Kayseri’de normalleşmenin ardından evlenecek çiftler düğün hazırlıkları yapmaya başladı. Takı, düğün salonu, gelinlik ve damatlık başta olmak üzere bir düğün masrafı ise ortalama 70 bin TL’yi buluyor.
Kayseri’de sarraflık yapan esnaf Mustafa Zağlı, düğün sezonunda normal bir düzen alışverişinin maksimum 40 bin TL’ye denk geldiğini söyledi. Gelinlikçi Muzaffer Büyükşekerci ise, “Ortalama bir gelinlik, damatlık ve bindallı kiralama 12 bin TL civarında tutuyor” dedi. Koronavirüs salgını nedeniyle kapalı olan düğün faaliyetleri; normalleşmenin ardından yeniden hareketlendi. 1 Temmuz itibari ile kısıtlamaların kalkması ve düğün sezonunun açılması ile birlikte evlenecek çiftler düğün hazırlıklarına başladı. Düğün yapmak isteyen ailelerin ise Kayseri’de ortalama ceplerinden 70 bin TL’yi çıkarmaları gerekiyor. Aileler; altın ve takı alışverişi için ortalama 40 bin TL, gelinlik için ise ortalama 12 bin TL harcama yapması gerekiyor. Düğün yapacak bir ailenin düzen alışverişinde 1 set, 2 tane bilezik, yüzük ve küpenin toplam maliyeti maksimum 40 bin TL’ye denk geldiğini söyleyen sarraf Mustafa Zağlı, “İnsanlarımız artık düğünlerde evdeki hesabı değil de çarşıdaki hesaba göre hareket ediyorlar. Herkes düğününü, düzenini yaz sezonuna hazırlar ve altınında altın ayı olur. Şu anda altın fiyatları, geçen haftaya göre düşüş sergiledi. Bunun yanı sıra müşterilerimiz bir düzen alışverişinde 3-4 tane bilecek alacaklarsa bunu 2 taneye düşürüyorlar.
Seti biraz daha hafif olsun diyorlar. 1 set, 2 tane bilezik, yüzük, küpenin toplam maliyeti maksimum 40 bin TL’ye denk geliyor. Benim müşterilerime tavsiyem işçiliği olmayan ürünleri tercih etmeleridir. Çünkü 14 ayarlar genelde işçilikli oluyor, bozdurdukları zaman fiyat kaybı oluyor. Ancak 22 ayar bilezikte, 22 ayar altında herhangi bir sıkıntı olmaz. İlerleyen yıllarda hep getiri sağlar” dedi. Düğün yapacak bir ailenin gelinlik, damatlık ve bindallı kiralaya bilmesi için 12 bin TL civarında bütçe ayırması gerektiğini belirten Gelinlikçi Muzaffer Büyükşekerci ise, “Her geçen sene değişen döviz kurları, enflasyon gibi oranlar, parametreler bizim sektörümüzde ciddi bir etken. Geçtiğimiz sene normalde evlenecek bir çift normal standartlarda bir gelinliği 4 bin ile 6 bin arası kiralarken şuan ki durumda 5 bin ile 7 bin TL arasında kiralıyor. Bindallı yani kına gecesinde giyilen kıyafetler, yöresel kıyafetler 2 bin TL ile 5 TL arası kiralanıyor. Yine aynı şekilde damatlık ürünlerinde çok ciddi bir artış söz konusu değil çünkü rakamlar gayet düşük rakamlar. Damatlık bin TL ile 3 bin TL arasında fiyatları değişiyor. Tabi ki bunun üst ve alt sınırı yok. Ortalama bir gelinlik, damatlık ve bindallı kiralama 12 bin TL civarında tutuyor. Düğün süreci normalde de zahmetli ve yorucu bir süreç. Geçen seneden beri yaşadığımız dünya genelindeki pandemiden ötürü bu süreç çok daha yorucu bir hale geldi. Çünkü ülkelerin, hükümetlerin elinde olmayan nedenlerden dolayı ani kararlar alındı. Sürekli her planın değiştiği bir süreçten bahsediyoruz. Benim burada evlenecek olan çiftlere çok ciddi bir önerim olacak. Lütfen çok planlı bir şekilde önceden her şeyi hazırlayıp düğün tarihine kadar bekleyeceğiniz uzun bir süreniz olsun. Aksi takdirde şuan tüm dünya da diyebilirim, herkes bir açılma hevesinde. Düğün dediğimiz bu etkinlik için herkes hızlanmaya başladı. Sıkışık da kalmamak için ne kadar planlı ve hızlı hareket edip düğün tarihine kadar hatta daha öncesinde işler biterse çok daha keyifli bir süreç olacağını eminim” diye konuştu.
