Vizyon Kuyumcu
Connect with us

Genel

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Deprem yaşanan 10 ilimizi kapsayan ve 3 ay sürecek OHAL ilan etme kararı aldık

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Anayasanın 119. maddesinin bize verdiği yetkiye dayanarak OHAL ilan etme kararı aldık. Deprem yaşanan 10 ilimizi kapsayan ve 3 ay sürecek OHAL kararıyla ilgili Cumhurbaşkanlığı ve Meclis süreçlerini hızla tamamlayacağız” dedi.

Huzeyfe Tarık Yaman – Yunus Emre Aytekin
ANKARA-
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Devlet Bilgi Koordinasyon Merkezi’nde Kahramanmaraş merkezli depremlerle ilgili açıklama yaptı. İlki dün saat 04.17’de merkez üssü Pazarcık olan 7,7, ikincisi merkez üssü Elbistan olan saat 13.24’teki 7,6 büyüklüğündeki iki depremin yaklaşık 13,5 milyon vatandaşın yaşadığı 10 ilde büyük yıkıma yol açtığını belirten Erdoğan, depremlerin uzmanlarca birbirinden bağımsız, ancak birbirini tetikleyen ve dünyada örneği olmayan yer hareketleri olarak tarif edildiğini belirtti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, her iki depremin geniş bir alanda geniş bir yıkıma sebebiyet verdiğini kaydederek, “Sadece cumhuriyet tarihimizin değil, coğrafyamızın ve dünyanın en büyük felaketlerinden biriyle karşı karşıyayız. Devletimiz tüm kurumları, kuruluşları, personeli, aracı, gereci, imkanlarıyla depremin ilk anından itibaren seferberlik ruhuyla felaket bölgelerinde çalışmaya başlamıştır” diye konuştu.

“Devletimizin tüm imkanlarını kullanarak arama kurtarma çalışmalarını hızla sürdürüyoruz”

Depremin etkisini göz önüne alarak Türkiye’deki uzman personele ve araçlara hemen bölgeye hareket etme talimatı verdiklerini hatırlatan Erdoğan, “Hava şartlarının çıkardığı zorluklara rağmen ekiplerimiz felaket bölgesine ulaşmak ve çalışmalara katılmak için fedakarca mücadele etmiştir. Çok sayıda artçı sarsıntının hasar gören binalarda ortaya çıkardığı tehlikeler de çalışmaları olumsuz yönde etkiliyor. Şartların zorluğuna bakmadan, devletimizin tüm imkanlarını kullanarak vatandaşlarımızın ve gönüllülerin de desteğiyle arama kurtarma çalışmalarını hızla sürdürüyoruz” dedi.

“Şu ana kadar 54 bin çadır, 102 bin yatak bölgeye gönderildi”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, arama kurtarma çalışmalarına ilişkin şunları aktardı:
“Halihazırda 53 bin 317 arama kurtarma görevlimiz ile destek personelimiz enkaz bölgesinde çalışıyor, yurt içinden ve dışından gelen ilave ekiplerle bu sayı her geçen saat artıyor. Çok daha fazla kamu görevlisi, STK görevlisi ve gönüllü de yardım çalışmalarında yer alıyor. Depremden kurtulan felaketzedelerin barınmadan geleceğe, yiyecekten ısınmaya kadar tüm ihtiyaçlarını karşılamaya yönelik tedbirleri de adım adım hayata geçiriyoruz. Şu ana kadar 54 bin çadır, 102 bin yatak ve diğer ihtiyaç malzemeleri afetzedelere ulaştırılmak üzere bölgeye gönderildi.”

“İlk etapta hemen 100 milyar liralık bir kaynağı kurumlarımızın emrine tahsis ettik”

Depremin yaşandığı her ile mevcut yöneticilerin desteklenmesi için ilave vali ve kaymakamlar görevlendirildiğini söyleyen Erdoğan, 81 il kamu kurumları yöneticilerinin kendi şehirlerinde deprem bölgesiyle ilgili yürütülecek çalışmalar konusunda yoğun bir gayret içerisinde olduğunu anlatarak, “Ayrıca her ilimizde bir bakanımız, yürütülen faaliyetlere nezaret ediyor. Cumhurbaşkanı Yardımcımız Fuat Oktay da AFAD Merkezinde çalışmalarını koordinasyonlu yürütüyor. Biz de sahadaki arkadaşlarımızla sürekli irtibat içinde Cumhurbaşkanlığı Kriz Merkezi üzerinden gelişmeleri anbean takip ederek gereken müdahaleleri yapıyoruz. Acil yardım ve destek faaliyetleri için ilk etapta hemen 100 milyar liralık bir kaynağı kurumlarımızın emrine tahsis ettik” ifadelerini kullandı.

