Samsun’un Atakum ilçesinde yapılan “Adige Kültür Parkı” görkemli bir törenle açıldı. Törende gençlerin Çerkes dansı gösterisi açılışa renk kattı.
Atakum Belediyesi ve Adige Kültür Derneği iş birliğiyle Atakum ilçesinde “Adige Kültür Parkı” açıldı. Açılış ilk olarak gençlerin Çerkes dansı yapması ile başladı. Herkes tarafından beğenilen gösteriden sonra kürsü konuşmalarına geçildi. İlk olarak konuşmasını gerçekleştiren Adige Kültür Derneği Başkanı Hatice Özer, “Bugün 1864 yılında Anadolu’ya ayak basmış olan Çerkes sürgünlerinin çocukları olan bizler Adige Kültür Derneği ve Atakum Belediyesi iş birliği ile kurulmuş bulunan Adige Kültür Parkı’nın açılışı için toplanmış bulunuyoruz. Bununla birlikte olarak sivil toplum kuruluşu ve yerel yönetim iş birliğinin en güzel örneğini sergileyen Sayın Cemil Deveci’ye ve Necattin Demirtaş’a teşekkür ediyorum. Vefalı Samsun Çerkesleri bu jestinizi unutmayacaktır. 300 yıllık bir mücadelenin ardından Anadolu’ya gelen Çerkesler bağımsızlık savaşına katılıp savaşırken, diğer yandan farklı birikimleriyle ülkenin inşasında sosyal ekonomik ve kültürel katkılarda bulunmuşlardır. Tüm dünyaya savrulmuş olan Çerkesler için en kalabalık nüfusu barındıran Samsun önemli bir konuma sahiptir. Bu nedenle burada yapılan çalışmaların çok özel bir yeri olduğu bilinmelidir” dedi.
“Çerkeslerin benim barışçıl ve insan seven kimliğimde çok ciddi katkıları vardır”
Akabinde konuşan Atakum Belediye Başkanı Av. Cemil Deveci, “Bu coğrafyada en çok çile çeken, acı çeken Çerkesler. Onlar bizim yaklaşık 150 yıldır komşumuz, arkadaşımız, sırdaşımız, sevgilimiz, vatandaşımız. 19 Mayıs şehri, İlkadım kenti, ulusal Kurtuluş Savaşı’nın başkenti, bağımsızlık denildiğinde akla gelen ilk kent Samsun’dasınız. Çerkeslerin bir özelliği daha vardır. Çerkeslerin kadını bağımsızdır, özgürdür. Çerkes’in kadını erkeğine eşittir. Çerkes erkeklerde kadına ve çocuğa şiddet yoktur. Çerkeslerin benim barışçıl ve insan seven kimliğimde çok ciddi katkıları vardır. Ben sizin çocuklarınızım. Daha önceki günlerde Balkan Türkleri ile böyle bir etkinlik yapmıştık. Biliyorsunuz onlar da çok büyük acılar çektiler. Bu coğrafya, Anadolu coğrafyasının etrafı acılar coğrafyası. Biraz daha gür bir sesle biz barış istiyoruz, biz bu dünyada kardeşçe yaşamak istiyoruz, sesini yükseltmemiz gerekir. En gür seste sizden çıkmalı. Çünkü emperyalizmin, çünkü savaşın en büyük acısını, en büyük bedelini siz ödediniz” diye konuştu.
Kürsüye gelen İlkadım Belediye Başkanı Necattin Demirtaş ise “İlkadım’da Adige Derneği’ne tarihi bir tesisi kültür amaçlı hediye ettik. Orada değerlendiriliyor, kullanılıyor. Göçlerini incelediğiniz zaman büyük acılar çekilmiştir. Bu coğrafyada bizim Türk milletinin bir özelliği var. Acı çekmediği coğrafya yok. Halen daha öyle. Suriye’de öyle, Irak’ta öyle, Afganistan’da öyle. Maalesef hala sıkıntı çekmeye devam ediyoruz. Sorun birbirimiz kucaklamayı, birbirimizi bağrına basmayı beceremiyoruz. Biz, biziz diyemiyoruz. Hep ben, o şeklinde ayrıştırma yöntemleri. Doğru olanlarla doğru hedefe hep birlikte ulaşırız. Ben buna inanıyorum” şeklinde konuştu. Konuşmaların ardından konser verilerek program sonlandı.
