Vizyon Kuyumcu
Connect with us

Asayiş

Bakan Akar: “Pençe-Şimşek ve Pençe-Yıldırım operasyonlarında etkisiz hale getirilen terörist sayısı 53’e ulaştı”

Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, Pençe-Şimşek ve Pençe-Yıldırım operasyonlarında, aralarında bir bölge sorumlusunun da bulunduğu 7 teröristin bir mağarada etkisiz hale getirildiğini, etkisiz hale getirilen toplam terörist sayısının 53’e ulaştığını açıkladı.

Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, beraberindeki Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Güler ve Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Hasan Küçükakyüz ile Pençe-Şimşek ve Pençe-Yıldırım operasyonlarının hava harekatlarının yönetildiği Eskişehir’deki Muharip Hava Kuvveti Komutanlığı’nda inceleme ve denetlemelerde bulundu. Burada konuşan Akar, Türkiye’nin, asil milletin hakkı, hukuku için mücadeleyi yurt içinde ve sınır ötesinde sürdürdüklerini belirtti.

FETÖ, PKK/YPG, DEAŞ’a karşı mücadelenin sürdüğünü vurgulayan Bakan Akar, Türkiye’nin müttefiklerine ve NATO’ya bazı konuları anlatmakta zorluk yaşandığını ifade etti. Bütün bunlara rağmen yılmadan, usanmadan Türkiye için yapılması gereken ne varsa yapmaya çalıştıklarını vurgulayan Akar, burada bir kahramanlık ve fedakarlığın söz konusu olduğunu söyledi.

“Tek kişi de kalsak sonuna kadar bayrağımızı, sancağımızı yüksekte tutmak için mücadelemizi sürdüreceğiz”

Sadece terör örgütlerine değil, Türkiye’ye ve Türk Milletine yönelik her türlü tehdide karşı mücadele içinde olduklarını dile getiren Akar, bunların yurt içinde, Suriye’nin ve Irak’ın kuzeyinde devam ettiğini söyledi. Bakan Akar, aynı zamanda dost ve kardeş ülkeler Azerbaycan ve Libya’nın yanında olmaya gayret ettiklerini belirtti.

Türk Silahlı Kuvvetleri personelinin, moral, motivasyon ve fedakarlığının kendilerini duygulandırdığını ifade eden Akar, “Bu fedakarlık ve kahramanlıkla biz, her türlü eksikliğe, ifade edilmeyen ambargolara, kısıtlamalara rağmen bunların hepsinin üstesinden geldik, gelmeye devam edeceğiz. Niye? Çünkü savaşma azim ve kararlılığımız var. Tek kişi de kalsak sonuna kadar bayrağımızı, sancağımızı yüksekte tutmak için mücadelemizi sürdüreceğiz. Bugüne kadar arkadaşlarımız büyük fedakarlık gösteriyorlar. Dağlar, yamaçlar, inmesi binmesi çok zor. Helikopterler yere teker koyamıyorlar. Bugüne kadarki mücadelede yapılması gerekenin hepsi yapıldı” açıklamalarında bulundu.

“Özel Kuvvetlerimiz, komandolarımız o mağaranın altını üstüne getirdiler”

Hava hücum harekatlarında helikopterlerin 300-500 sorti yaptığını belirten Akar, “Maalesef dost bildiğimiz bazı ülkeler PKK’ya füzeler verdiler. Dolayısıyla bunların her biri bizim için büyük bir tehlike, büyük bir risk” diye konuştu.

Bütün bunlara rağmen Hava Kuvvetleri’nin kullandığı silahlarla örtü sağlayarak operasyonu kazasız, belasız yürüttüklerini belirten Akar, “Şu ana kadar toplam 46 terörist etkisiz hale getirildi. Bugün 7 terörist daha etkisiz hale getirildi. Etkisiz hale getirilen terörist sayısı 53’e ulaştı. Bir mağara vardı, o mağaranın girişi özel teknikler gerektiriyor. Özel Kuvvetlerimiz, komandolarımız o mağaranın altını üstüne getirdiler 7 teröristin ölüsüne ulaştılar. Bunlardan biri de bölge sorumlusu. Arkadaşlarımız herhangi bir kayıp olmadan bu işi ustalıkla başardılar. Onların da alınlarından öpüyorum, tebrik ediyorum” dedi.

“Bunlara bu malzemeleri kimler verdi”

Operasyonlarda 7 şehidin bulunduğunu belirten Akar, şehitlere Allah’tan rahmet, yaralılara acil şifalar diledi. Bakan Akar, yaralıların Ankara’ya getirildiğini, en iyi şartlarda tedavi edilmeye çalışıldığını kaydetti.