“Bölgedeki havalimanlarımızın bir kısmını sadece yardım uçuşlarına tahsis ettik”

Ulaşım ve iletişim hatlarının açık tutulmasının hayati öneme sahip olduğunu vurgulayan Erdoğan, “Çetin kış şartları sebebiyle deprem bölgesine arama kurtarma ekip ve ekipmanlarıyla yardım malzemelerinin ulaştırılmasında halen zorluklar yaşanıyor. Bunun için zorunlu olmadıkça kimsenin deprem bölgesine giden ve deprem bölgesi içindeki yolları kullanmamasını, telefon görüşmelerinin de acil ihtiyaçlar dışında yapılmaması gerektiğini tekrar hatırlatıyorum. Bölgedeki havalimanlarımızın bir kısmını sadece yardım uçuşlarına tahsis ettik” diye konuştu.

“Deniz Kuvvetlerimizin 10 gemisi, Hava Kuvvetlerimizin 54 yüksek kapasiteli kargo uçağı nakli çalışmalarda yer alıyor”

Deprem bölgelerine bine yakın ambulans, 241 UMKE timi ve 2 ambulans uçak dahil toplamda 5 bin sağlık personeli aktarıldığını bildiren Erdoğan, vatandaşların ihtiyaç halinde stokların güçlü tutulmasını sağlamak için kan bağışı yaptığını hatırlatarak, şunları kaydetti:

“İçişleri Bakanlığımıza ve Türk Silahlı Kuvvetlerimize (TSK) mensup olarak güvenlik güçlerimizden çok sayıda personel arama kurtarma çalışmalarında görevlendirildi. TSK, kara unsurlarındaki binlerce personelinin yanı sıra Deniz Kuvvetlerimizin 10 gemisi, Hava Kuvvetlerimizin 54 yüksek kapasiteli kargo uçağı dahil, tüm imkanlarıyla arama kurtarma, tahliye ve yardım malzemelerinin nakli çalışmalarında yer almaktadır. Emniyet Teşkilatımız tüm unsurlarıyla zaten sahadadır. Jandarmamız, binlerce uzman personelinin yanı sıra 26 kargo uçağıyla, Sahil Güvenlik Komutanlığımız gemi ve botlarıyla afet bölgesinin her yerinde görev başındadır. Güvenlik korucularımız da bu çalışmalara aktif olarak katılmaktadır. Depremin geniş bir alana yayılan etkilerini daha hızlı ve detaylı tespiti için İHA’larımızı da devreye aldık. Ülkemizin dört bir yanından arama kurtarma eğitimi ve donanımı olan binlerce gönüllümüz AFAD’ın koordinasyonun da bölgeye akın etmektedir.”

STK’ların depremin ilk anından itibaren gösterdikleri gayretin yakın şahidi olduklarını belirten Erdoğan, “Bakanlıklarımıza bağlı birimlere ilave olarak, parti ayrımı gözetmeksizin tüm belediyelerimiz ellerindeki araç, gereçleri ve yardım malzemelerini bölgeye göndermektedir. Altyapının yeniden ayağa kaldırılmasında yer alacak binlerce iş makinesi, ülkemizin dört bir yanından bölgeye doğru hareket halindedir” açıklamasını yaptı.

Yorum yapmak için tıklayın

Cevap bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

Asayiş

MSB: 3 terörist etkisiz hale getirildi

Milli Savunma Bakanlığı (MSB), Irak’ın kuzeyindeki Pençe-Kilit Operasyonu ve Hakurk bölgelerinde 3 PKK’lı teröristin etkisiz hale getirildiğini açıkladı.

ANKARA-Bakanlığın sosyal medya hesabından yapılan açıklamada, “Terör yuvalarına kilit vurmaya devam ediyoruz! Kahraman Türk Silahlı Kuvvetlerimiz, Irak’ın kuzeyindeki Pençe-Kilit Operasyonu ve Hakurk bölgelerinde tespit ettiği 3 PKK’lı teröristi etkisiz hale getirdi” denildi.(DHA)

Okumaya devam et

Genel

Bakan Fidan’dan İran için taziye mesajı

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi ve Dışişleri Bakanı Hüseyin Emir Abdullahiyan’ın helikopter kazasında hayatlarını kaybetmesiyle ilgili taziye mesajı yayımladı.