İlkadım Belediye Başkanı İhsan Kurnaz, Samsun 19 Mayıs Gazeteciler Cemiyeti’ni ziyaret etti. Başkan Kurnaz, kentsel dönüşüm başta olmak üzere İlkadım’ın sorunlarını çözmek için gayret gösterdiklerini söyledi.
MUSA TİNÇAY – AYŞENUR ENGİN SAMSUN – Samsun 19 Mayıs Gazeteciler Cemiyeti’ni ziyaret eden İlkadım Belediye Başkanı İhsan Kurnaz, basın mensupları ile bir araya geldi. 19 Mayıs Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Yusuf Ziya Çakır, yönetim kurulu üyeleri ile yerel ve ulusal basın mensuplarının yer aldığı ziyarette Başkan Kurnaz, hem gazetecilerle sohbet etti hem de belediye olarak yapılan çalışmaları anlattı.
DÖNÜŞÜM ÇALIŞMASI SÜRÜYOR İlkadım’ın, Samsun’un en önemli ilçelerinin başında geldiğine vurgu yapan Başkan Kurnaz, ilçede başta kentsel dönüşüm olmak üzere sorunların çözümü noktasında gayret gösterdiklerini söyledi. Başkan kurnaz, “Kentsel dönüşümle ilgğili özellikle Hastanebaşı Mahallesi’nde bir çalışmamız var. Burada vatandaşlarımızın rızasını almak önemli. Dönüşümle ilgili 13-14 bin konuttan bahsediyoruz. Hemen bitirmek kolay değil, ancak inşallah burada dönüşümü sağlayacağız” dedi.
SARI ÇİZGİ SONUÇ VERDİ İlkadım’ın nüfusunun 350 bin olduğuna, ancak gündüz nüfusunun ikiye katlandığına da dikkat çeken Başkan Kurnaz, “Özellikle kaldırım işgaliyle ilgili çalışmalarımız var. Sarı çizgi uygulamımızı bazı bölgelerde hayata geçirdik ve güzel sonuçlar da alıyoruz. İnşallah bunu ilçe geneline yayacağız. İlkadım’ın sorunlarını biliyoruz ve diğer milletvekillerimiz, kurumlarımız ve merkezi hükümetimizle koordine içerisinde inşallah İlkadım’ı daha yaşanabilir bir ilçe haline getireceğiz” diye konuştu.
Samsun 19 Mayıs Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Yusuf Ziya Çakır ve Yönetim Kurulu üyeleri, Büyükşehir Belediye Başkanı Halit Doğan’ı ziyaret etti.
Geçtiğimiz aylarda yapılan genel kurulun ardından görev dağılımını gerçekleştiren 19 Mayıs Gazeteciler Cemiyeti yönetimi, Samsun’da ziyaretlerine devam ediyor. Başkan Yusuf Ziya Çakır ve yönetim kurulu üyeleri, Samsun Büyükşehir Belediye Başkanı Halit Doğan’ın misafiri oldu.
Ziyarette her iki başkan ile yönetim kurulu üyeleri, cemiyetin çalışmaları ve projeleri üzerinde değerlendirmeler yaparken, Samsun gündemi ile ilgili de istişarelerde bulundu. Başkan Doğan, Samsun’da güçlü bir medya olduğunu belirterek, basının kamu ile vatandaş arasında köprü vazifesi gördüğüne dikkat çekti.
Misafirperverliği için Başkan Doğan’a teşekkür eden 19 Mayıs Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Yusuf Ziya Çakır da, Samsun’da basın sektörünün sorunlarına vurgu yaptı.