Pençe-Şimşek ve Pençe-Yıldırım operasyonlarında, hedeflerin hem karadan hem de havadan başarı ile vurulduğunun altını çizen Bakan Akar, “Ele geçirilen malzemelere baktığımızda bunlara bu malzemeleri kimler verdi? Bunların hepsi düşünülmesi, tartışılması gereken konular. Şu ana kadar toplam 16 silah, 3 bin civarında mühimmat ele geçirildi. Özellikle bu mağaradan ele geçirilenler arasında uzaktan kumandalı 2 Doçka var. Oraya Hava Kuvvetleri gidip vurduğu zaman kendilerini bir şekilde emniyete alıyorlar. Zagros dediğimiz dürbünlü keskin nişancı silahları, Bixi, Kanas keskin nişancı tüfeği, RPG roketatar, M-16, Kalaşnikoflar var. Kalaşnikofların 3’ünde susturucu var. Bomba atarlar var. Çeşitli ve ileri teknoloji muhabere sistemleri var. İstenmediği kadar da bilgi, belge doküman bulundu. Orada arkadaşlar inceleme yapıyorlar. Balkaya/Keri Dağı sorumlusunun da orada olduğu söyleniyor” ifadelerini kullandı.

Türkiye’nin açık, şeffaf, uluslararası hukuka uygun bir şekilde operasyonlarını yürüttüğünü vurgulayan Akar, “Karşı taraf terörist, her türlü alçaklığı, namertliği, namussuzluğu yapıyor. Şu ana kadar 200’e yakın el yapımı patlayıcı ve mayın arkadaşlarımız tarafından etkisiz hale getirildi” dedi.

“PKK, Kürt kardeşlerimizin temsilcisi olamaz”

Kürt ile teröristi ayırdıklarını vurgulayan Akar, Türkiye’nin, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin Kürtlerle hiçbir sorununun olmadığını, bütün Kürtlerin Türkiye Cumhuriyeti’nin birinci sınıf vatandaşı olduğunu söyleyerek, “PKK hiçbir şekilde Kürt kardeşlerimizin temsilcisi olamaz. Zaten esasen onlarda bir kimlik sorunu var. PKK’nın içinde Ermeni de var, Avrupalı, Afrikalı da var, maalesef Türk de var. Dolayısıyla PKK bir terör örgütü, terörist” açıklamasında bulundu.

Yurt dışı basının, Türk Silahlı Kuvvetleri’ni teröristlere karşı faaliyet yapıyor gibi değil de etnik ayrımcılık uyguluyor gibi göstermeye çalıştığına dikkati çeken Akar, Türkiye’nin tek hedefinin teröristler olduğunu vurguladı. Akar, 84 milyon vatandaşı terör belasından kurtaracaklarının altını çizdi.

“Güvenlik ve refahımız için mücadele etmek zorundayız”

Bakan Akar, 15 Temmuz hain darbe girişiminden sonra bazı pilotların ihraç edildiğini hatırlatarak, “Ondan sonra gelenler gerçekten büyük bir fedakârlık örneği olarak kendilerine verilen görevi en iyi şekilde öğrenip, en iyi şekilde yapma azim ve gayreti içinde önemli katkılar sağladılar, sağlamaya devam ediyorlar” diye konuştu.

Türkiye’nin bulunduğu coğrafyada var olmanın kolay olmadığını vurgulayan Akar, “Burada güvenlik ve refahımız için mücadele etmek zorundayız. Bazıları soruyorlar ‘Niye Suriye’ye girdik?’ Eğer biz Suriye’ye girmeseydik, operasyonları yapmamış olsaydık şu anda güneyimizdeki oluşum çok daha farklı, çok daha ağır bir şekilde bizim güvenliğimize karşı risk, tehdit ve tehlike oluşturacaktı. Bu önlendi” şeklinde konuştu.

Türkiye’nin Irak ve Suriye’nin toprak bütünlüğünden yana olduğunun altını çizen Akar, terörist oluşumların zamanında başının ezilmesi gerektiğini vurguladı.

“Soykırım kesinlikle olmamıştır”

ABD Başkanı Biden’ın açıklamalarından sonra yeniden gündem olan ‘sözde soykırım’ iddialarına da değinen Bakan Akar, “Soykırım kesinlikli olmamıştır. Tarih, bunu açık ve net bir şekilde yazıyor. Siyasiler tarihçilik yapamaz. Tarihteki bilgi, belge, görgü, tespitlerin hepsi çok açık ve seçik bir şekilde 1915’te böyle bir şeyin söz konusu olmadığını gösteriyor. Amerikalıların yaptığı bu açıklama kendi tarihlerini, anlaşmalarını, sözleşmelerini, imzalarını inkar anlamına geliyor. Amerikalıların meşhur bir milli arşivleri var NARA diye, orada bir sürü rapor var konuyla ilgili. O raporlarda çok açık ve net bir şekilde Amerikalılar, İngilizler 1914-1915’te 1920’de verdikleri raporlarda diyorlar ki ‘Türkler ve Ermeniler 500 yıldır beraber yaşıyorlar, eğer biz karışmazsak, bu düzeni bozmazsak 500 yıl daha beraber yaşarlar.’ Rapor açık” açıklamasında bulundu.

