Vizyon Kuyumcu
Connect with us

Çevre

Miniklerin ‘Sıfır Atık’ defilesi büyük alkış aldı

 Atakum Belediyesi, Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü ve AtaÇocuk Anaokulu iş birliği ile Çevre Haftası kapsamında ‘Sıfır Atık’ farkındalığına dikkat çekmek için atık materyallerden sergi ve defile gerçekleştirildi. Başkan Deveci, “Sıfır Atık Projesi olmazsa olmaz projemiz. Atıklarımızı kaynakta ayrıştıracağız. Onlardan değer elde edeceğiz” dedi.


Atakum Belediyesi, Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü ve AtaÇocuk Anaokulu iş birliği ile Çevre Haftası kapsamında etkinlik düzenlendi. Çobanlı İskelesi’nde gerçekleşen etkinlikte minikler atık materyallerle hayal güçlerini konuşturdukları bir sergi ve defile gerçekleştirdi. Defilede, atık ürünlerden yapılan elbiseler, astronot kıyafetleri, arabalar, şapkalar büyük alkış aldı. Miniklerin ‘Sıfır Atık’ duyarlılığı mesajı verdiği programa Atakum Belediye Başkanı Av. Cemil Deveci, Çevre ve Şehircilik İl Müdürü Ömer Bolat başta olmak üzere çok sayıda yurttaş katıldı.

“Yeni nesille başarıya ulaşıyoruz”


Çevre Günü’nün temel mantığının gelecek nesillere çevre bilinci aşılamak ve çevreyi lafla değil fiili olarak korumak için yeni nesiller yetiştirmek olduğunu kaydeden Çevre ve Şehircilik İl Müdürü Ömer Bolat, “Modernleşen hayatımızın, kentleşmenin genişlemesiyle çevrenin oldukça önem arz ettiği çeşitli sorunlar ortaya çıkmaktadır. Bu sorunlarla tamamen başa çıkabilmemiz için çevre bilincinin yüksek seviyede sürdürülebilir ve kullanma koruma dengesi ile sağlanmaktadır. Bunun için de gerek yerel yönetimler gerek bakanlığımız olarak çevreye olumsuz etki yapan her türlü faktörlerin bertaraf edilmesi için her türlü çalışmayı yapmaktayız. Bundan dolayı yerelde bu işi sonuç odaklı yapabilmemiz için buradaki öğrencilerimiz gibi yeni nesillerin sıfır atık kavramıyla yani atığın yerinde dönüştürülmesi, bir başkasının çöp olarak gördüğünü değerli bir malzeme olarak yönetilmesi ile başarıya ulaştığımız kesindir” dedi.

“Atıklar ekonomiye dönüşecek”


Çevre konusunda duyarlılık ve farkındalık yaratmaya çalıştıklarını belirten Atakum Belediye Başkanı Av. Cemil Deveci, “Doğayı kirlettik. Sizin geleceğinizi karartıyoruz. Bizim yaş grubumuz sizin geleceğinizi karartıyor. O nedenle sizin azminiz, bizim de kendi hatalarını telafi eder çalışmamızla sürdürülebilir sizin de içinde yaşayabileceğiniz huzurlu olabileceğiniz bir çevre hedefliyoruz. Doğa insanla vardır. İnsansız doğa olmaz. Doğayı tahrip eden çevreyi tahrip eden insandır. Bu nedenle doğayı tahrip etmezsek gölleri, ağaçları kurutmayız. Ormanlar yemyeşil olur. Dünyanın en güzel coğrafyası, Anadolu coğrafyası o sizin mutlu, huzurlu, sağlıklı bir şekilde yaşayabileceğiniz coğrafi alan olarak kalmalı. Göllerimiz kuruyor, koca denizlerimiz bizim ellerimizle kirleniyor. Bunu ortadan kaldırabilmeliyiz. Çevre Müdürlüğü ile belediyeler bunun için var. Çevre Müdürlüğü’nün en yakın paydaşı belediyeler.

