Vizyon Kuyumcu
Connect with us

Ekonomi

Türkiye’de ilaç kıtlığı iddiası…

Eczacılar Vakfı’ndan tepki: Koca sağlık sisteminde üvey evlat muamelesi görüyoruz! Ayrıcaülkemizde ilaç kıtlığı var…

ZAFER BULUT
HABER MERKEZİ
-Eczacılar Vakfı Genel Sekreteri Osman Tosun, Türkiye’de eczacılık eğitiminin geldiği noktadan eczacıların iş yerlerinde yaşadığı sorunlara kadar birçok düzenleme ihtiyacı olan başlığa dikkat çekti. İlaç kıtlığına da vurgu yapan Tosun “Biz devletimiz ile ilaç üreticileri arasındaki fiyat tartışmalarının bir tarafı değiliz, o masada söz hakkımız da yok sayılır fakat bu tartışmaların olumsuz etkilerini en derinden yaşayan meslek grubu da biziz. Biz bunun değişmesini bekliyoruz, bize bir nebze nefes aldıracak olan çözümün bu olduğuna inanıyoruz ve cansiperane emeğimizin artık karşılık bulmasını çok istiyoruz” ifadelerini kullandı.

Eczacılık fakültelerinde gerçekten de çok yoğun, hem teorik hem de uygulama ağırlıklı yüksek nitelikli bir eğitim müfredatının bulunduğunu belirten Eczacılar Vakfı Genel Sekreteri, sayıları hızla artan eczacılık fakültelerine vurgu yaparken “Bu konunun üzerinde önemle durmamız gerekir ki gelecekte bir eczacı istihdamı ama ondan çok daha önemlisi bir halk sağlığı sorununa yol açılmasın. Biz bu durumu artık fakülte enflasyonu diye isimlendiriyoruz ve çok acilen bu sorunun çözümü için adımlar atılmasını bekliyoruz” dedi.

YURT DIŞINDAN HAKSIZ DİPLOMALAR…

Bu noktada kimi yurt dışı üniversitelerinden haksız şekilde alınan diplomalara da dikkat çeken Osman Tosun, “Diplomasını saygın üniversitelerden bileklerinin hakkıyla alan meslektaşlarımı tenzih ederek söyleyebilirim ki bunların çok büyük bir kısmı ne yazık ki nereden ne şekilde alındığı belli olmayan diplomalar ve maalesef ülkemizde çok kolaylıkla denklik alabiliyorlar. Bu gerçekten tüm toplum adına çok can sıkıcı bir sorun ve maalesef çok ciddi bir halk sağlığı sorununa dönüşme potansiyeli barındırıyor. Bizim ülke olarak buna acilen bir çözüm bulmamız gerekiyor. Burada da görev büyük oranda Yüksek Öğretim Kurumu ve elbette siyaset kurumuna düşüyor. Son dönemde bu konuda bazı adımlar atıldı ancak bize göre bunlar halen yetersiz” diye konuştu.

Osman Tosun, eğitim konusunda Eczacılar Vakfı olarak sundukları çözüm önerilerini şöyle sıraladı:

“Yeni eczacılık fakültesi artık açılmamalı

Var olan fakülte kontenjanlarında, ihtiyaç ve istihdam planlamalarına uyumlu olarak kontenjan kısıtlamalara gidilmeli hatta kontenjanlar azaltılmalı.

Eczacılık fakültelerine girişte uygulanan baraj puanı daha etkin düzeylere getirilmeli.

Eczacılıkta Uzmanlık konusundaki sorunlar giderilip yaygınlaşması sağlanmalı.

Stajer kabul etme ile ilgili teşvik edici uygulamalara gidilmeli.”

‘ZAM GELSE DE GELMESE DE BİZ ZARARDAYIZ’

Eczacıların sorunlarının sadece eğitim süreçleriyle sınırlı olmadığını belirten Osman Tosun, “Mesleğimizin güncel sorunları ve uzun yıllardan gelen kronikleşmiş sorunları var. Ki bunlar aynı zamanda bizim için mücadele alanları haline geldi” diyerek şu ifadeleri kullandı:

“Şu günlerde elbette tüm toplumumuz gibi eczacılar da devasa ekonomik sorunlarla mücadele ediyorlar. Tüm maliyetlerimiz korkunç bir hızla artarken ne yazık ki gelirlerimiz çok az artıyor ve gerçekten çok ciddi sayıda meslektaşımız eczanelerini ayakta tutmakta her geçen gün daha fazla zorlanıyor. Son günlerde çokça gündeme gelen önemli bir başka önemli sorun ilaç yoklukları, bir başka deyimle piyasada bulunamayan ilaçlar. Bu konu meslek örgütlerimiz tarafından çok defa anlatıldı ama kısaca yinelemek gerekirse bu sorunun temelinde 2004 tarihli İlaç Fiyat Kararnamesi (IFK) yatıyor. Geçtiğimiz yıl içinde kısmi düzenlemeler yapılmış olsa da IFK bir taraftan eczane ekonomileri üzerinde yıkıcı etkiler yapmaya diğer taraftan halkımızın ilaca erişimi konusunda ciddi engeller oluşturmaya devam ediyor. Anlaşılması çok zor, çok teknik bir konu bu IFK meselesi ama çok kabaca açıklamak gerekirse IFK, ilaç fiyatlarının nasıl belirleneceğini ve sektörde kimin karlılık oranının ne olacağını tarif eden kararname. Bu kararnamede ilaç sektörüne yönelik özel kur uygulaması var ve uygulanan kur güncel kurun yaklaşık yarısına denk geliyor hatta dönem dönem ani kur hareketleri söz konusu olduğunda daha aşağılara da düşebiliyor.

Biz eczacılar için IFK’nın daha da vahim sonuçları var. Şöyle ki kararnameye göre ilaçlar belirli fiyat baremlerine ayrılmış durumda ve karlılık oranları da bu baremlere göre değişiyor. Kararnameye göre fiyat yükseldikçe karlılık oranı düşüyor. Dolayısıyla ilaç fiyatlarına zam yapılıp bu baremler ona uygun şekilde belirlenmediğinde karlılık oranınız düşmüş oluyor ve kararnamenin yürürlüğe girdiği günden bu yana uygulama tam olarak bu şekilde sürüyor. Zaman içinde bir iki küçük düzenleme yapılsa da yaraya pansuman dahi olmadı diyebiliriz. Yani mevcut durumun özeti biz eczacılar için ilaç fiyatlarına zam gelse bir dert, gelmese başka dert. Bizi her iki durumda da zararlı çıkaran bir yasal altyapımız var, emeği geçenlerin kulakları çınlasın.”

‘ÜVEY EVLAT MUAMELESİ GÖRÜYORUZ’

Siyaset kurumunun, ilgili bakanlıkların ve bürokrasi kademelerinin eczacıların sorunlarına karşı yıllardır belirgin bir duyarsızlık içinde olduğuna dikkat çeken Osman Tosun, “Yani bu kocaman sağlık sistemi içerisinde eczacılar uzun yıllardır üvey evlat muamelesi görüyor dersek lütfen kimse kırılmasın. Eczacı örgütlerinin sesine daha fazla kulak verilmesini, devlet bürokrasisi içinde ve karar alma mekanizmalarında da eczacılara daha fazla yer verilmesini bekliyoruz” dedi.

‘FİYAT TARTIŞMASININ BİR TARAFI DEĞİLİZ’

Eczacılar Vakfı Genel Sekreteri Osman Tosun, eczacıların taleplerini ise şöyle anlattı:

“Aslında sorunlardan bahsederken talep ve önerilerimizden de büyük ölçüde bahsetmiş olduk ama bu soruya yanıt verirken yalnızca ‘meslek hakkı’ talebimizi dile getirmek isteriz. Biz eczacılar halkımıza sunduğumuz nitelikli sağlık hizmetinin bir karşılığı olsun istiyoruz. Biz devletimiz ile ilaç üreticileri arasındaki fiyat tartışmalarının bir tarafı değiliz, o masada söz hakkımız da yok sayılır fakat bu tartışmaların olumsuz etkilerini en derinden yaşayan meslek grubu da biziz. Biz bunun değişmesini bekliyoruz, bize bir nebze nefes aldıracak olan çözümün bu olduğuna inanıyoruz ve cansiperane emeğimizin artık karşılık bulmasını çok istiyoruz.”

Yorum yapmak için tıklayın

Cevap bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

Ekonomi

Palandöken: Haksız rekabet kanunlarla önlenmeli

Esnaf sorunları İzmir’de masaya yatırıldı. Esnaf ve sanatkarların güncel sorunları ele alındı.