Olayların çarpıtarak tarihi değiştireceğini sananların yanıldığına vurgu yapan Akar, bunu “gaflet ve cehalet” olarak nitelendirdi.

Asayiş

Arazi anlaşmazlığında 2 komşusunu öldürüp, 1’ini de yaralayan sanığa 53 yıl hapis

Bartın’da, Akbaba köyünde arazi anlaşmazlığı nedeniyle çıkan kavgada, pompalı tüfekle 2 komşusunu öldürüp 1’ini de yaraladığı suçlamasıyla tutuklu yargılanan Aydın Ergün (62), karar duruşmasında yaptığı savunmada, “Beni darbederek, dizlerimin üzerine çökertip ‘Öldürün bunu atın’ diye bağırdılar. Kendimi savunmak için son noktada canımdan vazgeçerek, korkutma amaçlı bir iki el ateş ettim. Bu arada elimi Musa kaptığından boğuşmalar esnasında olay gerçekleşti” dedi. Mahkeme heyeti, Ergün’ün olayı haksız tahrik altında gerçekleştirdiği gerekçesiyle cezada alt sınırdan indirim uygulayarak 53 yıl 3 ay hapis cezasına çarptırılmasına hükmetti.

Ayhan ACAR
BARTIN-Olay, 2022 Eylül ayında Akbaba köyünde meydana geldi. Köyde yaşayan Aydın Ergün, arazi anlaşmazlığı nedeniyle aralarında husumet olan komşuları Mustafa Akçora (52), eşi Fatma Akçora (55) ve kardeşi Musa Akçora (43) ile evinin önünde karşılaşınca tartışma çıktı. Tartışmanın kısa sürede kavgaya dönüşmesiyle Ergün, evden getirdiği pompalı tüfekle Mustafa Akçora ile eşi ve kardeşinin baş ve göğüs bölümlerine ateş etti. Saldırıda Fatma ve Musa Akçora hayatını kaybetti, Mustafa Akçora ise ağır yaralandı. Aydın Ergün, tutuklanarak cezaevine gönderildi.

Ergün hakkında Bartın Ağır Ceza Mahkemesi’nde ‘Kasten öldürme’ suçlamasıyla 2 kez müebbet hapis istemiyle dava açıldı. Olayla ilgili davanın 8’inci duruşması Bartın Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Karar duruşmasına, tutuklu sanık Aydın Ergün, taraf yakınları ve avukatları katıldı. Duruşmada müşteki olarak bulunan Musa Akçora’nın kızı Nazan Akçora, Aydın Ergün’ün ağır şekilde cezalandırılmasını istedi. Sanık avukatı ise müvekkiline olay sırasında 5 kişinin saldırdığını, müvekkilinin öldürme kastının olmadığını söyleyerek, eylemin meşru müdafaa sınırlarında kaldığını belirtip, tahliye istedi.

‘5 KİŞİ SALDIRDIĞINDA HAVAYA ATEŞ ETTİM, HER ŞEY ONDAN SONRA OLDU’

Mahkeme başkanını son sözlerini sorduğu sanık Aydın Ergün, “Olay günü kasten 5 kişi beni öldürmek üzere canice darbettiler. Ben 64 yaşındayım, 5 insan benim kapıma gelip beni çekiştirerek ve beni darbettikleri sırada kendimi savunmak için dermanım kalmamıştı. Ben şeker ve prostat hastasıyım. Beni darbederek, dizlerimin üzerine çökertip ‘Öldürün bunu atın’ diye bağırdılar. Sonra kendimi savunmak için son noktada canımdan vazgeçerek, olayı önlemek için silahımı havaya ateşlemek ve korkutma amaçlı bir iki el ateş ettim. Bu arada elimi Musa kaptığından o arada boğuşmalar esnasında olaylar gerçekleşti. Ben yüce adaletimize sığınarak, güvenerek, sizlerin vereceği karara saygı duyuyorum. Boynum kıldan incedir” dedi.

