İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Sahil Güvenlik Komutanlığı’nın 39. Yıl dönümü sebebiyle Sahil Güvenlik Komutanı Tuğamiral Ahmet Kendir başkanlığında ki heyeti makamında ağırladı.
Sahil Güvenlik Komutanlığı’nın 39. Yıl dönümünü dolayısıyla İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Sahil Güvenlik Komutanı Tuğamiral Ahmet Kendir başkanlığındaki heyeti makamında kabul etti. Sahil Güvenlik Komutanlığı’nın resmi olarak kuruluşunun 39. Yılını kutlayarak konuşmasına başlayan Bakan Soylu, “Bir devletin kurumları, kuruluşları, aslında milletin ve medeniyet aklının bir yansımasıdır. Eğer bizim Sahil Güvenlik Komutanlığı’mızın Ege de hayat kurtarıyor da başka ülkelerin teşkilatları o mazlumları ölüme terk ediyorsa, aradaki bu fark, aziz milletimizin karakterinden, kalbinin ve medeniyetinin temizliğinden ayrıca benim mesai arkadaşlarımın hem insanlığa hem mesleğine olan sadakatinden kaynaklanmaktadır. Keza bu teşkilat, küresel göçü yönetirken, düzensiz göçle mücadele ederken, her türlü kaçakçılıkla her türlü suçla her türlü kanun dışı eylemle mücadele ederken uyuşturucu ticaretiyle kıyasıya mücadele ederken uluslararası ölçekte başarılı olabiliyorsa hem kendi kabiliyetleri, mahareti, hem devletimizin gücü, hem de dünyadaki her denizcinin üniformasındaki üç çizgiden birinin, bu millete ait bir zaferi temsil etmesinin verdiği özgüvenden dolayıdır” ifadelerini kullandı.
“2016 yılında 5 bin 428 olan sahil güvenlik personel sayısını yüzde 33’lük bir artışla 7 bin 217’ye çıkarttık”
Sahil Güvenlik Komutanlığı’nda yatırımlar ile kapasitenin yükseldiğini vurgulayan Bakan Soylu, “Emniyet teşkilatımız, jandarmamız, sahil güvenlik komutanlığımız, diğer kurumlarımız, bunların hepsi, köklü ve dünyanın kendi alanlarında önde gelen kurumlarıdır. Bunlar kolay birikmiş tecrübeler değildir. Sadece parayla pulla, yatırımla oluşmuş yapılar değildir. Bu kurumlar büyük bir devlet aklı, medeniyet aklı ve hafızasıdır. Dolayısıyla bunları korumak, geliştirmek ve gelecek nesillerimize daha güçlü şekilde bırakmak zorunluluğumuz vardır. Bu bakış açısından hareketle, özellikle 15 Temmuz sonrasında, Sahil Güvenlik Komutanlığı’mıza hem beşeri, hem teknik, hem de teknoloji kapasitesi anlamında ciddi yatırımlar yaptık. 2016 yılında 5 bin 428 olan sahil güvenlik personel sayısını 15 Temmuz’dan sonra yapmış olduğumuz arınmaya rağmen bugün itibarıyla yüzde 33’lük bir artışla 7 bin 217’ye çıkarttık. Kaldı ki burada FETÖ’nün ciddi bir tahribatı olmuştu, onu da kapattık” diye konuştu.
