Türkiye Esnaf ve Sanatkarlar Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken, Anneler Günü’nün tam kapanma dönemine denk gelmesi nedeniyle esnafın mağdur olacağını belirterek, “Tüm sektörlerdeki esnaf ve sanatkârlarımızın en fazla satış yaptığı ve yıl boyunca dört gözle beklediği Anneler Günü’nde bu yıl ne yazık ki kepenkler kapalı” ifadelerini kullandı. Tam kapanma nedeniyle Anneler Günü’nün esnaf ve sanatkârlar için buruk geçeceğini söyleyen Palandöken, “Tüm sektörlerdeki esnaf ve sanatkârlarımızın en fazla satış yaptığı ve yıl boyunca dört gözle beklediği Anneler Günü’nde bu yıl ne yazık ki kepenkler kapalı. Tam kapanma dönemine denk gelen Anneler Günü’nde kuyumcu, konfeksiyoncu, ayakkabıcı, zücaciye, beyaz eşyacı, pastacı vb. gibi çok sayıda esnaf ve sanatkârımız kazanç sağlayamayacağı için mağdur durumda. Yalnızca mahalledeki çiçekçi esnafı 8-9 Mayıs günleri 10.00-17.00 arasında açık olacak” ifadelerini kullandı.
Alışverişlerle piyasanın canlandığı Anneler Günü’nün bu yıl da korona virüs gölgesinde geçeceğini aktaran Palandöken, “17 günlük tam kapanma dönemine denk gelen Anneler Günü’nde esnaf ve sanatkârlarımızın iş yerleri kapalı olduğu için ne yazık ki satış yapılamayacak. Ancak esnafımızın satamadığı ürünlerin neredeyse hepsi internet üzerinden satılıyor. Birçok büyük firma şimdiden Anneler Günü kampanyalarına başladı. Takıdan kıyafete, parfümden makyaj malzemelerine, elektronik eşyadan beyaz eşyaya, küçük ev aletlerinden el yapımı hediyelik ürünlere kadar tüm ürünlerin satışı tek mağaza üzerinden internetten gerçekleştiriliyor. Vatandaşlarımız bu yılki Anneler Günü’nde internet üzerinden hediyelik almaya yöneldi. Dolayısıyla esnafın bu Anneler Günü’nden beklentisi yok” değerlendirmesini yaptı.
Tüm satışların internet üzerinden gerçekleşmesiyle birlikte bazı firmalara da gün doğduğunu ifade eden Palandöken, “Yılın her döneminde indirim adı altında reklam ve pazarlama yapan bazı internet firmalarına bu Anneler Günü’nde gün doğmuş oldu. Piyasa internet firmalarına kaldığı için günler öncesinden reklam ve kampanyalarını duyurmaya başladılar. Annelere özel yüzde 50’ye varan indirim, sepette ekstra yüzde 20 indirim, üç al iki öde, bir alana bir bedava, ücretsiz kargo fırsatı, aynı gün teslimat vb. gibi kampanyalarla Anneler Günü gelmeden cirolarını artırmaya başladılar. Vatandaşlarımız özellikle bu dönemde sahte ve şişirme internet kampanyalarına karşı çok daha dikkatli olmalı. Piyasanın tekelini eline alan bu firmaların kampanyalarının gerçekliğine karşı gerekli denetimler mutlaka yapılmalı. Sahte reklam ve duyurulara fırsat verilmemeli” açıklamasında bulundu.
Merkez Bankası’nın faiz kararına ilişkin değerlendirme
Merkez Bankası Para Politikası Kurulu dün politika faizini yüzde 25’ten 500 baz puan artışla yüzde 30’a çıkardı. Faiz kararını değerlendiren Prof. Dr. Hayri Kozanoğlu, yıl sonuna kadar faizin yüzde 40 seviyesine yükseltileceğini öngördü. İSTANBUL-Merkez Bankası, Eylül ayında politika faizini yüzde 25’ten 500 baz puan artışla yüzde 30’a çıkarttı. Altınbaş Üniversitesi İşletme Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hayri Kozanoğlu Merkez Bankası’nın politika faizi artışını değerlendirdi. Merkez Bankası’nın 2023’ün kalan üç toplantısında faiz artışlarını sürdürüp, muhtemelen yılı yüzde 40 civarında bir politika faiziyle kapatacak izlenimini verdiğini söyleyen Prof. Dr. Hayri Kozanoğlu “Böylelikle politika faizinin 2024 yılı beklenen enflasyonun üzerine çıkıp, en azından kâğıt üzerinde pozitif bölgeye geçmiş olacağını öngörüyorum. Karar metninde enflasyonun yıl sonunda tahmin aralığının üst sınırına yakın seyredecek. Bu oranın Temmuz ayı Enflasyon Raporu’nda yüzde 62 olarak belirtildi. Yılın ilk 8 ayında tüketici enflasyonu yüzde 43,06 olarak gerçekleşti, Eylül enflasyonunun da yüzde 5 civarında gelmesi bekleniyor. Bu durumda 2022 Aralık ayına göre tüketici fiyatları yüzde 50 artacak. Yılın son üç ayı için yüzde 8 bir enflasyon payı kalacak ki, yüzde 62 hedefi bu koşullarda gerçekçi görünmüyor. Aylık yüzde 4’lük bir enflasyon yıl sonu tüketici fiyat artışlarını yüzde 69’a taşıyacak” dedi.