ANKARA-Bakan Fidan, “İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi ve Dışişleri Bakanı Hüseyin Emir Abdullahiyan’ın vefat haberi bizleri derinden üzdü. Dost ve kardeş İran halkının derin acısını paylaşıyor, hayatlarını kaybedenlere Allah’tan rahmet, kederli ailelerine başsağlığı diliyorum. Bölgemizin içinde bulunduğu kritik dönemde kendisiyle yakın mesai yapma fırsatı bulduğum Abdullahiyan’ın ülkelerimiz arasındaki ikili ilişkileri daha da güçlendirmeye yönelik katkılarını hayırla yad ediyorum” ifadelerini kullandı.(DHA)

Okumaya devam et

Genel

Başörtülü hakimler için ‘reddi hakim’ talebinde bulunan avukat hakkında suç duyurusu

Ankara 1’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen bir uyuşturucu davası duruşmasında sanık avukatı Alperen D.’nin, mahkeme heyetindeki başkan ve üye hakimin başörtülü olması sebebiyle reddi hakim talebinde bulunmasına, mahkeme başkanı tarafından suç duyurusunda bulunuldu. Suç duyurusunda ‘İnancının gereği ve bir yansıması olarak başörtüsü takan tüm kadınlara karşı gerçekleştirdiği bu hareketi kabul etmek ve sindirmek mümkün değildir’ ifadeleri yer aldı.

EDA KOÇ
ANKARA-Ankara 1’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde sanıklar Ufuk A. ve Serdar B., geçen 14 Mayıs’ta ‘uyuşturucu ticareti yapmak’ suçundan yargılandıkları davada hakim karşısına çıktı. Sanık Serdar B.’nin avukatı Alperen D., reddi hakim talebinde bulundu. Avukat Alperen D., “Türkiye Cumhuriyeti laik bir hukuk devletidir. Anayasada mahkemenin bağımsızlığı teminat altına alınmıştır. Dini simgelerle görev yapan mahkeme başkanı ve üyesini reddediyorum” dedi.

Avukat Alperen D. ayrıca, “Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi ve Anayasa Mahkemesi dini simgelerle görev yapmasına ilişkin herhangi bir içtihatta bulunmamıştır. CMK 25 ve devamında gerekçeleri yazılı olarak bildireceğim. Hakimin reddi talebinin reddi halinde mahkeme heyetinin kendiliğinden dosyadan çekilmesini talep ediyorum. Müvekkilin sorgusunun akabinde alınmasını istiyorum” demiş ve yargılama mahkeme başkanı tarafından durdurulmuştu. Olayın ardından Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, konuya ilişkin yaptığı açıklamada, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından Avukat Alperen D. hakkında soruşturma başlatıldığını duyurmuştu.

‘HERKES VİCDAN, DİNİ İNANÇ VE KANAAT HÜRRİYETİNE SAHİPTİR’

Mahkeme başkanı ve üye hakimin ‘başörtülü’ olması sebebiyle reddi hakim talebinde bulunan Avukat Alperen D. hakkında, mahkeme başkanı, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda, Ankara Barosu’da da şikayette bulundu. Konuya ilişkin Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına sunulan suç duyurusunda, 1982 tarihli Türkiye Cumhuriyeti Anayasası işaret edilerek, “‘Herkes vicdan, dini inanç ve kanaat hürriyetine sahiptir’ ve ‘kimse dini inanç ve kanaatlerinden dolayı kınanamaz ve suçlanamaz.’ Yürürlükte olan kanunlarda ve ‘Kılık Kıyafet Yönetmeliği’nde kamu kurumlarında ve bir kamu kurumu olan adliyelerde başörtüsünün yasaklılığına dair yasal bir düzenleme bulunmamaktadır” ifadelerine yer verildi.

‘BU DAVRANIŞA GÖZ YUMMANIN BENZER DAVRANIŞLARIN ÖNÜNÜ AÇMASI MUHTEMEL’

Avukat Alperen D.’nin reddi hakim talebinin, din ve vicdan hürriyetine aykırı bir durum olduğu kaydedilen suç duyurusunda, “Avukat Alperen D.’nin pek çok kişinin önünde inancının gereği ve bir yansıması olarak başörtüsü takan tüm kadınlara karşı gerçekleştirdiği bu hareketi kabul etmek ve sindirmek mümkün değildir. Bu davranışa göz yummanın veya görmezden gelmenin benzer davranışlarla karşılaşılmasının önünü açması muhtemeldir” beyanları yer aldı.

Hazırlanan dilekçede Avukat Alperen D. hakkında ‘Kamu görevlisine görevinden dolayı hakaret’, ‘Halkı kin ve düşmanlığa tahrik veya aşağılamak’ ve ‘Haksız gerekçe ile hakimleri reddetme ve bu sebeple davanın bilerek ve isteyerek gereksiz yere uzamasına neden olması ile görevi kötüye kullanma’ suçlarından Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca dava açılması talep edildi.

Ankara Barosu Başkanlığı’na sunulan dilekçede ise “Avukat Alperen D. hakkında bu davranışı ve avukatlık mesleğine yakışmayan duruşmadaki hal ve tavırları sebebiyle disiplin işlemlerinin yapılması hususunda gereğinin takdir ve ifası Baro Başkanlığı’nızdan rica olunur” diye belirtildi.(DHA)

Okumaya devam et

Trendler

KÜNYE
Copyright © 2021 O Haber Neydi - Tüm Hakları Mahfuzdur.