“Sahil Güvenlik Komutanlığı’nda profesyonellik oranını yüzde 100’e yükselttik”
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, konuşmasına şu şekilde devam etti: “Ayrıca 2016 yılında yüzde 71 olan personel profesyonellik oranını da yüzde 100’e yükselttik. Bugün Türk Sahil Güvenlik Teşkilatı, tamamı profesyonel bir kurum haline gelmiştir. 2016-2021 arasında; konuşlandığımız il sayısını 25’ten 28’e; karakol sayımızı 8’den 14’e; yüzer unsur sayımızı ise 179’dan 194’e çıkarttık. Yerli ve milli imkanlarla üretilen ve yakın zamanda teslim almaya başlayacağımız 105 adet kontrol botu sipariş ettik, üretimleri devam ediyor. 2017’de Sahil Güvenlik Okul Komutanlığını, 2020’de Sualtı Eğitim Merkezi’ni kurarak eğitim ayağımızı güçlendirdik. Öte yandan; kısa adı SAHMUS olan Sahil Güvenlik Sayısal Emniyetli Muhabere Sistemi; SGRS adını verdiğimiz Sahil Gözetleme Radar Sistemi; veri aktarımı projesi olan SAHİL-NET, Türksat ile geliştirdiğimiz ‘Milli Ka Bant Uydu Haberleşme Projesi’ gibi büyük projelerle, dijital altyapımızı çok güçlendirdik. Mobil radarlarımızın sayısını da son 2 yıl içinde 8’den 19’a çıkarttık. İnşallah tüm bu, dijital sistemlerimizle birlikte, tüm sorumluluk sahamızın her santimetrekaresini izleyebilir hale gelmeyi hedefliyoruz. Elbette ki yapılan tüm bu yatırımlar, atılan tüm bu adımlar, sonuç almayı gerektirir.”
“2019 yılında Sahil Güvenlik Komutanlığı’mızın kurtardığı kaçak göçmen sayısı 60 bin 802’dir”
Göç ile mücadelede Sahil Güvenlik Komutanlığı’nın bu alandaki varlığı ve başarısı hem Türkiye hem de dünya için önemli olduğunu belirten Soylu, “Sahil Güvenlik Komutanlığı’mız; hem uyuşturucu ile hem göç ile mücadelede emsal teşkilatlarına oranla çok daha büyük fedakarlık ve mesai sarf ediyor. Bu teşkilatın mesaisinin yüzde 70’in göçle ve göçmen kaçakçılığı ile ve düzensiz göç ile mücadele almaktadır. 2019 yılında Sahil Güvenlik Komutanlığı’mızın kurtardığı kaçak göçmen sayısı 60 bin 802’dir. 2020 yılında virüs salgını etkisiyle hafif bir durulma söz konusu olsa da bu sayı 20 bin 380’dir. Bu yıl için halen 6 bin 107’dir. Buradaki düşüş, kimseyi aldatmamalıdır. Şunu gördük ki, virüs salgınında en küçük bir normalleşmede bu sayılar hızla artıyor. Neticede göçe kaynaklık eden yerlerde huzur ve istikrar olmadığı müddetçe bu baskı sürecektir. Bizim de hazırlığımız, gayretimiz, tedbirlerimiz, buna yöneliktir. Dolayısıyla Sahil Güvenlik Komutanlığı’mızın bu alandaki varlığı ve başarısı hem ülkemiz hem de dünya için önemlidir” şeklinde konuştu.
“Mesai yaptığımız pek çok arkadaşımız gibi, Sahil Güvenlik Komutanlığı’ndaki her arkadaşımız, bu aziz milletin yüz akıdır”
Bakan Soylu, “Ülkemizin güvenlik alanındaki sorumlulukları, dünyanın pek çok ülkesinden fazladır. Bu ağırlığın en çok hissedildiği alanlardan biri de sahil şeridimiz, denizlerimizdir. Vatanımız, bizim aşkımızdır. Deniziyle, karasıyla bizim aşkımızdır. Bu bakanlıkta birlikte mesai yaptığımız pek çok arkadaşımız gibi, Sahil Güvenlik Komutanlığı’ndaki her arkadaşımız, bu aziz milletin yüz akıdır. Bu vesileyle teşkilatımızın 1886’da Kordon bölüklerinden gelen ama yeni ismi ile 39. kuruluş yıldönümünü tekrar tebrik ediyor, tüm teşkilat mensuplarına şükranlarımı sunuyor, şehitlerimizi, geçmiş büyüklerimizi rahmet ve minnetle yad ediyorum” diyerek konuşmasını sonlandırdı.
Bursa’da kaybolduktan 47 gün sonra zeytin bahçesinde cesedi bulunan 22 yaşındaki Nevrigül Alan’ın intihar ettiği kesinleşti. Gemlik Cumhuriyet Başsavcılığı, yaptığı titiz araştırmada eşinden ayrılan ve psikolojik bunalıma giren 2 çocuk annesinin canına kıydığını yaptığı DNA testi, genç kadına ait malzemelerdeki bulgular ve tanık ifadelerinden kesinleştirdi. Nevrigül Alan’ın intiharı Müge Anlı’nın programında günlerce masaya yatırılmıştı.
