Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın projesini onayladığı 100 yataklı Malazgirt Devlet Hastanesinde çalışmalar devam ediyor.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın onayıyla Muş’un Malazgirt ilçesinde yapılacak 100 yataklı devlet hastanesinde çalışmalar yoğun şekilde sürüyor. Şantiye Şefi İnşaat Mühendisi Hanefi Dursun, Saha Şefi Elektrik Mühendisi Adem Ceylan ve Saha Şefi Makine Mühendisi Arzu Yıldırım öncülüğünde yapılan hastanenin 26 Ağustos 2022 yılında teslim edilmesi planlanıyor. İnşaat Mühendisi Hanefi Dursun, 100 yataklı Malazgirt Devlet Hastanesi projesinde görev aldığını belirterek, “Şu anda Malazgirt Devlet Hastanesinin inşaatına devam ediliyor. İhtiyaç olması halinde 150 yatağa rahatlıkla çıkarılabilir. Kapasitesi çok rahatlıkla 150 yatağı kaldırabilir. 100 yataklı hastanemizi Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın da katılacağı Malazgirt Zaferinin 951. yıldönümü etkinlikleri olan 26 Ağustos 2022 yılına kadar teslim etmeyi hedefliyoruz. Bu pandemi sürecinde Malazgirt ilçesine 100 yatalı devlet hastanesi kazandıran başta Cumhurbaşkanımız olmaz üzere Sağlık Bakanımız Fahrettin Koca’ya çok teşekkür etmek istiyoruz” dedi.
“5. Bölge İlleri UMKE Tatbikatı” Samsun’da yapılacak
Samsun, Ordu, Amasya ve Çorum illerinden 100’ün üzerinde UMKE personelinin katılımıyla “5. Bölge İlleri UMKE Tatbikatı” yapılacak. SAMSUN-7 Aralık Perşembe günü saat 12.30’da başlaması planlanan tatbikat Çarşamba ilçesi Çaltı Köyü Plajında yapılacak, Kamp Merkezi olarak da Çarşamba Ormanpark kullanılacak. 30’un üzerinde UMKE aracı ve 1 kurtarma helikopterinin de katılacağı tatbikatta senaryo gereği aşırı yağış nedeniyle Çarşamba ilçesinde çok sayıda vatandaşın mahsur kalma ihbarlarıyla 112 Acil Çağrı Merkezine ulaşan ihbar sonrası yapılan ilk müdahalenin ardından, ilk 6 saat sonrası diğer illerden gelen ekiplerin desteğiyle yaralıların ekipler tarafından kurtarılması ve ambulans helikopter ile nakli canlandırılacak.
5. Bölge İlleri UMKE Tatbikatı’nın acil durumlara hızlı ve etkin müdahalenin sağlanması amacıyla yapılacağı bildirildi.
Ergenlik çağında güçlenmeye başlayan kemikler 30’lu yaşlarda gelişimi tamamlıyor. 40 yaşından itibaren ise kadınlarda ve erkeklerde yaşa bağlı olarak yavaş yavaş kemik kaybı başlıyor. Kemiklerin yoğunluğunun azalmasının, kemik erimesi olarak nitelendirildiğini belirten Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzm. Dr. Ruhsan Cihan Bulut günümüzde özellikle kadınların korkulu rüyası haline gelen bu hastalık hakkında teşhis, tedavi ve korunmaya yönelik bilgiler verdi. İSTANBUL-Kemik erimesinden korunmanın yollarını anlatan Medicana Kadıköy Hastanesi Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Bölümü’nden Uzm. Dr. Ruhsan Cihan Bulut, şu önerilerde bulundu:
“Sağlıklı beslenmeye özen gösterin: Yeterli kalsiyum ve D vitamini alımı, kemik sağlığı için kritiktir. Süt ürünleri, yeşil yapraklı sebzeler, badem, somon gibi besinler kalsiyum içerir. D vitamini ise güneş ışığı, yumurta sarısı, balık yağı gibi kaynaklardan alınabilir. Protein, fosfor, magnezyum, potasyum ve diğer önemli mineralleri içeren bir dengeli beslenme programı benimseyin. Bu, kemik sağlığı üzerinde olumlu bir etki yapabilir.
Düzenli fiziksel aktivite yapın: Düzenli egzersiz, kemik sağlığını destekler. Ağırlık taşıyan egzersizler (örneğin, yürüyüş, koşu, direnç antrenmanları), kemikleri güçlendirebilir. Egzersiz, dengeyi ve koordinasyonu artırarak düşmeleri önleyebilir.
Sigara ve alkol kullanımını sınırlayın: Sigara içmek ve aşırı alkol tüketimi, kemik kaybını hızlandırabilir. Bu alışkanlıklardan kaçınmak, kemik sağlığı üzerinde olumlu bir etki yapabilir. Kafein ve tuz tüketimini sınırlayın: Aşırı kafein tüketimi ve yüksek miktarda tuz alımı, kalsiyum atılımını artırabilir. Bu nedenle, bu maddeleri sınırlamak önemlidir. Doktorunuzla düzenli sağlık kontrolü yapın ve kemik sağlığınızı izleyin. Gerekirse, kemik yoğunluğu testi gibi özel testlere tabi tutulabilirsiniz.