Düğün salonu işletmecisi Ömür Eren de Kayseri’de genel olarak kuru pastalı ve kuru yemişli düğünlerin tercih edildiğini söyledi. Eren, “Müşterilerimizin şu anki organizasyon sürecinde izleyecekleri yollar şöyle ki; ortada bir pandemi süreci var. Kişi sayılarında düğün salonlarımızda ciddi düşüşler var. İnsanlarımızda korku hala devam ediyor. Bu süreçte de kişilerin kendi bütçesine göre organizasyon hazırlanıyor. Düğünlere gelen misafirin az olması düğün sahipleri için bir avantaj. Kayseri’de müşterilerimiz genel olarak kuru yemişli ve kuru pastalı düğünleri tercih ediyorlar. Düğün salonlarımız, menülerin çeşitliliğine göre ve kişi sayısına göre ortalama olarak 5 bin TL’den başlıyor. Eğer ki müşterilerimiz benim bütçemde sıkıntı yok diyorsa bu fiyatlar 200 bin TL’yi kadar bulabiliyor. Bu durum tamamen müşterimizin talebi ve bütçesine bağlı. Bizler de inşallah 2021 yılında bir daha kapanma görmeyiz. Kurallara uyarak güzel bir şekilde organizasyonlarımızı yaparız” ifadelerini kullandı. Çiçekçi İsmail Sobacı da araba süslerinde en çok tercih edilen modelin kalp modeli olduğunu ve araba süsleme fiyatının 150 TL’den başladığını söyleyerek sözlerine şu şekilde devam etti: “Düğün sezonu açıldı. Çiftlerimiz yavaş yavaş arabalarını, gelin çiçeklerini ve nikah çiçeklerini yaptırıyorlar. Genelde tercih edilen süslemeler kalp süslemesi veya bizim suyolu diye tabir ettiğimiz kaput üstüne komple çiçekler. Fiyatlar ortalama 250 TL’den başlıyor ve bin 500 TL’ye kadar gidiyor. En çok kalp modeli tercih ediliyor. Onun fiyatı da ortalama 500 TL ile 800 TL arasında değişiyor. Çiftlerimizin bütçeleri uygunsa kalp modelini tercih edebilirler. Araba süslerimiz 150 TL’den başlıyor ve üst limitimiz yok.”
Merkez Bankası’nın faiz kararına ilişkin değerlendirme
Merkez Bankası Para Politikası Kurulu dün politika faizini yüzde 25’ten 500 baz puan artışla yüzde 30’a çıkardı. Faiz kararını değerlendiren Prof. Dr. Hayri Kozanoğlu, yıl sonuna kadar faizin yüzde 40 seviyesine yükseltileceğini öngördü. İSTANBUL-Merkez Bankası, Eylül ayında politika faizini yüzde 25’ten 500 baz puan artışla yüzde 30’a çıkarttı. Altınbaş Üniversitesi İşletme Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hayri Kozanoğlu Merkez Bankası’nın politika faizi artışını değerlendirdi. Merkez Bankası’nın 2023’ün kalan üç toplantısında faiz artışlarını sürdürüp, muhtemelen yılı yüzde 40 civarında bir politika faiziyle kapatacak izlenimini verdiğini söyleyen Prof. Dr. Hayri Kozanoğlu “Böylelikle politika faizinin 2024 yılı beklenen enflasyonun üzerine çıkıp, en azından kâğıt üzerinde pozitif bölgeye geçmiş olacağını öngörüyorum. Karar metninde enflasyonun yıl sonunda tahmin aralığının üst sınırına yakın seyredecek. Bu oranın Temmuz ayı Enflasyon Raporu’nda yüzde 62 olarak belirtildi. Yılın ilk 8 ayında tüketici enflasyonu yüzde 43,06 olarak gerçekleşti, Eylül enflasyonunun da yüzde 5 civarında gelmesi bekleniyor. Bu durumda 2022 Aralık ayına göre tüketici fiyatları yüzde 50 artacak. Yılın son üç ayı için yüzde 8 bir enflasyon payı kalacak ki, yüzde 62 hedefi bu koşullarda gerçekçi görünmüyor. Aylık yüzde 4’lük bir enflasyon yıl sonu tüketici fiyat artışlarını yüzde 69’a taşıyacak” dedi.