Ahmet Burak Öztürk BURSA-Gemlik Cumhuriyet Başsavcılığı Nevrigül Alan’ın ölümüyle ilgili soruşturmayı tamamladı. Olayın intihar olduğu ise yapılan otopsi, elde edilen delillerdeki incelemeler ve DNA testlerinden netleşti.
Savcılık, Alan’ın cesedinde saç telinden DNA örnekleri alıp çevrede geniş çaplı araştırma yaptırdı. Nevrigül Alan’ın cesedi yere indirilmeden ağaç ve ası malzemesinde bakan bir kişiye ait DNA bulgularına rastlanılmazken, yapılan otopside intihar ettiği ortaya çıktı. Öte yandan otopsiye olaya bakan savcının girdiği öğrenildi.
Nevrigül’ün cesedi ve yakınında bulunan 2 adet cep telefonu, kol çantası, çakmak, şarj aleti, kulaklık, toka ve para ile ilaç ve alkol şişeleri olay yeri ekiplerince titizlikle incelendi. Bölgedeki köpeklerin çantayı karıştırdığı yapılan detaylı iz araştırmasında ortaya çıktı.
Öte yandan telefonları incelenen Alan’ın boşanma aşamasında olduğu eşi Fevzi Alan’a psikolojisinin bozuk olduğunu, intihara meyilli mesajlar attığı ve intihar mektubu bırakıldığı tespit edildi. Yapılan araştırmalar çerçevesinde Nevrigül Alan’ın intihar ettiği kesinleşti. Yapılan olay yeri tespitinde genç kadının terliklerinin incelendiği, cesedin yanında bulunan çanta ve sapında yer alan izlerin de çantanın hayvanlar tarafından sürüklendiği tespitini güçlendirdiği kaydedildi.
Genç kadının yakınlarına da bunalımda olduğunu ifade ettiği, cinayet masası dedektifleriyle olay yeri inceleme şube müdürlüğü kriminal dedektiflerinin tespitlerinin intihar olayını kesinleştirdiği vurgulandı.
“Şampiyonlar Ligi” fotoğrafında bulunan 15 kişi hakkında yurt dışına çıkış yasağı
Dilan Polat’ın “Şampiyonlar Ligi” adıyla paylaştığı fotoğrafta yer alan 15 kişi hakkında yurt dışına çıkış yasağı getirildi. Ayrıca Özlem ve eşi Tayyar Öz hakkında da yurt dışına çıkış yasağı getirildi.
Elyesa Karatepe İSTANBUL-Dilan Polat’ın 2019 yılında çekildiği ve “Şampiyonlar Ligi” olarak isimlendirdiği fotoğrafta yer alan tüm fenomenler hakkında Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı’nca soruşturma başlatıldı. Fotoğrafta yer alan şüphelilerin kimlikleri tespit edildi. Şüpheliler hakkında Sulh Ceza Hakimliği’nden yurt dışı çıkış yasağı talep edildi. Hakimlik, Eylül Öztürk, Feyzanur Başar, Muhammet Oğuz Başar, İleyda Topal, Tolunay Topal, İlke Ela Göz, Kadir Yiğit, Murat Yiğit, Nurgül Yiğit, Mervenur Korkut, Yavuz Selim Korkut, Tuğba Demirhan, Huri Özsefil, Habip Özsefil, Özge Duman hakkında yurt dışı çıkış yasağı getirdi.
Öz ailesine de yurt dışına çıkış yasağı 24 Kasım 2023 tarihinde Tayyar Taylan Öz ve Özlem Öz hakkında “resmi belgede sahtecilik”, “suç işlemek amacıyla örgüt kurma”, “malvarlığı değerlerinin gayrimeşru kaynağını gizlemek” ve “vergi usul kanununa muhalefet” suçlarından Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından soruşturma başlatılmıştı. Sulh Ceza Hakimliği Hayriye Altınok, Tayyar Taylan Öz ve Özlem Altınok Öz hakkında da yurt dışına çıkış yasağına hükmetti.
