Vizyon Kuyumcu
Connect with us

Ekonomi

Sigortalı çalışan sayısı 866 bin arttı

TEPAV’ın açıklamasına göre, son bir yılda sigortalı ücretli çalışan sayısı 866 bin arttı, kadın istihdamının payı ise geriledi. Şubat ayında sigortalı çalışan sayısı yıllık olarak yüzde 5,3 oranında artarak 21,1 milyon olarak gerçekleşti.

Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı (TEPAV) istihdam izleme bülteni Şubat 2021 verilerine göre, Şubat ayında sigortalı çalışan sayısı yıllık olarak yüzde 5,3 oranında artarak 21,1 milyon olarak gerçekleşti. Son bir yılda sigortalı ücretli çalışan sayısı 866 bin arttı, kadın istihdamının payı ise geriledi. Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) verilerine göre, toplam sigortalı çalışanların yüzde 71,3’ünü oluşturan sigortalı ücretli çalışan grupta (4/a) artış yüzde 6,1 olurken, esnaf-çiftçi grubunda (4/b) değişimlere bakıldığında, esnaf sayısında yüzde 9 artış, çiftçi sayısında ise yüzde 4,3 düşüş görüldü. Kamu sektöründe sigortalı çalışan (4/c) sayısındaki artış ise yüzde 0,9 olarak gerçekleşti.

Ana sektörlerin üçte birinde istihdam yıllık olarak gerilerken, bu sektörler Covid-19 salgınından en fazla etkilenen ve Nisan 2020’den itibaren istihdamının daraldığı faaliyet kolları oldu. Şubat 2021’de konaklama ve yiyecekte yüzde 10,8; kültür, sanat, eğlence, dinlence ve sporda yüzde 8,7 düzeyinde yıllık düşüşler gerçekleşti. Ayrıca, idari ve destek hizmet faaliyetleri (yüzde 12,1) ve eğitim (yüzde 3,5) sektörlerinde de Nisan-Mayıs 2020 dönemine benzer bir daralma yaşandı. Diğer taraftan, ev içi hizmetlerin içerildiği hane halklarının işveren olarak faaliyeti sektörü yüzde 39,5 oranındaki gerileme ile istihdamı pandemiden en olumsuz etkilenen sektör oldu.

2020 yılının ikinci yarısında toparlanma gösteren sektörlerde ise istihdam artışları hızlanarak devam ediyor. Şubat 2021’de tarım, ormancılık ve balıkçılıkta yüzde 14,3, imalatta yüzde 8,9, inşaatta yüzde 21,2 ve toptan ve perakende ticaret sektörlerinde yüzde 6 oranında istihdam artışları gerçekleşti. Pandemi nedeniyle önem kazanan insan sağlığı ve sosyal hizmetler sektöründe de yüksek oranlı (yüzde 40,9) istihdam artışları sürüyor. Kadın istihdamının toplam istihdam içindeki payı geçen yıla göre gerilerken, sigortalı kadın çalışan sayısı geçen yıla göre 210 bin arttı ancak, 2020 yılı Şubat ayında yüzde 31,3 olan sigortalı kadın çalışan sayısının toplam istihdam içindeki payı 30,9’a geriledi. Ayrıca, pandeminin ikinci dalgasına yönelik kısıtlayıcı önlemlerin alınmaya başlamasıyla kadın çalışan sayısının düşüş gösterdiği ve Ekim 2020’den bu yana daralmanın yaklaşık 50 bin düzeyine ulaştığı görüldü.

Son bir yılda işyeri sayısı 67 sektörde arttı. Şubat 2021’de Türkiye genelinde faaliyet gösteren işyeri sayısı yüzde 4,7 (88 bin) artarak 1 milyon 966 bin oldu. 22 bin artış ile bina inşaatı sektörü işyeri sayısı en fazla artan sektör oldu. Bu sektörü, perakende ticaret, ev hizmetlerinde 10 günden fazla çalışanlar ve toptan ticaret sektörleri izledi. İşyeri sayısı en hızlı artan sektör yüzde 50,4 ile posta ve kurye faaliyetleri sektörü oldu. Salgında faaliyeti yoğunlaşan eczacılık ve eczacılığa ilişkin malzeme imalatı, yatılı bakım faaliyetleri ya da posta ve kurye faaliyetleri gibi sektörlerde işyeri sayılarının yüksek artış eğilimlerinin korunduğu görüldü.