Paleontolojiye merakıyla 9 yaşında kitap yazdı; birçok bilim dalıyla ilgileniyor
Kayseri’de, 4 yaşında okuma öğrenen Mustafa Çağan Çelen (9), paleontolojiye ilgisi nedeniyle, 9 yaşında, karakterlerini dinozorların oluşturduğu akran zorbalığını konu edinen 40 sayfalık hikaye kitabı yazdı. Astronomi, uzay bilimleri ve dünya siyasetine de ilgi duyan Çağan, “Sayısız kitap okumuşumdur. Tarih, paleontoloji ve coğrafya ile ilgileniyorum. Roman okumayı da severim. Arkadaşlarımla konuştuğumda ‘Ne diyorsun ya?’ diyorlar ve beni anlamıyorlar. Doktor olmayı çok istiyorum” dedi.
Furkan KAVUKLU KAYSERİ-Talas ilçesinde yaşayan Hava (40) ve Ömer Çelen çiftinin tek çocukları 3’üncü sınıf öğrencisi Mustafa Çağan Çelen, annesinin yardımıyla 4 yaşında okumayı öğrendi. Küçük yaşta annesinin aldığı oyuncaklar ile oynamaya başlayan Mustafa Çağan, dinozorların hayatına ilgi duydu. Teyzesinin kitaplığında bulduğu dinozorların hayatını anlatan üniversite seviyesinde kitabı bitiren Çağan, dinozorlar hakkında birçok bilgiye sahip oldu. Ayrıca astronomi, uzay bilimleri, tarih, coğrafya ve dünya siyasetiyle ilgili birçok makale ve kitap okuyan Çağan, duyduğu sesleri evindeki piyanosunda çalabiliyor.
‘YAŞITLARIMLA SOHBET EDİP, KONUŞAMIYORUM’
Okuldaki yarışma için karakterlerini dinozorların oluşturduğu akran zorbalığını konu edinen 40 sayfalık bir kitap yazan Mustafa Çağan Çelen, “Okumaya 4 yaşında başladım. Sayısız kitap okumuşumdur. Tarih, paleontoloji (fosilleri veri olarak kullanan dünyada yaşamın tarihini inceleyen bilim) ve coğrafya ile ilgileniyorum. Roman okumayı da severim. Arkadaşlarımla konuştuğumda ‘Ne diyorsun ya?’ diyorlar ve beni anlamıyorlar. Okulun kitap yazma yarışması vardı. Ben de bu yarışmaya katıldım. Yaşıtlarım çok kitap okusun. Bir sürü bilgi öğrensinler. Çünkü ben yaşıtlarımla sohbet edip konuşamıyorum. Paleontolog da olmak isterdim ama doktor olmayı daha çok istiyorum” ifadelerini kullandı.
Anne Hava Çelen, 4 üniversite bitirdiğini belirterek, “Mustafa Çağan, küçükken bilgiler verirdi, büyüdükçe ona yetişememeye başladım. Sorduğu şeyleri düşünüyorum, araştırıyorum ve öyle cevap veriyorum. Kitap okumayı çok severdim. Mustafa Çağan, karnımdayken 3’üncü üniversitemi okuyordum. Aslında zekasında, okuma isteğinde biraz da bunun etkisi olduğunu düşünüyorum. Kitap okumaya başlamadan önce Mustafa Çağan 2,5 yaşındayken odasının kapısına alfabedeki harfleri yapıştırdık. Mustafa her gördüğünde bize harfleri soruyordu. Biz harfleri tanıttıkça Mustafa Çağan, ‘Anne bu harfler kitapta da var ama nasıl okunuyor?’ dedi. 4 yaşlarında yatarken sohbet ederdik ve ben de bu esnada harflerin nasıl birleştirildiğini ve nasıl okunduğunu ona öğrettim” diye konuştu.(DHA)