“Kredi kartı aylık faizleri yüzde 3’ü aşar” Faizlerin yükselmesiyle kredi kartı faizlerinin de artacağını vurgulayan Kozanoğlu, “Aylık faiz yüzde 3’ü aşacak. İhtiyaç kredisi faizlerinin de yüzde 60’ı buldu. 28 Mayıs seçimlerinde reel geliri düşse de uygun borçlanma koşulları nedeniyle kredi kartı ve tüketici harcamaları sayesinde hayat pahalılığını o denli şiddetli hissetmeyen kesimler için de hem yaşam zorlaşacak, hem de makro anlamda halkın mal ve hizmetlere talebi gerileyecek. Şöyle ki, 8 Eylül itibarıyla bireysel kredi kartı harcamaları yüzde 182 artışla 925 milyar lirayı bulmuştu. İhtiyaç kredileri de yüzde 60 artışla 903 milyar liraya ulaşmıştı. Demek ki kredi kartlarına takla attırarak, ihtiyaç kredisi-kredi kartı limitlerini zorlayarak çetin geçim koşullarına katlanmak da artık imkânsız hale geliyor” diye konuştu.
“Petrol fiyatlarının yüksek seyri 2024’te öngörülen 86,7 dolar ortalama fiyatın aşılabileceği kuşkusunu oluşturuyor” OVP’de 2024 yılı büyümesinin yüzde 4 tahmin edildiğine işaret eden Kozanoğlu, “Enflasyonun yüzde 70 civarından yüzde 33’e kadar gerilemesi ancak talepte keskin bir zayıflamayla olanaklı. Bu durumda da, yüzde 4 büyüme hedefinin tutturulması iyice zor. 2024 cari açığının da OVP’de 34,7 milyar dolar bekleniyor. 2023’ün ilk 7 ayında tüketim malları ithalatı bir önceki yıla göre 10 milyar dolar artışla 25 milyar doları bulmuştu. Uygun borçlanma koşullarına ve düşük kura bağlı olarak kamçılanan bu eğilim, 2024’te büyük olasılıkla dizginlenir. Ancak petrol fiyatlarının yüksek seyri 2024’te öngörülen 86,7 dolar ortalama fiyatın aşılabileceği kuşkusunu oluşturuyor” şeklinde konuştu.
Dolar 27,1380 liradan, euro ise 28,9080 liradan güne başladı. İSTANBUL-İstanbul Kapalıçarşı’da 27,1360 liradan alınan dolar 27,1380 liradan, 28,9060 liradan alınan euro ise 28,9080 liradan satılıyor. Son kapanışta dolar 27,03 liradan, euro ise 28,99 liradan satılmıştı.
Türkiye genelinde konut imarlı yeni arsaların üretilememesi, kentsel dönüşüm çalışmalarının istenen hızda ilerlememesi, inşaat maliyetlerinin artması ve uygun faizli kredilerin yok denecek kadar az olmasının konut alımını giderek zorlaştırdığını belirten gayrimenkul sektörü temsilcileri, çözümün yine krediye ulaşımın kolaylaşmasından geçtiğini söyledi. BURSA-Gayrimenkul sektöründeki gelişmeler hız kesmeden sürüyor. Her geçen gün sektörü etkileyen hadiselere bir yenisi ekleniyor. Bunların başında Türkiye genelinde konut imarlı yeni arsaların üretilememesi, kentsel dönüşüm çalışmalarının istenen hızda ilerleyememesi, inşaat maliyetlerinin artması, uygun faizli kredilerin yok denecek kadar az olması geliyor.
Son 5 yılın en düşük 8 aylık konut satışlarının yaşandığı bir atmosferde sektör temsilcileriyse çözümü konut kredisine ulaşımda yaşanan zorluğun ortadan kalkmasında buluyor. Elfi Gayrimenkul Kurucusu ve Broker’ı Özkan Aydemir, yeni veya ikinci el konut almak isteyenlerin, uzun vadeli ve uygun faizli krediyi bulmakta zorlandığı için taleplerde ciddi bir düşüşün söz konusu olduğunu dile getirdi.
Sektörün hareketlenmesi için uygun faizli kredi imkanı sunulması gerektiğine işaret eden Özkan Aydemir, KDV oranlarında da düzenlemeye gidilmesi önerisinde bulundu. Piyasadaki arz talep dengesinin yeniden kurulması için kredi konusunun çözülmesinin önemine değinen Aydemir, konut kredilerindeki faizin düşürülmesi ve ev almak isteyenlerin bu kredilere ulaşması şu anki sektörün canlanması için hayati önemde olduğunu yineledi.
Uzun bir süre gayrimenkul sektörü piyasasının belirleyicisinin satıcı olduğunu, artık bu durumun alıcı lehine değiştiğini belirten Aydemir, “İnşaat firmalarının takas yöntemini devreye aldığını biliyoruz. Ya da kendi finansman yöntemlerini oluşturdular. Bu giderek artıyor. Müteahhit firmalar çareyi burada arıyorlar. Hal böyleyken satıcının rolleri dağıttığı bir gayrimenkul piyasasından alıcının karar verici mekanizmanın başına geçtiği bir piyasaya doğru evrildik” diye konuştu.