Doktor evden çıkmayan kiracısına baltayla saldırdı
Kocaeli’de evden çıkmadığı ve kendisine küfür ettiğini ileri sürdüğü kiracısını baltayla saldırarak yaralayan doktor güvenlik kamerasına yansıdı. Cihan Atik- Adil Özdemir KOCAELİ-Olay, dün Kartepe ilçesi Loca Sitesi’nde meydana geldi. İddiaya göre, doktor İ.A., bir süre önce satın aldığı evden kiracı Hayri S.D.’nin çıkmasını istedi. Ev sahibi İ.A. kiracıya evden çıkması için 6 ay mühlet verirken, bir süre sonra aralarında anlaşmazlık yaşandı. Ev sahibi İ.A. ile Hayri S.D. arasında telefonda tartışma çıktı. Bunun üzerine İ.A., kiracısının kapısına baltayla dayandı. İki tarafta birbirini darp etti. Baltayla etrafa saldıran İ.A., kiracısını elinden ve kafasından yaraladı. Kiracı kanlar içinde yere yığılırken, ihbar üzerine olay yerine gelen sağlık ekipleri yaralıyı ambulansa hastaneye kaldırdı. Kafasına dikiş atılan kiracı, ev sahibinden de şikayetçi oldu. Olayla ilgili polis ekipleri İ.A.’yı gözaltına aldı. İfadesi alınan ev sahibi çıkarıldığı mahkemece adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. Olay anı anbean güvenlik kamerasına yansıdı. Görüntülerde ev sahibinin otomobiliyle sitenin içerisine girdiği, aracından baltayı çıkarıp sağa sola savurduğu ve kiracısını yaraladığı görüldü.
“Bana sinkaflı küfürler ederek, ‘Kimse beni buradan çıkaramaz, buraya gel’ şeklinde yanına çağırdı” Ev sahibi İ.A.’nın alınan ifadesinde, “Yaklaşık 2 ay önce Kocaeli Şehir Hastanesi’nin karşısındaki evimi satıp oturmak için Kartepe Loca sitesinde daire satın aldım. Satın aldığı dairede oturan şahıslara gidip başka evimin olmadığını, evde kendim oturacağımı söyledim. Hayri bana 6 ay içerisinde, hatta daha erken çıkabileceğini söyledi. Avukat aracılığı ile Hayriye ihtarname gönderdim. Bugüne kadar Hayri’yi aramadım. Oturacak bir evim olmadığından dolayı kayınbabamın yanında kalıyordum. Bugün Hayri’yi arayarak, ‘Ev bulabildin mi? diyerek ne zaman çıkabileceğini sordum. Hayri bana sinkaflı küfürler ederek, ‘Kimse beni buradan çıkaramaz, buraya gel’ şeklinde yanına çağırdı. ‘Geliyorum’ diyerek telefonu kapattım. Kesinlikle ben Hayri’ye hakarette bulunmadım” dedi.
“Haysiyetime ve yakınıma küfür ettiğinden dolayı ani kızgınlıkla elime ne geçtiyse kavgaya tutuştuk” Evi satın aldığı siteye gittiğini söyleyen İ.A., “İlk önce Hayri ile konuşmak istedim, o esnada elimde herhangi bir şey yoktu. Hayri bana küfür ederek tekme attı, saldırmaya başladı. Haysiyetime ve yakınıma küfür ettiğinden dolayı ani kızgınlıkla elime ne geçtiyse kavgaya tutuştuk. Bu durum apartman girişinin merdivenlerinde gerçekleşti. Ani kızgınlık ile arabanın bagajında bulunan baltayı aldım ve apartmana yöneldim. Hayri hala bana vurmaya çalışıyordu. Ben Hayri’ye nasıl vurduğumu, ne şekilde yaraladığımı hatırlamıyorum. Benim elimdeki baltayı direkt aldılar. Hayri’nin kayınpederi kitlenerek bana vurmaya başladı. Bana asıl vuran Hayri’dir” diye konuştu.