Vizyon Kuyumcu
Connect with us

Asayiş

Fransa’da 2015 terör saldırılarının baş şüphelisi: “DEAŞ’ın askeriyim”

Fransa’nın başkenti Paris’te 13 Kasım 2015’te gerçekleştirilen terör saldırılarıyla ilgili tarihi davanın ilk gününde saldırganların hayatta kalan tek üyesi ve davanın baş şüphelisi olan Salah Abdeslam, kendisinin terör örgütü DEAŞ’ın askeri olduğunu ifade etti.

Fransa’nın başkenti Paris’te 13 Kasım 2015’te gerçekleştirilen terör saldırılarıyla ilgili tarihi dava 6 yıl sonra özel bir ağır ceza mahkemesinde bugün başladı. Davada 11’i tutuklu, 3’ü serbest, 6’sı gıyaben toplam 20 kişi yargılanacak. Davada tüm gözler saldırıyı gerçekleştiren ve saldırganların hayatta kalan tek üyesi olan Salah Abdeslam’a yöneldi. Abdeslam, duruşmanın ilk gününde tepki çeken açıklamalarda bulundu.

Mahkeme tarafından mesleği sorulan Abdeslam, kendisinin terör örgütü DEAŞ’ın askeri olduğunu söyleyerek, “Mesleğimi DEAŞ askeri olmak için terk ettim” dedi.

“Yeni ve doğrudan bir tehdit”

Bataclan saldırısından kurtulan 8 kişinin avukatı olan Victor Edou, Abdeslam’ın ifadesinin “çok şiddetli” olduğunu kaydederek, “Müvekkillerimden bazıları bu ifadeyi yeni ve doğrudan bir tehdit olarak algıladı. Bu ifadeyi duyduktan sonra pek iyi durumda değillerdi” ifadelerini kullandı. Edou, bazı müvekkillerinin ise Abdeslam’ın yorumlarına fazla önem vermemeye çalıştıklarını açıkladı.
Bataclan saldırısından kurtulan Thierry Mallet ise, “Şok olmak için daha fazlasına ihtiyacım var, korkmuyorum” ifadelerini kullandı.


Sanık Farid Kharkhach’ın duruşma sırasında bayılması üzerine mahkeme başkanı Jean-Louis Peries duruşmaya ara verdi. Sanığın avukatlarından biri, “Bunu rol olarak yapmıyor. Fark edilmek istemiyor. O zayıf biri” ifadelerini kullanırken, diğer avukatı ise müvekkilinin hapishanedeki durumunun kötü olduğunu aktardı.

“Köpek muamelesi görüyoruz”

Kharkhach’in bayılmasının ardından Abdeslam, “Biz burada köpek gibiyiz. 6 saatten fazladır köpek muamelesi görüyorum. Burası güzel, kameralar var ama kamera arkasında köpek muamelesi görüyoruz” diye bağırdı. Abdeslam mahkeme ve gözaltı koşullarından şikayet ederken, bir davacı “130 kişiyi öldürmeseydin” diye bağırarak cevap verdi.

Dava 9 ay sürecek

Bin 800 davacı, 330 avukat, 141 medya kuruluşunun katılımıyla başlayan tarihi davanın 9 ay sürmesi bekleniyor. 13 Eylül’den itibaren ilk tanıkların ifadesinin alınması planlanırken, 28 Eylül’den itibaren 5 haftalık sürede saldırılardan kurtulanların ve kurbanların yakınlarının bir kısmı ifade verebilecek. Kasım ayında ise mahkemede bulunan 14 sanık sorguya çekilecek.