MURSEL BOZKURT
İZMİR-
Türkiye Esnaf ve Sanatkârları Konfederasyonu (TESK) tarafından düzenlenen “Bölge Esnaf ve Sanatkârlarının Sorunları ve Çözüm Önerilerinin İstişare Edilmesi Toplantısı”, İzmir’de Birlik, Federasyon ve Oda Başkanlarının katılımı ile gerçekleştirildi. Esnaf ve sanatkârların güncel sorunlarının ele alındığı toplantıya Afyonkarahisar, Balıkesir, Denizli, Kütahya, Manisa, Muğla, Uşak, Burdur ve Aydın illerinde faaliyet gösteren Birlik Başkan ve Yönetim kurulu üyeleri ile Genel Sekreterler, Federasyon ve Bakkallar Odası Başkanları katıldı. Toplantıya ayrıca Esnaf, Sanatkârlar ve Kooperatifçilik Genel Müdürü Taha Enes Şener de iştirak etti.

Bölge toplantısında mevcut ekonomik koşuların esnaf ve sanatkârlar üzerindeki etkileri, çözüm bekleyen yapısal sorunlar ve bölgesel talepler tüm yönleriyle ele alındı. Toplantı kapsamında, birlik başkanları da söz alarak kendi ilerindeki öncelikli sorunları, sahadan gelen önerileri ve esnafın beklentilerini dile getirdiler.

-“5362 SAYILI KANUN DEĞİŞMELİ”

Toplantıda konuşan Türkiye Esnaf ve Sanatkarlar Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken, “Bugün ülkemizde cereyan eden oluşumlar, hakikaten ülkemizde artık esnaf ve sanatkâr meselesinin de halledilebileceği bir alana çekilmesini Allah nasip eder. Türkiye bir değişim sürecinde. Artık bizim sevkle idare ettiğimiz kanunlar yani 5362 sayılı Kanun’un birçok maddesinin yenilenmesi, değişmesi ve haksız rekabetin önüne geçecek şekilde düzenlenmesi gerekiyor. Aynı şekilde, NACE kodlarının bir an evvel çözüme kavuşturulması, meslek dallarındaki odalardaki üyelerin tekrar bu mesleklere döndürülmesi gibi uzunca bir süreç var. Herkesin rahatsızlığı bu yönde. Ayrıca motorize grubun sorunları var. Servis araçlarında da aynı şekilde, onlara gelecek emniyet kurallarına uygun çalışılması lazım gelen meseleler var. Bunlar hayli kalabalık bir dosya. Söylediğimiz birçok şey hallediliyor ama temel sorunların çözümünde sıkıntılar devam ediyor” dedi.

-“İŞYERİ KİRALARINDAKİ STOPAJ KALDIRILMALI”

Stopajın kaldırılmaması yüzünden işyeri kiralarındaki artışın büyük bir yük olduğuna işaret eden TESK Genel Başkanı Bendevi Palandöken, “Mesela ne gibi sıkıntılar devam ediyor? Kiralardaki artışın sebebi, stopajın kalkmamasıdır. Hem devlet zarar ediyor hem de çifte vergi oluyor. Siz bunu mal sahibinden, beyan ettiği vergiden almıyor musunuz? Bir de esnafa bunu niye yüklüyorsunuz? Yüzde 20 stopaj demek, bugün 20 bin liradan aşağı kira olmadığına göre, 4 bin lirayı da oraya veriyorsunuz. Aynı şekilde, muhasebe ücretlerinde çok büyük bir fiyat artışı var. Defter tasdiklerinde de öyle. Yine aynı şekilde, en büyük sıkıntılardan biri lokantacı esnafının yaşadığı durumdur. Yüzde 1 KDV ile girip yüzde 10 KDV ile çıkıyor. Bu durum esnafın mağduriyetine ve fiyatların yükselmesine sebep oluyor” şeklinde konuştu.

