklayın

Cevap bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

Çevre

Bursa Valiliği’nden toz taşınım uyarısı

Bursa Valiliği tarafından vatandaşlara toz taşınımı uyarısı yapıldı.

BURSA-
Bu gece 23:59’a kadar sürmesi beklenen meteorolojik olayla ilgili şu ifadelere yer verildi: “Yapılan son değerlendirmelere göre; Çarşamba günü bölge genelinde (Eskişehir, Bursa, Kütahya, Bilecik) toz taşınımı beklenmektedir. Toz taşınımı nedeni ile görüş mesafesinde düşme, hava kalitesinde azalma ve ulaşımda aksamalar gibi olumsuzluklara karşı dikkatli ve tedbirli olunmalıdır.”

Okumaya devam et

Çevre

Tokat’ta 191 konut zarar gördü, 2 bin yıllık köprüde çatlak bile yok

Tokat’ın Sulusaray ilçesinde meydana gelen depremde üç ilçede toplam 191 konutta hasar oluşurken, 2 bin yıllık tarihi köprüde çatlak dahi oluşmadı.

Yasin Kıras – Yunus Çiftci
TOKAT-
Tokat, aynı gün içinde üst üste gelen depremlerle sarsıldı. Önceki gün meydana gelen 4.7, 4.1 ve 5.6 büyüklüğündeki depremlerin ardından Sulusaray, Yeşilyurt ve Artova ilçelerinde ve 30 köyde 191 konutta hasar tespit edildi. Deprem sonucunda ahır duvarları yıkıldı, cami minareleri hasar gördü ve birçok evde çatlaklar oluştu. Ancak ilçe merkezinde bulunan ve halen çevre köylere ulaşımı sağlayan Roma döneminden kalma tarihi Sulusaray Köprüsü depremde zarar görmedi. 2 bin yıllık tarihi yapı, köylere olan karayolu ulaşımını güvence altına almaya devam ediyor.
Öte yandan, depremin etkileri gün ağarırken dronla havadan görüntülendi.

Okumaya devam et

Çevre

Deprem uzmanından uyarı: Tokat’ın üzerinde bulunduğu fay hattında beklenen büyük şiddetli deprem hala olmadı

Gazi Üniversitesi DEMAR (Deprem Mühendisliği Uygulama ve Araştırma Merkezi) Müdürü Prof. Dr. Abdussamet Arslan, Tokat’ın da üzerinde bulunduğu Kuzey Anadolu Fay Hattı’nda beklenen büyük şiddetli depremin hala olmadığını kaydetti.

Muhammed Musab Gümüşer – Tolga Başer
ANKARA-
Prof. Dr. Abdussamet Arslan, Tokat’ta meydana gelen ve Samsun, Yozgat, Çankırı ve Çorum gibi çevre illerde de hissedilen 5.6 büyüklüğündeki depreme ilişkin açıklamalarda bulundu.

Arslan, İHA muhabirine yaptığı açıklamada, Bingöl çevresinde birleşen Doğu Anadolu Fay Hattı ve Kuzey Anadolu Fay Hattı’nın birbirleri üzerinde sürekli hareket halinde olduğunu kaydederek, “Son 1 ayda özellikle Kuzey Anadolu Fay Hattı’nın her iki ucunda hareketlenmeler mevcut. 4’ün üzerinde çok fazla sayıda deprem oldu. Hem Doğu bölgesinde özellikle Adıyaman’ın biraz daha ilerisinde depremler oldu hem de hattın batı ucunda yani Yunanistan’da 4’ün üzerinde depremler oldu. Dolayısıyla bu fay hattının üzerinde bir hareketlenmenin olduğu çok net bir şekilde ortaya çıkıyor” ifadelerini kullandı.

Kahramanmaraş merkezli depremler sonrası Doğu Anadolu Fay Hattı’nın, Kuzey Anadolu Fay Hattı’na doğru 9 metre kaydığını kaydeden Arslan, yukarıya doğru meydana gelen hareket sonucu Kuzey Anadolu Fay Hattı’nda kırılmalar meydana geldiğini ve Tokat’ın da bu hat üzerinde olduğunu kaydetti.

Arslan, iki hattın birleştiği noktalarda bulunan Bingöl, Erzincan, Bitlis ve Muş çevresinde stres birikimi yaşandığını kaydetti. Kuzey Anadolu Fay Hattı üzerinde ortaya çıkan jeolojik verilere değinen Arslan, 10 yıl içerisinde bu hat üzerinde 7.0 ila 7.5 büyüklüğünde bir deprem olma ihtimalinin yüzde 90 olduğuna dikkati çekti.

“Deprem olan bir bölgede bir kırılmanın tekrar yaşanma ihtimalinin neredeyse sıfır”

Deprem olan bir bölgede bir kırılmanın tekrar yaşanma ihtimalinin neredeyse sıfır olduğunu belirten Arslan, sözlerine şöyle devam etti:
“Ne zamana kadar? Periyodu doluncaya kadar. Kahramanmaraş depreminin periyodu 450 ila 500 yıl civarındadır. Dolayısıyla da Pazarcık bölgesinde fayın tekrar kırılması için 450 yıla daha ihtiyacımız var ancak buradaki kırık meydana geldiğinde hem Elazığ ve Bingöl’e doğru olan bir bölgede hem de Hatay’ın daha güneyinde olan bölgelerde gerilme birikmesi meydana geldi. 9 metreye ileriye doğru giden hareket, Malatya civarında durdu. Sonra bu hareket bir türlü devam edecek, kırılmayı tamamlayacak.”

“Önümüzdeki 10 yılda Kuzey Anadolu Fay Hattı üzerinde 7.0 ila 7.5 civarında deprem beklemek yanlış olmaz”

Bingöl civarında büyük şiddetli depremin hala olmadığını ifade eden Arslan, “İki fay hattının buluştuğu kavşak nokta olan Bingöl’de henüz beklediğimiz deprem olmadı. Bu depremi de hakikaten bekliyoruz. Kuzey Anadolu Fay Hattı boyunca 7.0 ila 7.5 büyüklüğündeki depremi beklememek çok hata değil ama zamanlamasını söyleyebilmek çok zor. Önümüzdeki 10 yıl içerisinde kesinlikle 7.0 ila 7.5 civarında deprem beklemek yanlış olmaz” değerlendirmesinde bulundu.

Okumaya devam et

Trendler

KÜNYE
Copyright © 2021 O Haber Neydi - Tüm Hakları Mahfuzdur.