Rahatsızlıkları izleyin ve tedavi edin: İlaç kullanımı veya başka sağlık sorunları, kemik sağlığını olumsuz etkileyebilir. Doktorunuzun önerdiği tedavilere uyarak rahatsızlıkları izleyin ve gerekirse tedavi edin.
Düşmeleri önleyin: Düzenli egzersiz ve evde güvenliği artırıcı önlemler alarak düşmeleri önleyin. Düşmeler, kemik kırıkları riskini artırabilir.”
Kemik erimesinde erken teşhis önemli Uzm. Dr. Ruhsan Cihan Bulut, özellikle menopoz sonrası kadınlarda östrojen seviyesinin azalması nedeniyle kemik kaybı başlayabildiğini ifade ederken, kadınların kemik ölçümü yaptırmasının önemli olduğunu söyledi. Uzm. Dr. Bulut, ‘’Kemik ölçümü, özellikle osteoporoz durumların teşhisi ve izlenmesi için kullanılır. Osteoporoz, kemiklerin zayıflayarak kırılma riskinin arttığı bir durumdur. Kemik mineral yoğunluğunun düşük olması, osteoporoz riskini gösterir. Düşük kemik mineral yoğunluğu, kemiklerin kırılma riskini artırabilir. Kemik ölçümü, bu riski belirlemek ve buna göre önlemler almak için kullanılır. Kemik erimesinden korunma, yaşam tarzı değişikliklerini içerir ve bu değişiklikler genellikle genel sağlığınızı iyileştirerek sadece kemik sağlığınızı değil, aynı zamanda genel sağlığınızı da destekler. Uygulamaya koyduğunuz önlemleri doktorunuzla paylaşmak da önemlidir” dedi.
Kış mevsiminde daha sık rastlanılan uyuz hastalığına karşı uyarılarda bulunan Cildiye Uzmanı Uz.Dr. Ali Yaşar, hastalığın oluşturduğu şikayetleri ve tedavi yöntemlerini anlattı. Yakın mesafe temaslarda hızlı bulaşma riski bulunduğunu ifade eden Uzm. Dr. Yaşar, “Aynı yaşam ortamını paylaşan kişilerin eş zamanlı tedavi edilmeleri çok önemlidir” dedi.
DENİZLİ-Kış mevsiminde artan vakalar sebebiyle Özel Tekden Hastanesi Cildiye Uzmanı Uzm. Dr. Ali Yaşar, uyuz hastalığına karşı vatandaşlara uyarılarda bulundu. Hastalığın her yaş grubunda görülebileceğini ifade eden Uzm. Dr. Yaşar, “Uyuz hastalığı kaşıntılı, döküntülerle seyreden, bulaşıcı ve özellikle toplu yaşam alanlarında daha çok kış aylarında görülen parazitik bir hastalıktır. Etken Sarcoptes Scabiei Hominis adında bir parazittir. Kişiden kişiye genellikle 15-20 dakikalık bir sürede bile yakın temasla bulaşabilir. Temastan sonra 2 ile 6 hafta arasında semptomlar ortaya çıkabilir” dedi.
Duşta şiddetlenen kaşıntı en büyük klinik bulgu Uyuz hastalığına maruz kalan kişilerin şikayetlerini sıralayan Uzm. Dr. Yaşar, şunları kaydetti; “Özellikle geceleri artan, sıcak banyo ve duş ile şiddetlenen kaşıntı en önemli klinik bulgusudur. El parmak araları, el bileğinin iç yüzü, koltuk altları, ayak bilekleri, ayaklar, kalçalar, kadınlarda meme uçları ve erkeklerde genital bölge kaşıntı ve döküntünün görülebileceği vücut bölgeleridir. En belirgin lezyonu parmaklar arasında çizgi halinde görülen, parazitin içinde yaşadığı, gri beyaz renkli, 1-10 mm uzunluğundaki tünel yapılarıdır. Bunun dışında deride küçük kabarıklıklar ve sertlikler, su toplamaları ve kepekli-kabuklu lezyonlar yapabilir.”
“Aynı ortamı paylaşan kişilerin de eş zamanlı tedavi edilmesi çok önemli” Uyuz hastalığının tedavi sürecini anlayan Uzm. Dr. Ali Yaşar, “Yerel tedavi ajanları kullanıldığında ilacın baş hariç vücudun her bölgesine uygulanması gereklidir. Tedavi 1 hafta ara ile iki kür şeklinde uygulanabilir. Kullanılan çamaşır ve çarşafların 60 derecede yıkanması ve ütülenmesi gereklidir. Yıkanamayacak eşyaların ağzı bağlı olan bir poşet içerisinde ortalama 5-7 gün saklanması yeterli olacaktır. Başarılı bir tedavi sonrasında dahi hastalık bulgularının 2-6 hafta kadar devam edebileceği unutulmamalıdır. Aynı yaşam ortamını paylaşan kişilerin eş zamanlı tedavi edilmeleri çok önemlidir” şeklinde konuştu.