-“ESNAF VE SANATKÂRLARIN ÇALIŞMA HAYATI KOLAYLAŞTIRILMALI”

Esnaf ve sanatkarların ayakta kalabilmesi için tedbirlerin alınması gerektiğinin altının çizen Palandöken, “Esnafın çalışma hayatının kolaylaştırıldığı gibi, ayakta kalmasının da sağlanması için tedbirlerin alınması lazım. Esnafın ekonomideki yeri çok kritiktir. O yüzden rekabetçi piyasalarda kendini ayakta tutabilmesi, ülkenin menfaatine. Vatandaşa bir şey olduğu zaman ilk imdada yetişen esnaf ve sanatkârlardır. Kredi kartıyla ürün satıyorsunuz. Kredi kartı dönüşünü sağlamanız için, o parayı kullanabileceğiniz zamanda, sattığınız üründeki kazancınız kadar banka komisyon kesiyor. Bu komisyon oranları düzenlenmeli. Öte yandan tüm araçların akaryakıtlarında, yatlardaki verilen fiyatla ticari araçlara verilen yakıt arasında fark var. Kamyonlara, kamyonetlere, taksilere… Özel araçları demiyorum, ticari araçlardan bahsediyorum. Yatlar veya tekneler özel şahısların. Şimdi bunlardaki indirim, aynı şekilde bu esnaf kitlesine verilse nihai tüketici bundan istifade edecek. Ama maalesef halen bunu düzeltemedik. Bahsettiğim düzenlemelerin yapılması esnaf için olmazsa olmaz” ifadelerini kullandı.

-“ESNAF VE SANATKARLAR TOPLUMUN HER ALANINDA KALICI İZ BIRAKIR”

Toplantıda konuşan Esnaf, Sanatkârlar ve Kooperatifçilik Genel Müdürü Taha Enes Şener ise, “Ticaret Bakanlığı olarak da, Genel Müdürlük olarak da toplumumuzun temel taşlarını oluşturan siz değerli esnafımızla birlikte, 2 milyon 260 bini aşkın esnaf ve sanatkârımıza, 82 birliğimizle, 13 federasyonumuzla ve çatı kuruluşumuz olan Konfederasyonumuza hep birlikte hizmet üretiyoruz. Esnaf ve sanatkârlar, sadece ekonomik kalkınmamıza katkı sağlamakla kalmayıp, aynı zamanda sosyal yaşamımıza değer katan, geleneklerimizi yaşatan ve yerel kültürümüzü sürdüren önemli figürler olarak toplumun her alanında kalıcı izler bırakmaktadır. Bu yönleriyle adeta ülkemizin bel kemiği niteliğinde olan esnaf ve sanatkârlarımızın korunması ve güçlenmesi için de devletimiz özel önem atfetmiş ve bu amaca yönelik tedbir ve desteği devamlı sağlamıştır” diye konuştu.

-“BU TOPLANTIDA ESNAFIN ÖNÜNÜ AÇACAK ÖNEMLİ KARARLAR ÇIKACAK”

İzmir ESOB Başkanı Yalçın Ata da söz alarak, “TESK’in tertiplediği istişare toplantısının son derece verimli geçtiğine, buradaki çalışmalarımızdan Türk esnaf ve sanatkârının önünü açacak önemli kararların çıkacağına gönülden inanıyorum” ifadelerini kullandı.

Manisa ESOB Başkanı Hasan Geriter de, “Bu toplantıda birlikte olmaktan büyük bir keyif aldığımı ve toplantının camiamız adına oldukça yararlı olduğuna inanıyorum” şeklinde konuştu.

Toplantının ardından yapılan değerlendirmede, bu tür bölgesel buluşmaların teşkilat içinde iletişimi güçlendirdiği ve sorunların yerinden çözümüne katkı sağladığı vurgulandı.

Okumaya devam et

Ekonomi

Golden Global, istikrarlı büyüyor

Golden Global Yatırım Bankası, 2025 yılının ilk çeyreğinde de sürdürülebilir büyüme vizyonuyla ülkemiz ekonomisine katkı sağlamaya devam etti.

AYHAN GONCA
SAMSUN
– Golden Global Yatırım Bankası, 2025 yılının ilk çeyreğinde aktif büyüklüğünü 2024 yılının aynı dönemine göre %51, 2024 yıl sonuna göre ise %8 oranında artırarak 17,2 milyar TL seviyesine çıkardı. Banka, bu dönemde 155 milyon TL net kâr elde etti ve ekonomiye toplamda 14,3 milyar TL finansman desteği sağladı.

Golden Global Yatırım Bankası, etkin bilanço yönetimi ve etkin iş stratejisi doğrultusunda 2025’in ilk çeyreğinde de yerel ve uluslararası piyasalarda paydaşlarına değer oluşturarak istikrarlı büyümesini sürdürdü. 31 Mart 2025 itibarıyla aktif büyüklüğünü 17,2 milyar TL’ye ulaştıran Golden Global Yatırım Bankası, aynı dönemde 155 milyon TL net kâr elde etti ve ekonomiye toplam 14,3 milyar TL finansman desteği sağladı.