Avukatlar davacıları nisan ayı başlarında savunmaya başlarken, sanıkların savunmasının ise 6-23 Mayıs tarihleri arasında yapılması planlanıyor. Bu aşamada mahkeme hükmünün 24 ve 25 Mayıs 2022 tarihlerinde verilmesi bekleniyor.
Davada 11’i tutuklu, 3’ü serbest, 6’sı gıyaben toplam 20 şahıs yargılanacak. Savcılık 12 sanık hakkında ömür boyu hapis cezası talep ederken, tüm gözler bu davanın en ünlü zanlısı ve saldırıyı gerçekleştiren saldırganların hayatta kalan tek üyesi olan Salah Abdeslam’da olacak. Salah Abdeslam, Muhammed Abrini, Muhammed Amri, Yassine Atar, Sofien Ayari, Osama Krayem, Muhammed Bakkali, Ali El Haddad Asufi, Adel Haddadi, Muhammed Usman, Farid Kharkhach tutuklu, adli kontrol altına olan Hamza Attou, Ali Oulkadi ve Abdullah Chouaa ise tutuksuz yargılanacak.
Sanık listesinde bulunan 6 kayıptan 5’i olan Ousama Atar, Fabien ve Jean-Michel Clain kardeşler, Omar Darif ve Obeida Aref Dibo’nun ise Irak ve Suriye’de öldüğü tahmin ediliyor. Sanıklardan Ahmed Dahmani de, aldığı 10 yıl hapis cezasını doldurmak için Türkiye’de cezaevinde yatıyor. Antalya’da 16 Kasım 2015’te yakalanan Dahmani’nin Paris saldırısından sadece birkaç saat sonra Antalya’ya gittiği belirlenmişti.

Eski Cumhurbaşkanı Hollande tanıklık yapacak

Tarihi davada dönemin Cumhurbaşkanı François Hollande 10 Kasım’da ve dönemin İçişleri Bakanı Bernard Cazeneuve 17 Kasım’da tanık olarak dinlenecek. Böylece Fransa tarihinde ilk kez bir cumhurbaşkanı bir terör davasında tanıklık yapacak.

Özel olarak bir mahkeme salonu inşa edildi

Herkesi ağırlayacak büyük kapasitede bir yer bulmanın zor olması nedeniyle İle de la Cite’de bulunan Paris’in eski adliye binasında yeni bir salon inşa edildi. 45 metre uzunluğunda ve 15 metre genişliğindeki “Büyük Dava” isimli salon, 550 koltuk kapasitesine sahip. Ek olarak bin ila bin 200 kişilik kapasitesi olan Temyiz Mahkemesi’nin yaklaşık 15 odası ise duruşmaları canlı izleyebilmek için kullanılacak. Fransa’da bugüne kadar hazırlanan en büyük duruşma salonu ve güvenlik önlemleri için ise 7,5 milyon euro masraf yapıldı.

Dava kayıt altında alınıyor

Ulusal Terörle Mücadele Savcılığının talebi üzerine dava ulusal arşivler için kayıt altına alınacak. Fransa’da kamuya açık oturumların herhangi bir görsel veya ses kaydı normalde yasak. Ancak 1985 tarihli bir yasa, eğer dava “tarihi adalet arşivlerinin oluşturulması için ilgi çekiciyse” bu kuralın dışına çıkmayı mümkün kılıyor. Ulusal arşivlerde saklanacak olan bu görüntüler dava bittikten sonra araştırmacılar tarafından izlenilebilecek ancak görüntülerin yayılması ancak 50 yıl içinde mümkün olacak.

Melike Yazır

Yorum yapmak için tıklayın

Cevap bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

Asayiş

Arazi anlaşmazlığında 2 komşusunu öldürüp, 1’ini de yaralayan sanığa 53 yıl hapis

Bartın’da, Akbaba köyünde arazi anlaşmazlığı nedeniyle çıkan kavgada, pompalı tüfekle 2 komşusunu öldürüp 1’ini de yaraladığı suçlamasıyla tutuklu yargılanan Aydın Ergün (62), karar duruşmasında yaptığı savunmada, “Beni darbederek, dizlerimin üzerine çökertip ‘Öldürün bunu atın’ diye bağırdılar. Kendimi savunmak için son noktada canımdan vazgeçerek, korkutma amaçlı bir iki el ateş ettim. Bu arada elimi Musa kaptığından boğuşmalar esnasında olay gerçekleşti” dedi. Mahkeme heyeti, Ergün’ün olayı haksız tahrik altında gerçekleştirdiği gerekçesiyle cezada alt sınırdan indirim uygulayarak 53 yıl 3 ay hapis cezasına çarptırılmasına hükmetti.

