Afyonkarahisar’ın Sandıklı ilçesinde doğumu yaklaşan hamile kadını hastaneye götüren sağlık görevlileri, doğumu ambulansın içinde yaptırmak zorunda kaldı. Sağlık görevlileri yaptıkları erken müdahale ile hem annenin hem de bebeğin hayatını kurtardı.
Edinilen bilgilere göre, doğum sancısı tutan Sandıklı ilçesine bağlı Çambeyli köyünde yaşayan Aysel Günbaş için yakınları 112 Acil Servisi arayarak yardım istedi. İhbar üzerine bölgeye gelen sağlık ekipleri Günbaş’ı Sandıklı Devlet Hastanesi’ne götürdükleri esnada kadının doğumu başladı. Bunun üzerine Acil Tıp Teknisyeni olan ambulans sürücüsü Hasan Hüseyin Yıldırım ambulansı uygun bir yere park edip doğumu gerçekleşmesi için ATT Ümran Karakuş ve Paremdik Deniz Yetişkin ile acil müdahalede bulundu. Yaklaşık 20 dakikanın sonunda doğum başarı ile gerçekleşti.
Sağlık Bakanlığı olayı sosyal medyadan böyle duyurdu!
Sağlık Bakanlığı Acil Sağlık Hizmetleri Genel Müdürlüğü ise olayı sosyal medya hesabından, “Hoşgeldin bebek Günbaş! Ömrün boyunca yolunun her zaman böyle sevgi dolu güzel yürekli insanlarla kesişmesi dileğimizle. Afyonkarahisar Sandıklı 3’Nolu ASHİ Ekibimiz, Çambeyli köyünden aldıkları gebe hastanın doğumunu hastaneye giderken ambulansta başarıyla gerçekleştirdi” ifadeleri ile paylaştı. Bebeğin doğumu gerçekleştiren ATT’nin kucağında fotoğrafının da paylaşıldığı olayda, minik çocuğun sağlık görevlisinin parmağını tutması ise görenlerin içini ısıttı. Hastaneye kaldırılan anne ve bebeğin sağlık durumlarının iyi olduğu bildirildi.
Sosyal medyada popüler olan kolonya yakma akımı, çocukların sağlığını tehdit ediyor. Kullanıcıların kendilerine kolonya döküp çakmakla ateşe vererek çektiği videolar trend haline gelirken, birbirlerine bu şekilde meydan okuyan çocuklar ciddi yanık tehlikesi ile karşı karşıya kalıyor. Bursa Şehir Hastanesi Çocuk Yanık Sorumlusu Doç. Dr. Sabriye Dayı, çocukların ilgi ve beğenilme kaygısı ile çektikleri videoların hayat boyu taşıyacakları iz ve sakatlıklara sebep olabileceğine dikkat çekti. BURSA-Bursa Şehir Hastanesi Yanık Merkezi’ne son dönemde 12 vakanın bu şekilde geldiğini vurgulayan Doç. Dr. Sabriye Dayı, çocukların sosyal medyada ilgilerini çeken videoları izlediğini dile getirdi. Bu tarz akımları görüp birbirlerini düelloya davet ettiklerini ya da arkadaşlarını taklit ettiklerini belirten Doç. Dr. Dayı, “Kolonya, çakmak ve yakarken de kameraya alıp aynı anda canlı yayın yapıyorlar. Ama ne yazık ki çok ciddi yanıklarla karşılaşmaktayız. Uzun süre tedavi ve ameliyatlar gerektiren yatışlar olmakta ve bu konuyla ilgili sonrasında çocukta kalıcı izler, sakatlıklar oluşturmaktadır” şeklinde konuştu.
Ailelerin bu konuya çok dikkat etmesi gerektiğinin altını çizen Doç. Dr. Dayı, sözlerini şu şekilde sürdürdü:
“Çocuklarımız, erken yaşlarda henüz daha ne zararlı ne faydalı bilmedikleri için çok kolaylıkla bu akımlara kapılıp gitmektedirler. Yanıcı maddelere çocukların kolay ulaşıyor olması da ayrı bir problem teşkil etmektedir. Çocuk, çok kolaylıkla kolonyaya, çakmağa ulaşmakta ve yalnız kaldıkları ortamda bunları birbirlerine dökerek çakmakla yakıp o sırada da videoya çekmektedirler. Çocukların ulaşabileceği yerlerde yanıcı maddelerin olmaması çok önemlidir. Tabi ki toplum olarak bunun farkına varılması bu konuda daha fazla bilinçlenmemizi sağlayacaktır. Bu konu ile ilgili daha az yanıkların görülmesi sağlanmış olacaktır.”