155 MİLYON TL NET KÂR VE 14,3 MİLYAR TL FİNANSMAN DESTEĞİ İLE SÜRDÜRÜLEBİLİR BÜYÜME!

Golden Global Yatırım Bankası Genel Müdürü Yavuz Yeter “Küresel ekonomideki dalgalanmalar ve yurt içindeki makroekonomik gelişmeleri yakından takip ederken bu dinamik ortamda paydaşlarımıza değer katma misyonumuz doğrultusunda” çalışmalarına devam ettiklerini belirtti. Yeter, Golden Global Yatırım Bankası’nın etkin bilanço yönetimi, aktif ve pasif kalemler ile kâr kaynaklarını çeşitlendirme stratejisi sayesinde hızlı değişen piyasa koşullarında sürdürülebilir büyümesini devam ettirdiğini vurguladı.

Yeter, “Hızlı değişen yerel ve uluslararası ekonomik ve finansal dinamiklere zamanında ve doğru tepkiler vererek aktif büyüklüğümüzü 2024 yıl sonuna göre %8 oranında artışla 17,2 milyar TL’ye yükselttik. Net kârımız ise 155 milyon TL olarak gerçekleşti. Ekonomiye sağladığımız finansman desteği, nakdi kredilerde 2024 ilk çeyreğine göre %120 artışla 8,2 milyar TL, gayri nakdi kredilerde ise %54 artışla 6,1 milyar TL olmak üzere toplamda 14,3 milyar TL oldu.”

ULUSLARARASI FAİZSİZ FİNANS PİYASALARINDA ARTAN ETKİNLİK

Golden Global Yatırım Bankası Genel Müdürü Yavuz Yeter, faizsiz finans prensipleri çerçevesinde sermaye piyasalarının gelişimine katkı sağlama vizyonuyla kira sertifikası (sukuk) ihraçlarında düzenli ve istikrarlı büyümesine devam ettiklerini belirterek şunları söyledi:

“2024 yılında TL cinsinden 1,5 milyar TL ihraç tavanı kapsamında üç kira sertifikası ihraç ettik. Ayrıca, uluslararası sukuk programı çerçevesinde ABD doları ve avro cinsinde toplamda 6 milyar TL eş değerinde sukuk ihracı gerçekleştirdik. 2025 yılı itibarıyla ise, yabancı para cinsinde 30 milyon avro ile başladığımız ilk sukuk işlemimiz sonrasında 750 milyon TL tutarındaki kira sertifikası ihracımızı da yüksek bir yatırımcı talebiyle ve başarıyla tamamladık. 2025 yılı içinde, 5 milyar TL ihraç tavanı kapsamında nitelikli yatırımcılara yönelik kira sertifikası ihraçlarına devam edeceğiz.

Yavuz YeterGolden Global Yatırım Bankası’nın uluslararası iş birliklerine de dikkat çekerek: “13 Şubat 2025 tarihinde, TCMB’nin de kurucuları arasında yer aldığı The International Islamic Liquidity Management Corporation (IILM) Kısa Vadeli Sukuk Programı’nda ‘Piyasa Yapıcı’ bankalardan biri olarak önemli bir iş birliği gerçekleştirdik. Bu iş birliği, bankamızın uluslararası faizsiz finans piyasalarındaki etkinliğini pekiştirmektedir” dedi.

Okumaya devam et

Ekonomi

Samsun’da ekmek fiyatlarına Mahkeme freni: 10 TL’ye düşüyor

EDİTÖR:RÜMEYSA BULUT
SAMSUN –
Samsun Valiliği’nin, 12,5 TL’ye çıkarılan ekmek zammına yaptığı itiraz sonuç verdi. Mahkeme, valiliği haklı bularak zam kararını iptal etti.

Alınan kararla birlikte, 210 gramlık somun ekmek yeniden 10 TL’den satılacak. Samsun Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği (SESOB) Başkanı Hacı Eyüb Güler, mahkeme kararına uyacaklarını belirterek, “Yeniden toplanıp yeni bir fiyat talebinde bulunacağız” açıklamasında bulundu.

Yeni tarife belirlenene kadar, ekmekler eski fiyatından satışa sunulacak.

Okumaya devam et

Trendler

KÜNYE
Copyright © 2021 O Haber Neydi - Tüm Hakları Mahfuzdur.