Ayhan ACAR
BARTIN-Olay, 2022 Eylül ayında Akbaba köyünde meydana geldi. Köyde yaşayan Aydın Ergün, arazi anlaşmazlığı nedeniyle aralarında husumet olan komşuları Mustafa Akçora (52), eşi Fatma Akçora (55) ve kardeşi Musa Akçora (43) ile evinin önünde karşılaşınca tartışma çıktı. Tartışmanın kısa sürede kavgaya dönüşmesiyle Ergün, evden getirdiği pompalı tüfekle Mustafa Akçora ile eşi ve kardeşinin baş ve göğüs bölümlerine ateş etti. Saldırıda Fatma ve Musa Akçora hayatını kaybetti, Mustafa Akçora ise ağır yaralandı. Aydın Ergün, tutuklanarak cezaevine gönderildi.

Ergün hakkında Bartın Ağır Ceza Mahkemesi’nde ‘Kasten öldürme’ suçlamasıyla 2 kez müebbet hapis istemiyle dava açıldı. Olayla ilgili davanın 8’inci duruşması Bartın Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Karar duruşmasına, tutuklu sanık Aydın Ergün, taraf yakınları ve avukatları katıldı. Duruşmada müşteki olarak bulunan Musa Akçora’nın kızı Nazan Akçora, Aydın Ergün’ün ağır şekilde cezalandırılmasını istedi. Sanık avukatı ise müvekkiline olay sırasında 5 kişinin saldırdığını, müvekkilinin öldürme kastının olmadığını söyleyerek, eylemin meşru müdafaa sınırlarında kaldığını belirtip, tahliye istedi.

‘5 KİŞİ SALDIRDIĞINDA HAVAYA ATEŞ ETTİM, HER ŞEY ONDAN SONRA OLDU’

Mahkeme başkanını son sözlerini sorduğu sanık Aydın Ergün, “Olay günü kasten 5 kişi beni öldürmek üzere canice darbettiler. Ben 64 yaşındayım, 5 insan benim kapıma gelip beni çekiştirerek ve beni darbettikleri sırada kendimi savunmak için dermanım kalmamıştı. Ben şeker ve prostat hastasıyım. Beni darbederek, dizlerimin üzerine çökertip ‘Öldürün bunu atın’ diye bağırdılar. Sonra kendimi savunmak için son noktada canımdan vazgeçerek, olayı önlemek için silahımı havaya ateşlemek ve korkutma amaçlı bir iki el ateş ettim. Bu arada elimi Musa kaptığından o arada boğuşmalar esnasında olaylar gerçekleşti. Ben yüce adaletimize sığınarak, güvenerek, sizlerin vereceği karara saygı duyuyorum. Boynum kıldan incedir” dedi.

MAHKEME HEYETİ, HAKSIZ TAHRİK İNDİRİMİNİ ALT SINIRDAN UYGULADI

Mahkeme heyeti daha sonra kararı açıklayarak olayın meşru müdafaa sınırlarında kalmadığını belirterek, olayın vahameti, sanığın pişmanlığının yeterli görülmemesi ve olayın toplumda uyandırdığı infiali değerlendirerek takdiri indirimi uygulamadı. Mahkeme, haksız tahrik indiriminin ise alt sınırdan uygulandığını açıklayarak, Musa Akçora’ya yönelik kasten öldürme eylemi için 18 yıl, Fatma Akçora’ya yönelik öldürme eylemi için 24 yıl, Mustafa Akçora’ya yönelik eylemin de öldürmeye teşebbüs olarak değerlendirilerek 11 yıl 3 ay olmak üzere toplam 53 yıl 3 ay hapis cezasına hükmetti.