Önümüzdeki süreçte ciddi iş birlikleri yapacağız. Sıfır Atık Projesi artık olmazsa olmaz projemiz. Atıklarımızı kaynakta ayrıştıracağız. Onlardan değer elde edeceğiz. Onlardan bir kısmını ekonomiye dönüştüreceğiz; diğerini de kompost olarak tarım ve hayvancılık için kullanacağız. Böylece toprağımızı daha verimli hale dönüştüreceğiz. Ürettiğimiz atıklardan üretime katkı sağlayacak oluşumlar sağlayacağız. Bunları yapabiliriz; geciktik ama yapmalıyız. Bundan sonraki süreçte yapacağız. Siz sevgili çocuklar annelerinize mutfakta kağıtları, plastikleri, cam şişeleri, mutfağın atıklarını ayrı çöp kutularına atmasını tembihleyin ve mutfağın kapısından yapıyor mu yapmıyor mu diye izleyin. Bundan sonraki ödeviniz bu” diye konuştu.

Çevre

AKOM’dan sıcak hava ve nem uyarısı: 5-10 derece yüksek hissedilecek

AKOM’dan İstanbul başta olmak üzere ülkenin tamamına yakın bir bölümünde Afrika ve Basra kökenli sıcak hava dalgasının tehlikeli etkilerine yönelik uyarı yapıldı. İstanbul’da etkili olan sıcak hava dalgası nedeniyle sıcaklıkların 34-37 derece aralığında seyredeceği, yüksek nem oranları sebebiyle özellikle Kartal, Kadıköy, Florya ve Beylikdüzü gibi sahildeki ilçelerde sıcaklıkların 5-10 derece yüksek hissedilebileceği duyuruldu. Sıcak hava sebebiyle yaşlı, çocuk, hamileli ve astım ve kalp rahatsızlıkları bulunan vatandaşların dikkatli olması; özellikle öğle vakitlerinde güneş alan alanlardan uzak durulmasına dair uyarı yapıldı.

 Melihcan ÇALIŞKAN
İSTANBUL-İBB Afet İşleri Dairesi Başkanlığı, AKOM’dan yapılan açıklamada, İstanbul’da etkili olan sıcak hava dalgası nedeni ile sıcaklıkların 34-37 derece aralığında seyredeceği belirtildi. AKOM,yüksek nem oranları yüzde 50-yüzde 95 ile birlikte, özellikle Kartal, Kadıköy, Florya ve Beylikdüzü gibi güney sahillerinde sıcaklıkların ölçülenden 5-10 derece daha yüksek hissedilebileceği uyarısında bulundu.

“5-10 DERECE DAHA YÜKSEK HİSSEDİLEBİLİR”

İstanbul başta olmak üzere ülkenin tamamına yakın bölümünde Afrika ve Basra kökenli sıcak hava dalgaları etkili olmaya devam ediyor. AKOM verilerine göre, pazartesiye kadar İstanbul’da da etkili olması beklenen sıcak hava dalgası nedeniyle, sıcaklıkların 34-37 derece aralığında seyredeceği öngörülürken, yüzde 50 ile yüzde 95 arasında seyreden yüksek nem sebebiyle sıcaklık değerlerinin ölçülenden 5-10 derece daha yüksek hissedilebileceği belirtildi.

“AKOM GÜNEY SAHİLLERİNE DE DİKKAT ÇEKTİ”

AKOM’dan yapılan açıklamada, özellikle Kartal, Kadıköy, Florya ve Beylikdüzü gibi sıcaklık ve nem oranlarının en yüksek ölçüldüğü güney sahillerinde hissedilen sıcaklıkların 40 derece ve üzerindeki tehlikeli değerlere ulaşabileceğine dikkat çekildi. Bu nedenle öğle saatlerinde, yaşlılar, hamileler, çocuklar ve astım ve kalp yetmezliği gibi rahatsızlığı bulunan vatandaşlara güneşli ortamdan uzak durulması uyarısı yapıldı.