Yorum yapmak için tıklayın

Cevap bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

Ekonomi

Merkez Bankası’nın faiz kararına ilişkin değerlendirme

Merkez Bankası Para Politikası Kurulu dün politika faizini yüzde 25’ten 500 baz puan artışla yüzde 30’a çıkardı. Faiz kararını değerlendiren Prof. Dr. Hayri Kozanoğlu, yıl sonuna kadar faizin yüzde 40 seviyesine yükseltileceğini öngördü.

İSTANBUL-
Merkez Bankası, Eylül ayında politika faizini yüzde 25’ten 500 baz puan artışla yüzde 30’a çıkarttı. Altınbaş Üniversitesi İşletme Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hayri Kozanoğlu Merkez Bankası’nın politika faizi artışını değerlendirdi. Merkez Bankası’nın 2023’ün kalan üç toplantısında faiz artışlarını sürdürüp, muhtemelen yılı yüzde 40 civarında bir politika faiziyle kapatacak izlenimini verdiğini söyleyen Prof. Dr. Hayri Kozanoğlu “Böylelikle politika faizinin 2024 yılı beklenen enflasyonun üzerine çıkıp, en azından kâğıt üzerinde pozitif bölgeye geçmiş olacağını öngörüyorum. Karar metninde enflasyonun yıl sonunda tahmin aralığının üst sınırına yakın seyredecek. Bu oranın Temmuz ayı Enflasyon Raporu’nda yüzde 62 olarak belirtildi. Yılın ilk 8 ayında tüketici enflasyonu yüzde 43,06 olarak gerçekleşti, Eylül enflasyonunun da yüzde 5 civarında gelmesi bekleniyor. Bu durumda 2022 Aralık ayına göre tüketici fiyatları yüzde 50 artacak. Yılın son üç ayı için yüzde 8 bir enflasyon payı kalacak ki, yüzde 62 hedefi bu koşullarda gerçekçi görünmüyor. Aylık yüzde 4’lük bir enflasyon yıl sonu tüketici fiyat artışlarını yüzde 69’a taşıyacak” dedi.

“Kredi kartı aylık faizleri yüzde 3’ü aşar”

Faizlerin yükselmesiyle kredi kartı faizlerinin de artacağını vurgulayan Kozanoğlu, “Aylık faiz yüzde 3’ü aşacak. İhtiyaç kredisi faizlerinin de yüzde 60’ı buldu. 28 Mayıs seçimlerinde reel geliri düşse de uygun borçlanma koşulları nedeniyle kredi kartı ve tüketici harcamaları sayesinde hayat pahalılığını o denli şiddetli hissetmeyen kesimler için de hem yaşam zorlaşacak, hem de makro anlamda halkın mal ve hizmetlere talebi gerileyecek. Şöyle ki, 8 Eylül itibarıyla bireysel kredi kartı harcamaları yüzde 182 artışla 925 milyar lirayı bulmuştu. İhtiyaç kredileri de yüzde 60 artışla 903 milyar liraya ulaşmıştı. Demek ki kredi kartlarına takla attırarak, ihtiyaç kredisi-kredi kartı limitlerini zorlayarak çetin geçim koşullarına katlanmak da artık imkânsız hale geliyor” diye konuştu.