Sanığın tutukluluk halinin devamına karar verilirken, kararın açıklanmasının ardından sanık yakınları mahkeme salonunda ağladı.

Okumaya devam et

Asayiş

Beylikdüzü’nde hastane odasında hemşire ölü bulundu

Beylikdüzü‘nde bir hastanenin yoğun bakımında yatan dedesinin yanında refakatçi olarak kalan 24 yaşındaki hemşire Selen Bilgin hastanedeki bir odada ölü olarak bulundu. Selen Bilgin’in, erkek arkadaşı olduğu öğrenilen Doktor Fatih A. tarafından koluna enjekte edilen ilaç sonrasında hayatını kaybettiği iddia edildi. Adliyeye sevk edilen Doktor Fatih A. adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.

 Oğuzhan UYSAL- Vehbi Demir
İSTANBUL-Olay, geçtiğimiz hafta Beylikdüzü‘nde özel bir hastanede meydana geldi. Bir hastanede hemşire olarak çalışan Selen Bilgin (24), başka bir özel hastanenin yoğun bakımında kalan dedesinin yanına refakatçi olarak gitti. İddiaya göre hastanenin yoğun bakım doktoru olan Fatih A. ile hemşire Selen Bilgin’in bir süredir arkadaş oldukları öğrenildi. Genç hemşire Selen Bilgin, pazartesi sabaha karşı hastanedeki bir odada hareketsiz şekilde bulundu. Hemşire Bilgin, hastanede yapılan bütün müdahalelere rağmen kurtarılamayarak hayatını kaybetti.

İLAÇ DOKTORUN CEBİNDEN ÇIKTI

Şüpheli olarak değerlendirilen ölüm için başlatılan soruşturma kapsamında Cumhuriyet savcısı olay yerinde inceleme yaptı. Hemşire Selen Bilgin’in koluna enjekte edildiği iddia edilen ilaç odada bulunamadı. Yapılan incelemenin ardından ilacın ampulü Doktor Fatih A.’nın cebinde bulundu.

“SABAH SELEN’İN YÜZÜ MORARMIŞTI”

İfadesi alınan Doktor Fatih A. Selen Bilgin’le arkadaş olduklarını ve aralarında ilişki olduğunu ifade ederek, olay gecesi başı ağrıdığı için ağrı kesici ilacı damar yolu açarak verdiğini söyledi. Sabah uyandığında Selen’i yüzü morarmış olarak bulduğunu iddia eden Doktor Fatih A., ameliyat öncesi kullanılan ilacı ise Selen’in enjekte ettiğini söyledi.

SAVCI TUTUKLAMA TALEP ETTİ, MAHKEME SERBEST BIRAKTI

Şüpheli olarak ifadesi alınan Doktor Fatih A. tutuklama talebiyle nöbetçi sulh ceza hakimliğine sevk edildi. Sulh ceza hakimliği Doktor Fatih A. hakkında adli kontrol tedbiri uygulayarak serbest bırakılmasına karar verdi.(DHA)

Okumaya devam et

Asayiş

Pençe- Kaplan Operasyonu bölgesinde silah kazası sonucu 1 asker şehit oldu

Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, Pençe- Kaplan Operasyonu bölgesinde, silah kazası sonucu Piyade Sözleşmeli Onbaşı Recep Kabala’nın şehit olduğunu bildirdi.

ANKARA-Güler, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, silah kazası sonucu Piyade Sözleşmeli Onbaşı Recep Kabala’nın şehit olduğunu bildirdi. Bakan Güler, “Kahraman silah arkadaşımız, 17 Mayıs 2024 tarihinde şehit olmuştur. Kahraman şehidimize şahsım ve Milli Savunma Bakanlığı mensupları adına Allah’tan rahmet; kederli ailesine ve asil milletimize başsağlığı ve sabır dilerim” dedi.(DHA)

Okumaya devam et

Trendler

KÜNYE
Copyright © 2021 O Haber Neydi - Tüm Hakları Mahfuzdur.