“Kredi kartı aylık faizleri yüzde 3’ü aşar” Faizlerin yükselmesiyle kredi kartı faizlerinin de artacağını vurgulayan Kozanoğlu, “Aylık faiz yüzde 3’ü aşacak. İhtiyaç kredisi faizlerinin de yüzde 60’ı buldu. 28 Mayıs seçimlerinde reel geliri düşse de uygun borçlanma koşulları nedeniyle kredi kartı ve tüketici harcamaları sayesinde hayat pahalılığını o denli şiddetli hissetmeyen kesimler için de hem yaşam zorlaşacak, hem de makro anlamda halkın mal ve hizmetlere talebi gerileyecek. Şöyle ki, 8 Eylül itibarıyla bireysel kredi kartı harcamaları yüzde 182 artışla 925 milyar lirayı bulmuştu. İhtiyaç kredileri de yüzde 60 artışla 903 milyar liraya ulaşmıştı. Demek ki kredi kartlarına takla attırarak, ihtiyaç kredisi-kredi kartı limitlerini zorlayarak çetin geçim koşullarına katlanmak da artık imkânsız hale geliyor” diye konuştu.
“Petrol fiyatlarının yüksek seyri 2024’te öngörülen 86,7 dolar ortalama fiyatın aşılabileceği kuşkusunu oluşturuyor” OVP’de 2024 yılı büyümesinin yüzde 4 tahmin edildiğine işaret eden Kozanoğlu, “Enflasyonun yüzde 70 civarından yüzde 33’e kadar gerilemesi ancak talepte keskin bir zayıflamayla olanaklı. Bu durumda da, yüzde 4 büyüme hedefinin tutturulması iyice zor. 2024 cari açığının da OVP’de 34,7 milyar dolar bekleniyor. 2023’ün ilk 7 ayında tüketim malları ithalatı bir önceki yıla göre 10 milyar dolar artışla 25 milyar doları bulmuştu. Uygun borçlanma koşullarına ve düşük kura bağlı olarak kamçılanan bu eğilim, 2024’te büyük olasılıkla dizginlenir. Ancak petrol fiyatlarının yüksek seyri 2024’te öngörülen 86,7 dolar ortalama fiyatın aşılabileceği kuşkusunu oluşturuyor” şeklinde konuştu.
Dolar 27,1380 liradan, euro ise 28,9080 liradan güne başladı. İSTANBUL-İstanbul Kapalıçarşı’da 27,1360 liradan alınan dolar 27,1380 liradan, 28,9060 liradan alınan euro ise 28,9080 liradan satılıyor. Son kapanışta dolar 27,03 liradan, euro ise 28,99 liradan satılmıştı.
Türkiye genelinde konut imarlı yeni arsaların üretilememesi, kentsel dönüşüm çalışmalarının istenen hızda ilerlememesi, inşaat maliyetlerinin artması ve uygun faizli kredilerin yok denecek kadar az olmasının konut alımını giderek zorlaştırdığını belirten gayrimenkul sektörü temsilcileri, çözümün yine krediye ulaşımın kolaylaşmasından geçtiğini söyledi. BURSA-Gayrimenkul sektöründeki gelişmeler hız kesmeden sürüyor. Her geçen gün sektörü etkileyen hadiselere bir yenisi ekleniyor. Bunların başında Türkiye genelinde konut imarlı yeni arsaların üretilememesi, kentsel dönüşüm çalışmalarının istenen hızda ilerleyememesi, inşaat maliyetlerinin artması, uygun faizli kredilerin yok denecek kadar az olması geliyor.
Son 5 yılın en düşük 8 aylık konut satışlarının yaşandığı bir atmosferde sektör temsilcileriyse çözümü konut kredisine ulaşımda yaşanan zorluğun ortadan kalkmasında buluyor. Elfi Gayrimenkul Kurucusu ve Broker’ı Özkan Aydemir, yeni veya ikinci el konut almak isteyenlerin, uzun vadeli ve uygun faizli krediyi bulmakta zorlandığı için taleplerde ciddi bir düşüşün söz konusu olduğunu dile getirdi.
Sektörün hareketlenmesi için uygun faizli kredi imkanı sunulması gerektiğine işaret eden Özkan Aydemir, KDV oranlarında da düzenlemeye gidilmesi önerisinde bulundu. Piyasadaki arz talep dengesinin yeniden kurulması için kredi konusunun çözülmesinin önemine değinen Aydemir, konut kredilerindeki faizin düşürülmesi ve ev almak isteyenlerin bu kredilere ulaşması şu anki sektörün canlanması için hayati önemde olduğunu yineledi.
Uzun bir süre gayrimenkul sektörü piyasasının belirleyicisinin satıcı olduğunu, artık bu durumun alıcı lehine değiştiğini belirten Aydemir, “İnşaat firmalarının takas yöntemini devreye aldığını biliyoruz. Ya da kendi finansman yöntemlerini oluşturdular. Bu giderek artıyor. Müteahhit firmalar çareyi burada arıyorlar. Hal böyleyken satıcının rolleri dağıttığı bir gayrimenkul piyasasından alıcının karar verici mekanizmanın başına geçtiği bir piyasaya doğru evrildik” diye konuştu.