Sağlıklı bir hamilelik, sağlıklı bir anne, sağlıklı bir bebek ve sağlıklı bir hayat için uyarılarda bulunan Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Okan Özden, yapılması gereken ufak önlemlerle bunun başarılabileceğini söyledi. BURSA-Bazı basit gündelik alışkanlıkların değiştirilmesi ve alınacak basit önlemler ile bebeğin yeni hayatına çok daha iyi bir başlangıç yapmasını sağlanabileceğini belirten Medicana Bursa Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Okan Özden, “İlk önerimiz hamilelik planladığında veya hamileliği öğrenir öğrenmez, hemen kadın doğum doktoruna başvurulmalıdır. Hamileliğin en az ilk üç aylık döneminde folik asit desteği, ‘spina bifida’ gibi nöral tüp defekt riskini azaltacaktır. Bununla birlikte D vitamini desteği de bebeğin iskeleti ve ilerideki kemik sağlığı için önemli. Eğer öğünlerde yeteri kadar balık tüketilmiyor ise, özellikle omega-3 içerikli destek vitaminleri tercih edilmelidir. Her zaman dengeli ve sağlıklı beslenmeye özen gösterilmelidir. Günde 4-5 öğün meyve sebze tüketilmeli, pilav gibi karbonhidrat içerikli gıdalardan da uzak durulmalıdır. Tam tahıllı ürünleri tercih etmekte fayda vardır. Protein ihtiyacı için bakliyatlar, yağsız et, yumurta ve fındık-ceviz gibi çerezler tüketilebilir. Pastörize süt, peynir ve yoğurt gibi günlük ürünler ve haftada en az iki kez balık tüketimi de beslenme programın olması gerekenler arasında olmalıdır” dedi.
Bir yiyeceğe dokunmadan önce mutlaka ellerin yıkanması gerektiğinin altını çizen Özden, “Mümkünse çiğ etlere direk temas edilmemeli, edilirse de sonrasında ellerin yıkanması gerekmektedir. Çiğ gıdalar ile yemeye hazır gıdaları ayrı yerlerde muhafaza edilmeli. Gebelik için bazı sakıncalı bakteri ve parazitler içerebileceği için pastörize olmayan süt, peynir, çiğ veya az pişmiş et ürünleri gibi gıdalardan uzak durmakta fayda vardır. Egzersizlerin anne adayına ve bebeğe bir çok faydası vardır” diye konuştu.
Çok fazla kafein düşük yapma riskinizi artırabileceğini belirten Özden, “Bunun yanı sıra her ne kadar net veriler olmasa da düşük doğum ağırlığı ile ilişkili olabileceğini iddia eden vardır. Bu sebeple kahve, çay, kola, çikolata ve enerji içeceklerini azaltıp kafeinsiz çay ve kahve çeşitleri ile taze sıkım meyve sularına yönelmekte fayda var. Sigara içmek; düşük doğum ağırlığı, erken doğum, düşük, ani fetal ölüm gibi çok ciddi sonuçlar ortaya çıkarabilir. İlk birkaç ay yüksek hormon seviyeler sebebiyle yorgun ve halsiz hissetmek normaldir. Sonraki dönemlerde ise artan tuvalet ihtiyacı veya yatakta rahat edememek uykuları bölmeye sebep olabilir. Gece uykuları bölünüyorsa, gün içerisinde kısa süreli kestirmeler anne adayını rahatlatacaktır. Hamilelikte kan hacmi yaklaşık yüzde 50 artmaktadır. Dolayısı ile bu artışı karşılamak için bol su içilmelidir. Yeteri kadar su tüketmek hamilelikte ciddi problem oluşturacak kabızlık, idrar yolu enfeksiyonları, halsizlik, baş ağrıları, şişkinlik gibi durumlar için de önleyici olacaktır” şeklinde konuştu.
3 yaşındaki çocuğun kulağından 23 adet canlı kurtçuk çıkartıldı
Bitlis’in Tatvan ilçesinde 3 yaşındaki kızın kulağından 23 adet canlı kurtçuk çıkartıldı.
Mücahit Tarlan-Recep Gökhan Kılıç BİTLİS-Bitlis’in Tatvan Devlet Hastanesi Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Polikliniğine getirilen 3 yaşındaki kızın kulağında 23 adet canlı kurtçuk tespit edildi. Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Polikliniğine getirilen 3 yaşındaki kız çocuğunun dış kulak yolunda mikroskop eşliğinde tespit edilen 23 adet kurtçuk, Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Uzmanı Doktor Gamze Öztürk Yılmaz tarafından yapılan başarılı operasyonla çıkartıldı. Antibiyoterapi yöntemiyle yakın takibi sağlanan 3 yaşındaki kız çocuğunun durumunun iyi olduğu öğrenildi.
Genellikle kırsal kesimlerde yaşayanlarda ve hayvancılıkla uğraşanlarda görüldüğünü söyleyen Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Uzmanı Doktor Gamze Öztürk Yılmaz, “ Hastanemize 3 yaşındaki çocuk hastanın polikliniğimize dış kulak yolunda hareket eden kurtçukların görülmesi üzerine babası tarafından getirildi. Mikroskop eşliğinde dış kulak yolunda 23 adet canlı kurtçuk çıkarttık. Dış kulak yolunu yıkadıktan sonra Antibiyoterapi yöntemiyle yakın takibini yapmaktayız. Hastamız biraz geç getirilmişti. Hastamızın şuan sağlık durumu iyi ve 2 günde bir yakın takibini sağlıyoruz. Bu kurtçuk hastalığına “miyazis hastalığı” demekteyiz. Özellikler zihinsel engelli bireylerde ve çocuklarda görülür ve kırsal kesimde yaşayanlarda sıklıkla görülür” dedi.