MAHKEME HEYETİ, HAKSIZ TAHRİK İNDİRİMİNİ ALT SINIRDAN UYGULADI

Mahkeme heyeti daha sonra kararı açıklayarak olayın meşru müdafaa sınırlarında kalmadığını belirterek, olayın vahameti, sanığın pişmanlığının yeterli görülmemesi ve olayın toplumda uyandırdığı infiali değerlendirerek takdiri indirimi uygulamadı. Mahkeme, haksız tahrik indiriminin ise alt sınırdan uygulandığını açıklayarak, Musa Akçora’ya yönelik kasten öldürme eylemi için 18 yıl, Fatma Akçora’ya yönelik öldürme eylemi için 24 yıl, Mustafa Akçora’ya yönelik eylemin de öldürmeye teşebbüs olarak değerlendirilerek 11 yıl 3 ay olmak üzere toplam 53 yıl 3 ay hapis cezasına hükmetti.

Sanığın tutukluluk halinin devamına karar verilirken, kararın açıklanmasının ardından sanık yakınları mahkeme salonunda ağladı.

Okumaya devam et

Asayiş

Beylikdüzü’nde hastane odasında hemşire ölü bulundu

Beylikdüzü‘nde bir hastanenin yoğun bakımında yatan dedesinin yanında refakatçi olarak kalan 24 yaşındaki hemşire Selen Bilgin hastanedeki bir odada ölü olarak bulundu. Selen Bilgin’in, erkek arkadaşı olduğu öğrenilen Doktor Fatih A. tarafından koluna enjekte edilen ilaç sonrasında hayatını kaybettiği iddia edildi. Adliyeye sevk edilen Doktor Fatih A. adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.

 Oğuzhan UYSAL- Vehbi Demir
İSTANBUL-Olay, geçtiğimiz hafta Beylikdüzü‘nde özel bir hastanede meydana geldi. Bir hastanede hemşire olarak çalışan Selen Bilgin (24), başka bir özel hastanenin yoğun bakımında kalan dedesinin yanına refakatçi olarak gitti. İddiaya göre hastanenin yoğun bakım doktoru olan Fatih A. ile hemşire Selen Bilgin’in bir süredir arkadaş oldukları öğrenildi. Genç hemşire Selen Bilgin, pazartesi sabaha karşı hastanedeki bir odada hareketsiz şekilde bulundu. Hemşire Bilgin, hastanede yapılan bütün müdahalelere rağmen kurtarılamayarak hayatını kaybetti.

İLAÇ DOKTORUN CEBİNDEN ÇIKTI

Şüpheli olarak değerlendirilen ölüm için başlatılan soruşturma kapsamında Cumhuriyet savcısı olay yerinde inceleme yaptı. Hemşire Selen Bilgin’in koluna enjekte edildiği iddia edilen ilaç odada bulunamadı. Yapılan incelemenin ardından ilacın ampulü Doktor Fatih A.’nın cebinde bulundu.

“SABAH SELEN’İN YÜZÜ MORARMIŞTI”

İfadesi alınan Doktor Fatih A. Selen Bilgin’le arkadaş olduklarını ve aralarında ilişki olduğunu ifade ederek, olay gecesi başı ağrıdığı için ağrı kesici ilacı damar yolu açarak verdiğini söyledi. Sabah uyandığında Selen’i yüzü morarmış olarak bulduğunu iddia eden Doktor Fatih A., ameliyat öncesi kullanılan ilacı ise Selen’in enjekte ettiğini söyledi.

SAVCI TUTUKLAMA TALEP ETTİ, MAHKEME SERBEST BIRAKTI

Şüpheli olarak ifadesi alınan Doktor Fatih A. tutuklama talebiyle nöbetçi sulh ceza hakimliğine sevk edildi. Sulh ceza hakimliği Doktor Fatih A. hakkında adli kontrol tedbiri uygulayarak serbest bırakılmasına karar verdi.(DHA)

Okumaya devam et

Asayiş

Pençe- Kaplan Operasyonu bölgesinde silah kazası sonucu 1 asker şehit oldu

Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, Pençe- Kaplan Operasyonu bölgesinde, silah kazası sonucu Piyade Sözleşmeli Onbaşı Recep Kabala’nın şehit olduğunu bildirdi.

ANKARA-Güler, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, silah kazası sonucu Piyade Sözleşmeli Onbaşı Recep Kabala’nın şehit olduğunu bildirdi. Bakan Güler, “Kahraman silah arkadaşımız, 17 Mayıs 2024 tarihinde şehit olmuştur. Kahraman şehidimize şahsım ve Milli Savunma Bakanlığı mensupları adına Allah’tan rahmet; kederli ailesine ve asil milletimize başsağlığı ve sabır dilerim” dedi.(DHA)

Okumaya devam et

Trendler

KÜNYE
Copyright © 2021 O Haber Neydi - Tüm Hakları Mahfuzdur.