“Petrol fiyatlarının yüksek seyri 2024’te öngörülen 86,7 dolar ortalama fiyatın aşılabileceği kuşkusunu oluşturuyor”

OVP’de 2024 yılı büyümesinin yüzde 4 tahmin edildiğine işaret eden Kozanoğlu, “Enflasyonun yüzde 70 civarından yüzde 33’e kadar gerilemesi ancak talepte keskin bir zayıflamayla olanaklı. Bu durumda da, yüzde 4 büyüme hedefinin tutturulması iyice zor. 2024 cari açığının da OVP’de 34,7 milyar dolar bekleniyor. 2023’ün ilk 7 ayında tüketim malları ithalatı bir önceki yıla göre 10 milyar dolar artışla 25 milyar doları bulmuştu. Uygun borçlanma koşullarına ve düşük kura bağlı olarak kamçılanan bu eğilim, 2024’te büyük olasılıkla dizginlenir. Ancak petrol fiyatlarının yüksek seyri 2024’te öngörülen 86,7 dolar ortalama fiyatın aşılabileceği kuşkusunu oluşturuyor” şeklinde konuştu.

Okumaya devam et

Ekonomi

Serbest piyasada döviz fiyatları

Dolar 27,1380 liradan, euro ise 28,9080 liradan güne başladı.

İSTANBUL-
İstanbul Kapalıçarşı’da 27,1360 liradan alınan dolar 27,1380 liradan, 28,9060 liradan alınan euro ise 28,9080 liradan satılıyor. Son kapanışta dolar 27,03 liradan, euro ise 28,99 liradan satılmıştı.

Okumaya devam et

Ekonomi

Konuta ulaşım giderek zorlaşıyor

Türkiye genelinde konut imarlı yeni arsaların üretilememesi, kentsel dönüşüm çalışmalarının istenen hızda ilerlememesi, inşaat maliyetlerinin artması ve uygun faizli kredilerin yok denecek kadar az olmasının konut alımını giderek zorlaştırdığını belirten gayrimenkul sektörü temsilcileri, çözümün yine krediye ulaşımın kolaylaşmasından geçtiğini söyledi.

BURSA-
Gayrimenkul sektöründeki gelişmeler hız kesmeden sürüyor. Her geçen gün sektörü etkileyen hadiselere bir yenisi ekleniyor. Bunların başında Türkiye genelinde konut imarlı yeni arsaların üretilememesi, kentsel dönüşüm çalışmalarının istenen hızda ilerleyememesi, inşaat maliyetlerinin artması, uygun faizli kredilerin yok denecek kadar az olması geliyor.

Son 5 yılın en düşük 8 aylık konut satışlarının yaşandığı bir atmosferde sektör temsilcileriyse çözümü konut kredisine ulaşımda yaşanan zorluğun ortadan kalkmasında buluyor. Elfi Gayrimenkul Kurucusu ve Broker’ı Özkan Aydemir, yeni veya ikinci el konut almak isteyenlerin, uzun vadeli ve uygun faizli krediyi bulmakta zorlandığı için taleplerde ciddi bir düşüşün söz konusu olduğunu dile getirdi.

Sektörün hareketlenmesi için uygun faizli kredi imkanı sunulması gerektiğine işaret eden Özkan Aydemir, KDV oranlarında da düzenlemeye gidilmesi önerisinde bulundu. Piyasadaki arz talep dengesinin yeniden kurulması için kredi konusunun çözülmesinin önemine değinen Aydemir, konut kredilerindeki faizin düşürülmesi ve ev almak isteyenlerin bu kredilere ulaşması şu anki sektörün canlanması için hayati önemde olduğunu yineledi.

Uzun bir süre gayrimenkul sektörü piyasasının belirleyicisinin satıcı olduğunu, artık bu durumun alıcı lehine değiştiğini belirten Aydemir, “İnşaat firmalarının takas yöntemini devreye aldığını biliyoruz. Ya da kendi finansman yöntemlerini oluşturdular. Bu giderek artıyor. Müteahhit firmalar çareyi burada arıyorlar. Hal böyleyken satıcının rolleri dağıttığı bir gayrimenkul piyasasından alıcının karar verici mekanizmanın başına geçtiği bir piyasaya doğru evrildik” diye konuştu.

Okumaya devam et

Trendler

KÜNYE
Copyright © 2021 O Haber Neydi - Tüm Hakları Mahfuzdur.