“İSTANBUL’DA SICAKLIKLARIN MEVSİM NORMALLERİNİN ÜZERİNDE SEYRETMESİ BEKLENİYOR”

İstanbul’da hava sıcaklıklarının 22 Temmuz’a kadar mevsim normallerinin 4-7 derece üzerinde, 23 Temmuz – 5 Ağustos tarihleri orasında ise mevsim normalleri civarı ile 1-3 derece üzerinde seyretmesi bekleniyor. (DHA)

Okumaya devam et

Çevre

Orman yangınlarına karşı yapay zeka destekli erken uyarı sistemi geliştirdiler

Sivas Cumhuriyet Üniversitesi (SCÜ) Mühendislik Fakültesi Harita Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Önder Gürsoy ve öğrencisi İzzet Ersoy tarafından, İngilizce ismi ‘Forest Fire Danger Assessment System’ (FoFİDAS) olan ‘Orman Yangın Tehlikesi Değerlendirme Sistemi’ adlı yapay zeka destekli bir erken uyarı sistemi geliştirildi. FoFİDAS’ın yüzde 95 doğruluk payıyla çalıştığını belirten Doç. Dr. Önder Gürsoy, “Hem harita mühendisliğinin kullandığı coğrafi bilgi, uzaktan algılama teknolojilerini hem de yapay zeka ve derin öğrenme gibi yöntemleri bir araya getirerek bir yangın tehlike risk değerlendirme sistemi oluşturduk” dedi.

Alperen YILDIZ
SİVAS-SCÜ Mühendislik Fakültesi Harita Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Önder Gürsoy ve öğrencisi İzzet Ersoy, orman yangınlarının yol açtığı kayıplardan etkilenerek yangına müdahale süresini en aza indirmeyi amaçlayan FoFİDAS isimli yapay zeka destekli bir erken uyarı sistemi geliştirdi. İzzet Ersoy’un Doç. Dr. Önder Gürsoy danışmanlığında ve Dr. Öğretim Üyesi Emre Ünsal’ın yapay zeka desteğiyle yüksek lisans tezi olarak yayınlanan çalışması, yaklaşık 2,5 yıl süren hazırlık sonrasında hayata geçti. 

Coğrafi Bilgi Sistemleri (CBS) ortamında kurulan sistem, makine öğrenmesi algoritması kullanılarak test edildi ve yüzde 95’lik doğruluk elde edildi. Önceki yıllarda yaşanan ve felaketle sonuçlanan yangınların büyük çoğunluğu, sistem tarafından oluşturulan haritalardaki yüksek ve çok yüksek riskli alanlarda kaldığı görüldü. Yükseklik, eğim, bakı, arazi örtüsü, ağaç kapalılığı, ağaç gelişme çağları, sıcaklık, nem, rüzgar hızı, yağış, yollara uzaklık, yerleşim yerlerine uzaklık ve tarım alanlarına uzaklık gibi 13 farklı parametreye ait bilgilerin işlenmesiyle çalışan sistem, bölgeye ait yangın risk haritasını oluşturuyor.

‘KAYIPLARI FELAKET BOYUTUNA ULAŞMADAN ENGELLEMİŞ OLACAKLAR’ 

Orman yangınlarından kaynaklanan zararları en aza indirmeyi hedeflediklerini belirten Doç. Dr. Önder Gürsoy, “Hem harita mühendisliğinin kullandığı coğrafi bilgi, uzaktan algılama teknolojilerini hem de yapay zeka ve derin öğrenme gibi yöntemleri bir araya getirerek bir yangın tehlike risk değerlendirme sistemi oluşturduk. Yangınla mücadele ekiplerinin basit, hızlı ve etkin şekilde kullanabileceği yaklaşık yüzde 90-95 doğrulukta veri sunan, bunu görsel olarak da bize sağlayan bir sistem oluşturduk. 

Bir tehlikeyi fark ederseniz buna müdahale edeceğiniz zamanı da ayarlayabilirsiniz. Yangınla mücadele ekiplerinin daha çok odaklanacakları bölgeleri meteorolojik verilerle dinamik bir şekilde yapmaları da bu çalışmayla birlikte daha kolay olacaktır. Yangının çıkma potansiyelinin en fazla olduğu bölgelere ne kadar çok odaklanılırsa, hem yangını önleme hem de bir yangın oluşumunda hızlı bir şekilde müdahale ederek kayıpları felaket boyutuna ulaşmadan engellemiş olacaklar” diye konuştu.(DHA)




Okumaya devam et

Çevre

Çay bahçelerinde ‘pasif drenaj’ heyelanları tetikliyor

RİZE’de dik ve engebeli arazilerdeki çay bahçelerinde drenaj sistemlerinin aktif olmaması, heyelan potansiyelini artırıyor. Ormanların bilinçsizce çay bahçesine dönüştürülmesinin yanı sıra bakımsızlık nedeniyle tahrip olan drenaj sistemleri de heyelana davetiye çıkarıyor. Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi’nden (RTEÜ) Prof. Dr. Ayberk Kaya, “Yakın dönemde çaylık alana dönüştürülen sahaların birçoğunda bu sistem yok. Heyelan riskine karşı aktif drenaj sistemi, hayati önemdedir” dedi.

Mehmet Can PEÇE
Türkiye’nin en fazla yağış alan ili Rize’de; küresel iklim değişikliği kaynaklı artan lokal ve şiddetli yağışlar, eğimli arazi yapısı, yanlış yapılaşma, dere yatağındaki değişiklikler ve heyelan sahalarının tarım arazilerine dönüştürülmesinin yanı sıra ağaç kesimi de afetlere neden oluyor. Şiddetli yağışlarda, su tahliyesine yardımcı olması için bölgede özellikle çay bahçelerine kurulan drenaj sistemleri, olası heyelanların önüne geçilmesine etkin rol oynuyor. Kentte ilk çay tarımının yapıldığı yıllarda kurulan drenaj sistemlerinin zamanla bakımsızlık nedeniyle tahrip olması, heyelanlara davetiye çıkarıyor. Özellikle yaz aylarında kuraklık sonrası artan yağışlarla toprak tabakasının yumuşayıp, afet riski oluşturabileceğini belirten uzmanlar, su drenaj sistemlerinin aktif hale getirilerek yaygınlaştırılmasını öneriyor.

‘AKTİF DRENAJ SİSTEMİ, HAYATİ ÖNEMDEDİR’

Uyarılarda bulunan RTEÜ Heyelan Araştırmaları Merkezi Müdürü Prof. Dr. Ayberk Kaya, drenaj sistemlerinin birçok çay bahçesinde bulunmadığını, heyelanların önlenmesine drenaj sisteminin önemli olduğunu belirtti. Kaya, “1930’lu yıllarda başlayan çay tarımında; çay bahçesine dönüştürülen arazilerde, koruma amaçlı su tahliye kanalları uygulandı. Bu kanalların çoğu günümüzde aktif. Ancak yakın dönemde çaylık alana dönüştürülen sahaların birçoğunda bu sistem yok. Heyelan riskine karşı aktif drenaj sistemi, hayati önemdedir” dedi.

‘VATANDAŞLARIMIZ BİLİNÇLİ OLMALIDIR’

Kenar kazıları ve yol yapımının, sel ve heyelanlar konusunda etkin olabileceğini kaydeden Prof. Dr. Kaya, “Doğu Karadeniz’de dağınık yerleşim yeri hakim olduğu için vatandaşlarımız yol ve kenar kazısı yapmadan önce konusunda uzman kişilere danışmaları gerekmektedir. Heyelan açısından riskli orman arazilerinin bilinçsizce çay bahçesine dönüştürülmesi heyelan oluşumunu tetiklenmesine ciddi manada yol açmaktadır. Sel ve taşkın konusunda vatandaşlarımızın biraz daha bilinçli olmalıdır. Taşkın riski taşıyan derelere sürüklenebilecek malzemelerin dere kenarlarına depolanmaması gerekmektedir” diye konuştu. (DHA)

Okumaya devam et

Trendler

KÜNYE
Copyright © 2021 O Haber Neydi - Tüm Hakları Mahfuzdur.